"Gülme!"
"Gülme diyorum!"
"Kızım gülme diyorum!" bağıran erkek ile kız daha fazla gülmeye başladı. Kendini durduramıyor, neden Mertin kendisini susturmaya çalıştığını anlayamıyordu.
"N- neden ya!?" erkek karşısında gülen sevgilisi ile gülmemek, o...
"Çok soru soruyorsun. Nereye gittiğimizi mi merak ediyorsun? Bize gidiyoruz" WTF!! Ne dedi ne dedi? Niye gidiyoruz ki? Ne yapıcağız onlarda? Hayır ya gitmeyeceğim. Gitmemeliyim.
"Bıraksana. Dün zaten özür dilemiştim. Şimdi bırak. Hayatta ben size gelmem. Hem ne yapıcağız ki sizde? Benim babamlar merak ederler beni. Sonra eve geç geldim diye azarlarlar " diye yakardım. Sonuç? Sıfır! Sen neden bu kadar cani oluyorsun!? Hayvan. Ben boşu boşuna buna öküz demiyorum ki. Bildiğimüz katıksız mal.
Şimdi bu beni evine götürür. İlk saçlarımı kazıtır, sonra erkek kıyafetleri ve sakal takar bana ve zorla bir kızla evlendirir! Lan yapmaz dimi böyle bir mallık. Mert mal olduğu için? Evet yapabilir.
Yada tam tersi beni zorla bir erkekle evlendirir ve balayına Afrika'ya yollar. Orada zorla evlenmiş olduğum kocam da beni terk edip gider ve ben bir erkek maymunla evlenmek zorunda kalırım. Çocuklarımda yarı insan, yarı maymun olarak doğar. Maymun çocuklarımla arka arkaya oturur ve birbirimizin üstündeki pislikleri ayıklarız. Ve ben bir süre sonta geberirim. Sonrada çocuklarım beni gömmek yerine yerler. Off ne kadar saçma bür düşünce. Ama olamaz mı? Olabilir bence. Kim bilir belkide direkmen öldürür.
Bir anda soğuk rüzgarın yüzüme çarması ile düşüncelerimden ayrıldım ve bahçede Mert ile normal bir şekilde yürüdüğümüzü gördüm. Demek benim hayal kurmamdan fırsat bilip, beni peşinden sürükledi. Vay adi pisliğe bak sen. Kurnaz çıktı. Kurnazcı öküz..
Kendimi geri çekmeye çalışsam da, kendimi durdurmaya çalışsamda kas topu hiç güçlük çekmeden beni peşinde sürüklüyordu.
En sonunda bir arabanın önüne gelince beni durdurdu ve kapıyı açıp geçmemi bekledi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arabayı şöyle bir süzünce ıslık çalmadan ve söylenmeden edemedim.
"Oha lan. Bu arabaysa biz neyiz? Araba, resmen yakıyorya. Su getirinde söndürelim. Şimdi fiyatı da uçuktur bunun. Öff üretenler ne üretiyor be!" 'tabiri caizse resmen yavşadın lan arabaya. Normal kızlar erkeklere yavşar, bizim bu Ezgi arabaya yavşıyor. Ama ben zaten diyorum, Ezgi anormal diye.' Tamam yavşadığım konusunda belki haklı olabilir ama anormal olduğum konusunda... Hop dur bakalım orda, ben anormal değilim. Ben bnormalim. Tamam vurmayın.
"Off gözlerinle kızımı yedin bitirdin. Geç şu arabaya" kız? Nerden biliyor ki kız olduğunu? Belki erkek. Belki gay.
"Birincisi, Range Rover'a bakılmaz mı? İkincisi gelmeyeceğim yere giden araca neden bineyim? Çok saçma olur" omuz silkip, arkamı döndüm ve tam koşmaya başlayacakken Mert'in hırkamın arkasından çekmesi ile geri sendeleyip durdum. Öküz. Öküz gücü var!
Pes edip, kaçamayacağımı anlayınca oflayıp Mert'e dönüp dil çıkardım ve arabaya bindim. Kapıyı çok sert kapatmış olmalıyım ki Mert'in sinirli bakışlarına mahruz kaldım. Aman ne kıymetli arabaymış!
