24.24

6.9K 275 136
                                    

Uzun bir aradan sonra çok şükür gelebildim.
Nasılsınız kızışlarım?

Bölüm Şarkısı - Say My Name benim hoşuma gitti. Dinleyin gari.

"Hay sikeyim böyle işi."

Durgun bakışlarımı karşımda bir sağa bir sola yürüp, arada bir bana ve yanımda arkasına yaslanmış Mert'e bakıp, göz devirip yeniden yürümeye başlıyan Sıla'ya çevirdim.

"Sıla! Yeter başım döndü. Otur kıçının üzerine."

Durgun bakışlarım, hiddetle dolarken sağ ayağım ritim tutmaya başladı.

"Hadi her şeye eyvallah da! Kızım bize neden söylemedin?"

Gözlerim sakinlikle kapanıp, kaç kezinci kez yapacağım konuşmayı düşünerekten ayağa kalktım.

Bir iki adımda Sıla'nın önüne gelip, ellerimle kollarını kavradım.

"Sıla siz-"

"Aman tamam tamam! Neymiş 'Bizim, sizi yargılayacağımızdan korkmuşmuşsun'. Ya Ezgi bir düşün, biz ne zaman böyle bir konu hakkında yargılama yaptık..? Aman iyi! Mutluluklar!"

"Arkadaşları da kendi gibi zır deli çıktı."

Sıla ile bakışlarımız şiddetle arkamızdaki Mert'e dönüp "Sen sus!" diye çıkıştık.

Mert gözlerini kısıp birkaç saniye bizi süzüp, ağzının içinde bir şeyler geveledi ve gözlerini kapatıp, başını geriye yasladı.

"Sıla. Azıcık sakin olur musun? Anlamaya çalış. Ayberk ile birlikteyim, Mert Pelin ile... Benim bile kavrayamadığım şekilde sevgili olduk. Saçma değil mi böyle söyleyince? Bundan korktum. Birlikte olduğumuz kişiler varken sevgili olmamızı yargılamanızdan korktum... Ayrıca ben ayrıldım orası ayrı bir muamma! Beyfendi hala ayrılamadılar!"

Mert göndermeme ağzının içinde bir kaç "Sikeyim onuda, ayrılmayı da." gibi birkaç küfür etmesini göz ardı edip, anlayış bekleyen bakışlarla Sıla'ya bakmaya başladım.

"Tamam. Tamam. Anlıyorum kuzum sadece ben 'benden' bile saklamana biraz darıldım. Nasıl olsa ikizlerden bile daha fazla bir arkdaşlığımız var."

Gözlerime ulaşan gülümsemele kollarımı sıkıca Sıla'ya doladım. Sıkı sıkı sarılmalarımın arasından Mert'in "Bana bile böyle sarılmadı." homurtularına kıkırdadım.

Sıla hızla benden ayrılıp bir adım atarak Mert'e yaklaştı ve sağ linin, işaret parmağını ona doğru sallamaya başladı.

"Bak bana oğlum! Bu kızı üzersen, karşında beni bulursun. Hem anlat bakalım sen ne diye Pelin'den ayrılmıyorsun!?"

İçeride uyuyan herkesi umursamadan sesini yükselten Sıla'ya şiddetle gözlerimi açıp, sessini kısması için birkaç şey gevelendim.

"Sıla. Kıçını hemen o koltuğa koyuyor, uslu uslu oturuyorsun."

Mert'in gizli tehtidine Sıla "Yapmazsam?" diyerekten baş kaldırdı.

"Sikerim."

"Siker." gibisinden bir homurtu dudaklarımdan peydah olurken, dudaklarım büzüldü. Bakışlarım ilkten dudağının kenarı kıvrılmış olan Mert'e, sonrasında gözleri büyüyen Sıla'ya çevrildi.

Bakışlarım yeniden Mert'e dönerken, gülümseyen surat ifadesine karşın, gözlerimi kaçırıp, Sıla'nın omzuna dokundum.

"Sıla, otur bence. Hem ben de merak ediyorum ayrılmamasının sebebini."

ERKEK LİSESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin