AŞKLA KARIŞIK - Güzel seven adamlar serisi 1

AK -1-

Çocukluğundan bu yana mutluluk nedir bilmeyen adam...

Annesinin ölümünden sonra daha 10 yaşında büyümek zorunda kalan adam...

Sokakta her oyun sonrasında evde babasından dayak yiyen adam...

Üvey annesi tarafından hırsızlıkla suçlanan adam...

Her dayakta , her suçlamada yüreği daha çok yara alan adam...

''büyüdüğümde babam gibi olmayacağım eşime iyi bir koca ve çocuklarıma iyi bir baba olacağım'' diyen adam...

       Anne baba sevgisi olmadan geçirilen çocukluk zamanları koca adam olsan da kalbinde hep yaradır. Bu durumda insanlar ikiye ayrılır ya baban kadar acımasız bir adam olursun ya da yaşadıklarından ders alır babana tezat bir adam olursun! Bu genç adam da söz verdi kendine ''kimse benden kötü bahsetmeyecek ölsem dahi herkes beni sevgiyle anacak'' diye , öyle de oldu adı gibi adam gibi adam oldu Şafak.

       Simsiyah uzun saçları beline kadar geliyordu kızın. Yüzü gibi kalbi de güzeldi. Peki, Allah ona çirkin şansı verecek miydi? İlkokul zamanlarında sağ-sol çatışmaları yüzünden abisi tarafından okuldan alındı küçük kız ama bu onu yıldırmadı. Evde geçirdiği zamanlarda sürekli kendini geliştirmek izin kitaplar okurdu. Belki matematik işlemlerinde x' i bulamıyordu ya da şiirlerdeki ses benzerlikleri hakkında bir fikri yoktu. Fakat ne anlatmak istediklerini çok iyi bilirdi. Şiir okumayı severdi özellikle kendini bulduğu şiirleri...''anne ben daha 17 yaşındayım ve o adamla evlenmem dikkat ettiysen adam diyorum çünkü 25 yaşında olan bir insandan bahsediyoruz.'' diye itiraz etti genç kız.'' Hem siz beni ona mı layık görüyorsunuz?'' diye sitem etmeyi de atlamadı. Çünkü onu isteyen genç adam işsizdi ve herkesin gözünde serserilikte mastır yapmış biriydi. O da bu durumu inkar etmiyor '' hayat şartları işte'' deyip savuşturuyor ''artık işe gir boş boş dolanma evlenecek kız bulamayacaksın'' diyen insanları.

                                                                   ***

''şu istemeye gideceğimiz kız seni kabul etmemiş 'beni ona mı layık gördünüz' demiş ailesine gül gibi kızı kaçırdın yine aferin sana kardeşim'' diye nutuk atıyordu genç adamın ablası. ''abla beni istemeyeni bende istemem zaten boş ver o kendine layık birini bulup evlensin'' dedi kendini savunarak. Genç adam kendince haklıydı kendi kendine konuşuyordu '' insan önce bir tanır bu yaptıklarını neden yaptın. Neden sana hırsız ya da serseri diyorlar diye sorar. Vereceğim cevaplara göre istiyorum ya da istemiyorum der. Kulaktan dolma sözlere inanan bana o gözle bakan bir kız zaten benim karım olamaz '' diyordu.