Mode Off KyungSoo

●~● 15 ●~●

Kirpiklerindeki titreşimlerle kollarında uyuyan gencin kıpraşarak aralanan gözleri bir tomurcuğun çiçek açışına benziyordu.
Öyle ki gözleri tamamen aralandığında çiçek kokuları alacak gibi oluyordu.
Derince nefeslenerek diğerinin alnındaki saçları okşayışları ile geriye tararken fısıldadı.

"Günaydın çiçeğim. ."

KyungSoo elinin tersi ile gözlerini ovarken mırıldandı.

"Çiçeğim de nesi?!"

"Uyanışın bir çiçeğin açışına benziyor."

KyungSoo gözlerini ovduğu elleri ile yüzünü örttü.

"Açıklamasaydın çok kız işi olduğunu söyleyecektim."

Jongin onun ellerini aralayarak uyku mahmuru gözleri ortaya çıkardı.

"Neden çiçekler sadece kız işi oluyormuş?! Pekâlâ erkekler için de bazı güzellikler çiçeksi olabilir.
Mesela dudakların kadife kırmızı gülleri andırıyor. Ve yanakların kiraz çiçeği gibi, utandığında ise şeftali çiçeği..
Gözlerin beyaz çiğdemler gibi parıltılı..
Bana bakışların sardunyalar gibi sıcacık, içimi ısıtıyor.
Kokun limon çiçekleri gibi ferah, menekşeler gibi tatlı.
Ve ..Ve .. tenin .. yaseminler gibi .."

KyungSoo alnı Jongin'in göğsüne yaslı iken parmaklarını dudaklarına kapattı.

"Anladım. Erkekler de çiçekler gibi olabilir. Ama benim çiçekler hakkındaki bilgim oldukça sınırlı olduğundan seni bir çiçeğe benzetemiyorum.
Fakat bana bakarken ya da bana sarıldığında, beni öptüğünde baharda uçuşan kiraz çiçeklerinin arasında ben de uçuyor muşum gibi oluyor.
Sanki kiraz çiçekleri kalbime doluyor.
Kalbimde çiçekler açtırıyorsun."

Jongin, dudaklarını örten parmakları öptüğünde KyungSoo elini çekerek Jongin'in kucağından doğruldu.
Kollarını iki yana açıp gerindiği sırada Jongin söyledi.

"Bizim çocuklar seni merak ediyor."

KyungSoo kolları havada öylece kalırken Jongin devam etti.

"Jackson ile tanıştın zaten. Yani en zorunu atlattın. YoungJae efendi çocuktur. Lafını bilir. Seni sıkıntıya sokacak sözlerde bulunmaz. Hoya da öyle. Bazen beklenmedik goller atabiliyor ama herkese değil.  Minho ve Jackson gibilere. Minho, Jackson kadar ele avuca sığmaz biri değil ama bazen onun da sağı sollu belli olmuyor. Yine de hepsi de iyi çocuklardır."

KyungSoo'nun kolları başı ile birlikte yavaşça önüne düşerken Jongin duraksadı.

"Hastalığından onlara bahsetmedim.
Eğer kendini hazır hissetmiyorsan erteleyebiliriz. Ya da hiç tanışmasan da olur. Sen nasıl rahat olaca.."

"Ta-Tamam. Onlarla tanışabilirim."

"Kendini zorunda hissetme KyungSoo.
Başka zaman. ."

"Başka zamana ertelemeye gerek yok.
Onlarla tanışmak istiyorum.
Sen yanımda iken bunu yapabilirim. ."

Jongin ayaklarını indirip sırada kayarak KyungSoo'ya yaklaştı.
Omuzları birbirine değerken sıraya yaslı ellerindeki basit temasındaki sıcaklık alışverişi ile ikisinin de yanakları ısınıyordu.