Medyada çok güzel bir şarkı var, ve bölüme uygulayabilirsiniz. İsterseniz sonra dinleyin ama dinleyin. O müzikten mahrum kalmayın.
Bölümde teknik bir hata oldu, bölümün sonu yoktu ve yarısı gözükmüyordu. Okuyanlar İnşallah kaldığı yeri bulabilir.
' Ateşin Ağzından '
* 5 gün önce *
" Eğil hemen " diye sesiz bir şekilde komut verdi Yusafa Albayım .
Komutanın dediğini uygalayıp koca kayanın arkasına iyice sokulduk Akınla .
" Konur eğ kafanı " diyerek kafasına vurdu Cihat .
" Oğlum ne vuruyorsun dalmışım işte " diye sızlandı . Oğuz diğer kayanın arkasından kafasını sırıtarak çıkardı
" Nereye doğru daldın acaba . Yoksa Gatadaki Doktor Aslıya mı daldın " dedi sırıtarak . 2 ay önce omuzundan vurulduğunda iki hafta hastanede kalmıştı . Çapkınlıkta ilk levelde olan arkadaşım doktorun ona yüz vermemesi ile hem gurur kırılmıştı hemde kendisi daha kabul etmese de etkilenmişti .
" Cihat , biraz daha laf ebeliği yaparsan yicen kurşunu ama benden olanı " diye tısladı .
" Kapayın artık çenenizi ." diye kızdı Yusuf Albayım , sırıtarak Konura döndü " Aslı kızımızı görmek için vurulmayı düşünme Konur "
"Sizde vurun komutanım sizde " diye yerine iyice sokuldu Konur . Güneş batmaya başlamıştı ki etrafa turncu ışıklar yayıldı . Gözümüz dikkatlice içeri güç bela giren Yasinin işaretini bekledik .
" Yasin içerde fink mi atıyor anlamadım ki " diye sabırsızca konuştu Fatih .
" Çocuk içeri gireli yarım saat olmadı Fatih , azcık sabırlı ol . Sen ananın karında 9 ay nasıl durdun " diye söylendi Tufan.
"Komutanım unuttunuz herhalde ben 7 aylıkken doğdum. " Dedi sırıtarak .
Gözüm mağranın ağzından ayırmadan dinlediğim muhabbetten çıkardığım sonuç benim bunların arasında ne işim olduğuydu.Mağranın Girişinden çıkan kırmızı işaret çubuğu ile Yasinin içeriyi kontrol işi bitmiş bizim için ortalığı sakinleştirmişti.
" Dikket edin " diye uyardı bizi Yusuf komutanımız .Mert ile Akın önden olmak üzere saklanarak ilerledik , silahımı hazır şekilde tutarak Akını arkasından ilerledim . Mağranın içine girer girmez barut ve leş kokusunu almamız bir oldu .
" Salacan buraya sırtlanı. Hayvan bayram etsin, doya doya yesin yemeğini " dedi Konur, Yasinin vurduğu şerefsizleri kastederek.
" Ben sana şimdi kobrayı salacam Konur. Benimle gel " diyen Oğuz,, Konunun kolunu tutarak sağ taraftaki yoldan gittiler. Yasin'in tuhaf bakışlarına maruz kalan Akın en sonunda sağını solunu kontrol ederek olduğu yerde durup Yasine döndü.
" Bişi olmuş, lafı uzatma da anlat " dedi, Yasin lafı uzatmaya hiç niyeti yoktu hatta birisinin bunu demesini bekliyormuş gibi gözleri parıldadı.
" Abi bir kız var "diyerek söze başladı. Cihat kafasına bir tane geçirdi " Ne kızı lan şimdi. Sırası mı " diye kızdı .
" Öyle değil lan dingil. Aşağıda zindan gibi bir yer yapmışlar, beni de ilk oraya attılar. Kız oradaydı. Kız kardeşini kaçırmış bu itler. Nedenini bilmiyorum. Ama yardım istedi. " diye açıkladı Yasin, sol eliyle Cihatın vurduğu ensesini kaşıdı " Elinin ayarını sikiyim senin "
" Ateş ve Yasin kıza gidin ve kardeşinin yerini öğrenin. Biz buraları halledelim. " dedi Komutan. Daha sonra Tufana dönerek ekledi " Sen şu iki gerizekalının peşinden git. Oğuz sinirle gidip Konuru vurur "
Emirlerimizi alır almaz , Yasinin önderliğinde aşağı kata indik. Kerpiç duvarların arasına sıkıştırılmış demir parmaklıklar dan başka hiçbir say yoktu. Duvarın kenarına siyah pantolon ve mavi gömlekli kızdan başka birisi yoktu. Yerde Ölü yatan insanlardan bahsetmiyorum.
"Yasin kız türkçe biliyormu " diye sordum.
"Senden benden daha iyi. " dedi. Yasin kızın yanına gitti dizlerini kırarak kıza doğru eğildi.
" Şitt " dedi kızı dürterek.
" Öküz " diye cırladı kız kafasından dizlerini kaldırarak. " Kolum bana lazımdı ama yinede sen bilirsin " dedi.
Kızın kafasını kaldırmasıyla karanlık orada küçük bir ışık çıktı. Ciddiyim bir an aydınlık doğdu şu pis yere. Kızın yeşil gözleri parlıyordu resmen. Saçları sağ omuzundan sarkacak şekilde örülüydü. Üzerinde bir kaç çamur izi ve azıcık kan verdi. Ellerini dizlerine sarmıştı. Ulan yasin sen bu kıza niye öküz gibi davranıyorsun. Allah çarpar lan.
" Bak adını bilmiyordum. Erkeklerin içinde dura dura bir kadının narin oluşunu unuttum bir an. Özür dilerim . Şimdi iyimisin " diye sordu Yasin. Ondan bu açıklamayı beklemiyordum. Silahımı kaldırıp etrafı kolaçan etmeye başladım.
" Kimsin sen, niye bana iyi davranıyorsun. Ne istiyorsun benden? " diye sordu kız tek nefeste. Siz nasıl bir varlıksınız ?
" Bak ben Türk Askeriyim.Burada operasyondayım. Kardeşine ne oldu? " diye sordu Yasin. Genç kız şok olmuş bir ifadeyle ilk Yasin'e sonra bana baktı. Gözleri dolmaya başlamıştı. Ellerini hızla çözüp yasin'e sarıldı. Yasin afalladı bir an için sonra ise kırdığı dizlerini yere koyup havada kalan ellerini kıza doladı.
" Sonunda, teşekkür ederim, teşekkür ederim,teşekkür ederim " diye sıraladı.Vücudu tir tir titriyordu, Yasin kızın saçlarını okşamaya başladı fısıldadı "Sakin ol, sakin ol " dedi. Kız kendini toparladı hızla.
" Afra " dedi kız. Anlamsızcaa ona baktık " İsmim Afra "
"Tamam Afra, bende Ateş.Bu da Yasin Şimdi neden burada olduğunu ve kardeşine ne olduğunu anlat. " dedim
" Anlatacağım ama lütfen diğer insanlar gibi bana ön yargıyla bakmayın " dedi
" Anlat bakalım " dedi Yasin
" Annem babam ve iki büyük abim,dağda. Yani o şerefsizler için çalışıyorlar ama ben değil. Amcam Asker benim Denizci. O beni onlardan zar zor kurtardı. Onun yanında büyüdüm İzmirde. Birde 12 yaşında küçük kardeşim var amcama veremedi babam, burada kaldı onlarla .Üç ay önce Anneme ulaşamadım . Komşuları aradım onlar da ulaşamadı. Bende izmirden buraya geldim eve gittiğimde her şey yerindeydi kıyafetleri eşyaları her şeyi, iki aya yakın her yeri aradım. En sonunda abim bi gece geldi ama beni farketmedi . Telefonla konuşuyordu. Bomba dedi, silahlardan bahsetti. Abim evden bir kaç parça bişi aldı gitti. . Gecenin bir yarı koşarak köyün jandarmasına gittim. İnanmadılar bana, ailen dağda asılsızdır dediler ve kovdular. Bir şekilde, bir hafta sonra yerlerini buldum ve bu lanet dağa geldim. ilk başta örgütün bir kaç adamı vurmaya çalıştı beni daha sonra babam dediğim Adam işimize yarayabilir diye beni bu yere attırdı. " dedi. Çenem kasılırken milyonlarca küfür ettim her şeye.
" Sonradan öğrendim. Annem ve bir abim canlı bomba olarak büyük şehirlerde eylem yapmışlar. Babam bir saat önce de kardeşimi aldı. İstanbula götürdüler.Canlı bomba için.İşlemleri hazır değildi daha. Fazla ileri gitmiş olamazlar .12 yaşındaki küçücük kızı canlı bomba yaptır. Lütfen kurtarın onu. " dedi ağlayarak.
" Izdırabınızı sikiğim " diyerek hırsla kalktı Yasin. Kız korkuyla irkildi. Telsizi ayarlayıp bağlantıya geçtim.
" Sado " diye bağırdım
" Ne var "
" 12 yaşında küçük kız çocuğu. Van'dan alınmış dün. Büyük ihtimal büyük şehirlerde eylem yapacaklar. Acil bul "
" Ulan bir kere de güzel haber için arayın. " deri ve telsizi kapadı. Kapatmasından bir beş dakika sonra bağlantı yeniden kuruldu.
" Ateş kızın yanında babası var kameralara yakalanmış. Galiba babası almış kızı " dedi
" Kızı babası götürüyor zaten devrem. Yer söyle "
" Vay pezevenk, van çıkış yolundalar. Gri Linea marka arabanın içinde. Sen yola çık ben detayları söylerim. " dedi ve bağlantı gitti.
" Yasin kızı al " dedim ve zindan bölümünden çıktım. Toplanma alanı olarak mağaranın sol kanadına doğru seri adımlarla ilerledim. Ekip yavaş yavaş toplanmaya başlamıştı. Bilgisayarların başında duran komutanın yanına gittim.
" Komutanım kızı aldık. Olayı genişçe özetlersek Kızın babası küçük kardeşini canlı bomba eylemi için götürüyor. Sado buldu Van'ın çıkışındalarmış. İzniniz olursa gidelim " dedim. Bir bana baktı birde ayakta durmaya çalışan kızcağıza.
" Akını ve Tufanı al ve yola çıkın. Kızı da Yasinle kalsın " dedi Üçümüzde selamımızı verip mağranın çıkışına , dağın eteğine bıraktığımız kamufle olmuş araca gittik.
" Abi olayı bi adam akıllı anlat hele " dedi Tufan arabayı patikadan aşağı sürerken. Kızın bir her dediğini anlattım. İnsan çocuğunu kendi elleriyle böyle bir şey yaptırması akıl mantığa sığmıyordu. Kafam almıyordu, inanmakta istemiyordum şahsen. Ama sonuç ortada, dağdan çıkma bi it 12 yaşında bir kız çocuğunu, kendi kızını öldürecekti. Ulan ben seni bir yakalayim o zaman görüşçez.
" Biriniz Sadoya ulaşsın. Çıkışa yaklaştık "dedim. Akın Sadoyu arayıp yerini sormuştu Tatvandaydılar. Tatvan ise Bitlis yoludur. Emniyete haber verilmişti, araba bir şekilde kontrol alanına çekilip kimlik kontrol ruhsat derken biz gelene kadar oyalamaya çalışacaklar.
" Hızlı Ateş. Yetişmemiz lazım " dedi Tufan.
"Biliyorum kardeşim, elimden ne geliyorsa yapıyorum " dedim. Araba son sürat hızla giderken yolların tır arabalarından başka bişi olmayıp boş olması işimize gelmişti. Aldığımız haberlere göre araba iki kere çevirmeye yakalanmıştı. Ve bu bizi onlara 20 dakikalık bir mesafeye getirmişti.
Araba görme alanımıza girince Tufan silahları hazırlıyordu Akın ise komutana rapor veriyordu. İşin tuhafı koskoca canlı bomba eylemi, tek başına bir adamın yapmasıydı. Örgüt her zaman çokluk olarak gezerdi ve şimdi bir araba olması büyük çelişkideydi.
" Dikkat edin beyler,sağlam çıkın " diye uyardım. " Hazırmısınız ?"
" Kes şunun önünü Ateş " diyerek komutu verdi Akın. Kafamı sallayıp Adama Sellektör yaktım yanına kadar sürdüm. Arabanın hızını artırarak ilerlemeye devam etti. Altımdaki arabaya şükredip hızımı daha da artırıp önünü kestim. Tufan ve Akın arabanın kapısını açıp kapıyı kendilerine siper aldılar. Yedek şarjörü botun cebine koyup bende Akının yanına geçtim. Diğer arabanın kapısı açıldı.
" Ne istersin Asker. " diye bağırdı aksanlı bir ses ile. Adamın tipi düzgün ve temiz yüzlü görünüyordu.
" Kıza ver " diye bağırdı Akın konuya tam girerek.
" Kızımı niye verecekmişim Asker , kız benim kızım. "
" Ulan it. Ne yaptığını bilmiyoruz sanki. " diye bağırdı Tufan " Silahın varsa bırak ve teslim ol, zorluk çıkartma. "
" Kız benim kızım, defolun gidin "
" Evlat Katilimi olucan Puşt, bırak kızı"
O arada arkadan bir kapı açıldı içinden sarı saçlı güzel bir kız çıktı. Adam " Pamuk geç arabaya " diye bağırdı. Kız korkudan titriyerek indiği kapıya döndü.
" Pamuk " kız olduğu yerde durdu . " Dur abicim. Bak korkma sakın tamam mı. Ablanın yanına götüreceğiz seni "
Kızın minik ellerini önüne düşen saçlarını kulağının arkasına. Ağlamaktan kızaran gözleri ile ilk başta babasına sonra bize baktı.
" Pamuk sen babanın sözünü dinlemiyormusun, arabaya bin dedim. " diye bağırdı babası kız olduğu yerde irkilerek son kez bana bakım arabaya bindi.
Asfalt yolda acı bir araba firenleri duyunca kafamı arkama çevirdim. Yanlış saymıyorsam üç araba durdu ve her kapısı açılarak adamlar indi.
" T. C. Askeri bu kadar dikkatsiz olmazdı, siz çömezmisiniz. Tek başımıza gitmiyeceğimizi düşünemediniz galiba. " diye bağırdı inen adamlardan biri silahını bize doğrultarak. " İndirin lan silahları. Ölümünüze merhaba diyin " pis pis sırıtarak. Adamın giyinişini geçtim yüzünden ve konuşma tarzından bile pislik akıyordu
İstemeyerekte olsa silahların namlusunu aşağı bakacak şekilde indirdik.
" Küçücük çocuk mu lan şimdi planınız. "
" Savaşta her şey mübahtır, bunu en iyi siz bilirsiniz. Şimdi sizinle kalıp konuşmayı çok isterdim lakin küçük ik bomba işimiz var. "
Bu aptallığı yaptığımıza inanamıyordum, hadi ben saftım peki niye bu adamları da peşimden sürükledim. Şu an tek suçlu kişi bendim. Plansız çıkmaya benim aceleciliğim sebep olmuştu ve bunu diğer adamlara ödetmeye hakkım yoktu.
" Sana daha iyi bir seçenek söyliyim " diye bağırdım. Akının ve Tufanın ölmesine izin veremezdim.
" Kes lan sesini " diye bağırdı başka bir adam ama en başından beri bizle konuşan adam elini kaldırıp susturdu onu. " Konuş bakalım " dedi
" Napıyon lan " diye sesizce tısladı Akın.
" Kızı ve Arkamdaki iki adamı bırakıcaksın ."
" Eee başka bir isteğin. " dedi alaylı bir ses ile.
" Beni alacaksın. Eğleminde bir Türk askeri daha çok işine yarar " dedim aklıma ilk gelen fikirle. Bu benim plansız iş yapma huyum her şeyin boka sarmasını sağlıyordu.
Ama adamların hoşuna gitmiş olacak ki çatılan kaşları gevşedi ve gülümsediler. Böbreğimin oralara yediğim cimcik ile az kalsın yerimden sıçrayacaktım .
" Napıyon lan gereksiz " diye kulağıma fısıldadı Akın.
" Gene Beyni ile değil Götü ile düşünüyor. " dedi Tufan
" Dediğin gibi olsun Asker. Asker arkadaşlarının silahlarını topla ve gel " vücudunu sağa doğru kaydırdı " Hasan, kızı Askere ver " dedi.
Adam ilk başta ağzını açıp itiraz edecektir ki adamın bakışlarından dolayı lafını ikiletmeden yaptı kız arabadan çıkınca bende Akın ve Tufana döndüm. Silahları alırken yaklatım onalara.
" Küçük kızla takip etmeye çalışmayın lan." dedim ve sesiz bir şekilde ekledim "Götünüze Roket mi takarsınız başka bişi beni ilgilendirmez ama hızla komutanın yanına gidin ve gelin. Ben bir yere kadar baş edebilirim. "
Silahları adamlara verdim ve yanlarına gittim.
" Gel bakalım Asker. Senle daha iyi planlarım var. " dedi.◁▷◀▶◁▷◀▶◁▷◀▶◁▷◀▶◁▷
Merhaba ツ
Uzun bir aradan sonra geri dönüş yaptım. Tabi sadece Şafakta aşk için. Diğerleri hala yazma isteği olmadığından dolayı yazamıyorum.Şafakta aşka yazma nedenim ise O Mükemmel yorumlarınız. Çok Teşekkür ederim.
Bu sefer gidişata göre davam edip etmiceğimi bildireceğim.
YORUM VE VOTELERİNİZİ BEKLİYORUM!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şafakta Aşk ₪
Action10.03.2021 TAMAMLANDI ✔️ " Buyur gülüm " " Yanındaki Bir Bordo Bereli . Şu an Arkadaşları ağır silahlarla geliyor . Çatışmada , arkadaşları için esir düşmüş . Konumuz bu değil , büyük ihtimal yanındadır . Sen Arı kovanına , çomağını soktun mu ? " ...