Kim Taehyung'un, Yoongi hyung'a olan nefretini (?) ve onu sinirle orada terk edişimin üzerinden tamı tamına on bir gün geçmişti. Aynı zamanda bu, Taehyung ile garip ilişkimi kesmem demekti.
O gün sanki hyung ile kendisi arasında bir tercih yapmamı istemiş ve bende hiç arkama bakmadan, hyunga gitmiştim. Benim açımdan böyle bir şey yoktu, gerçi olsaydı yine hyung'u seçerdim, sadece kendisi garipti ve tüm sorunda burada başlıyordu.
Benimle arkadaş mı olmak istiyordu?
Buna anlam veremiyordum elbette ama düzgün biri olsaydı onunla arkadaş olabilirdik. Zaten benim arkadaşım diyebileceğim biri yoktu.
Yoongi hyung, hyungdu.
Jimin hyung ile arkadaş olmak istiyordum fakat Yoongi hyung paylaşmıyordu.
Namjoon hyung sadece oda arkadaşımdı ve üst sınıftaydı.
Yan odada kalan Seokjin hyung ile Hoseok hyung çifti vardı ama ben sadece onların geceleri çıkardıkları sesleri duymamazlıktan gelen ve karşılığında günde 1 çikolata kazanan anlaşmalı arkadaştım.
Geriye kimse kalmıyordu.
Bu nedenle eskiden yaptığım gibi şu an da okula tek başıma yürüyordum. Yürürken önümdeki taşlara vuruyor, nasıl bu kadar yalnız olabileceğimi düşünmeye çalışıyordum.
O sırada karşımda bir çift ayakkabı görmemle gerilmem bir oldu.
Bay Kang'ın ayakkabılarıydı bunlar.
Korkmamaya çalışarak, tedirginlikle gözlerine çevirdim bakışlarımı yavaşça. "Hey," diye bir selam verdim elimi havaya kaldırarak.
"Hey," diye karşılık verdi aynı şekilde. Yüzümü inceler gibiydi ama uzaklara dalmış gibiydi aynı zamanda. Taehyung geçti kısa bir an aklımdan. Başımı iki yana sallayarak yanından geçecektim ki, kolumdan tuttu beni. Refleks olarak kendimi geriye çektim ve benden ayrılmasını sağladım.
"Jungkook, özür dilerim."
Kang'ın haftalarca benden saklanması anlaşılır bir şey değildi; ancak bu da ne oluyordu? Yıllarca bana eziyet çektiren bu herif benden dalgasına olsa bile özür dilemezdi. O Kang Jae Suk'du.
Duyduklarımı kendi zihnimin bir oyunu gibi düşünerek yanından gitmeye yeniden yeltendim.
"Jungkook!"
"Ne istiyorsun?"
"Son kez vedalaşalım mı?"
"Siktir, Jae Suk," diye mırıldandım.
"Söz veriyorum. Siktir olup gideceğim, Kookie."
Uyanan merağımla yeniden yanına gittim.
"Bana neler olduğunu sorma, anlatmayacağım. Ancak bir daha da yanında bulunmayacağım. Buraya veda etmek için geliyorum. Aslında bunu yapmazdım, hele de senin gibi birisine, lakin suçlu hissediyorum."
Jae Suk karşımda ağlıyordu!
Kesinlikle hayal görüyordum ya da bir rüyanın içerisindeydim.
Evet, kesinlikle öyleydi çünkü bana şu anda sarılıyordu.
"Kang Jae Suk..."
Omzuma hafif bir yumruk geçirdi ve elleriyle göz yaşlarını sildi. "Affetmeyeceksin ama umarım bir gün canın daha az yanar, ufaklık. Çünkü benim acım çok fazla."
Beni orada bırakıp gittiğinde hala neler olup bittiğini tam olarak anlayamıyordum. Şaşkınlıkla gittiği yolu izliyordum. Köşeden döneceği anda duvara yaslanmış ve yine bakışlarıyla ne anlatmak istediğini anlayamadığım Kim Taehyung'u gördüm.
Bir süre boş boş bakıştık. Daha sonra kendimi toparlayıp şaşkınlığımı üzerimden attığımda okula doğru yürümeye devam ettim. Yanından geçmek istemiyordum ancak sırtını duvara yasladığı yerden dönmek zorundaydım.
Çekine çekine yanından geçecekken, dirseğimden yakaladı beni, her zaman yaptığı gibi.
Sesimi çıkarmadım ve konuşmasını bekledim. O ise benim konuşmamı istiyor gibiydi. Sanki on bir gün önceki sorduğu sorunun cevabını istiyordu. Daha fazla dayanamadım ve kolumu ondan kurtarıp yürümeye devam ettim, o da yanıma gelmemişti neyse ki.
Onun yerine Jimin hyung gelmişti yanıma okula girerken. "Jungkook, olayı duydun mu?" diye sordu neşeyle.
Yoongi hyung'u fark etmemiştim, karşı taraftan elinde iki kahveyle geliyordu. "Al," dedi beni görünce, diğerini de Jimin hyung'a uzattı.
Başımı iki yana salladım. "Ne olayından bahsediyorsun?"
"Yoongi, sen söyle!" Jimin hyung heyecandan yerinde duramıyor gibi gözüküyordu, gerçekten merak etmeye başlamıştım artık.
Diğer hyung'a döndüğümde yine soğuktu fakat gözlerindeki parıltıyı görebiliyordum.
"Neler oluyor? Yoongi hyung, gözlerin parıldıyor."
Jimin hyung bir kez daha ısrar etti ancak hyung söylemeyince Jimin hyung dudaklarını sarkıttı. "Kang Jae Suk tecavüze uğramış."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
friends ✺ v.kook ✅
FanfictionOkula yeni gelen Taehyung, Jungkook'un yaşamını yönlendiren başkişi olur. Demian adlı kitaptan esinlenmiştir.