Minhyuk'un bakışlarını hissedebiliyordum.Beni inceliyordu ama neden bilmiyordum.Sevmiyordu beni.Neden böyle bakmak zorundaydı?Bana böyle bakması canımı yakıyordu.
"Bana, beni seviyormuşsun gibi bakma Minhyuk.İkimiz de böyle bir şey olmadığını biliyoruz."
"Sana seni sevmediğimi söylemedim."
Boğazıma oturan yumru ile yutkunmam zorlaşmıştı.Gözlerim dolmuş ve ciğerlerime hava gitmiyordu.Ona döndüm ve gözlerine baktım.
"Yapma böyle, Min.Kalbim söz dinlemiyor.Her an sana kanacak gibi hissediyorum ve daha fazla acı çekmek istemiyorum."
Kapşonunu kafasına geçirerek kuma uzandı.
"Hiç bulut yok."dedi.Ne yapmaya çalıştığını anlayamıyordum.
"Masmavi gökyüzü...Bulutlar onu yalnız bırakmış.İnsanlar da böyledir Kihyun.Yalnızdırlar.Biri bir anda hayatına girer ama sonra seni yapayalnız bırakır.Sen şu an arkadaşının acısını beni sevdiğini söyleyerek bastırmaya çalışıyor, kendini kandırıyorsun.Beni sevmiyorsun.Bu sadece yalnız olmaktan korkmandan kaynaklanan bir şey."
Yattığı yerden kalkarak gözlerime baktı.
"Yalnız olmayı öğren Kihyun.Çünkü kimse sonsuza kadar yanında olmayacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tu me manques °kihyuk
Короткий рассказSanırım bir parçam her zaman seni bekleyecek. |17|