21.BÖLÜM

15.2K 569 139
                                    

  'Vazmıgeçtin?' Dudaklarından çıkan o kelime. Beni bu kadar mı bilinmezliğe götürürdü? Kalbim sorusuna cevap verdi. "Hayır. Aşık olduğum adam. Sadece çalışıyorum" peki ben içimden geçeni ona söyleyebilirmiydim?

Hayır!

  Salıncağın zincirine koyduğum başımı kaldırıp, buruk gülümsememle gözlerinin içine bakarak konuştum.

"Vazgeçmeyip ne yapacağım?" Dedim. Gözlerimi bir kaç saniye etrafta dolandırıp yere bakarak konuştum.

"Hem vazgeçmesem ne olacak ki?" Diyip gözlerine kaçamak bakış atıp gözlerimi etrafımda dolandırmaya başladım.

"Kolay mı bu kadar vazgeçmek?"

"Zor mu bu kadar. Beni sevmek?"

Derin nefes alıp bıraktı.

"İmkansız gibi birşey" dedi. Daha çok kendisiyle konuşuyor gibi. Gözlerimi ona dikip "Neden?" Dedim.

Gözlerini kaçırırken "Biliyorsun" dedi.

Ruhsuzca kahkaha attım. "Gülçin'i seviyorsun dimi sen?" Diyip oturduğum salıncaktan kalktım. Eve gitmek için yürümeye başladım. Onun yanından geçerken sordum. "Neden peki vazmıgeçtiğimi sordun?" Diyip cevabını beklemeden yürümeye başladım.

Sebepsizce vücudumun ısısı yükselirken, sinirden titreyen bacaklarımla yürümeye devam ettim.

Eve geldiğimde kendimi hemen odama attım. Odamın kapısı kapatıp sırtımı kapıya yasladım. Nefes alamazken elimi kalbime koydum. Sinirliydim. Hem de çok?

Üzerimdekileri hırsla çıkarıp pijamalarımı giyerken bir yandan da düşünüyordum.

Soru soruyordu ama nedensiz. Ya da merak etmek. Merak etsen ne olacak? Ben senden vazgeçsem ne olacak? Üzülecekmisin? Hayır! Neden soruyorsun o zaman? Bir merak yüzünden seni seven bir insana bu soruyu sorup kafasını karıştırmaya değer mi? Sen ne yapmaya çalışıyorsun? Bir anlasam. Seni çıkartmaya çalışıyorum kalbimden işte ne istiyorsun?

Yatağıma uzanıp örtüyü üzerime çektim. Şeyma aklıma gelince mesaj yazdım.

'Eve gittim. Kusura bakma. Be olduğunu sorma. Yarın anlatırım.'

Mesajı yazıp telefonumu komidinin üzerine koyup yatakta büzüştüm. Ellerimi yumruk halime getirip çenemin altına koydum ve gözlerimi kapattım.

Yine uykudan ara sıra uyanıp sorduğu soru  aklıma geldikçe sıkıntı basma gecesiydi.

******

Okula geç kaltığım için nasıl yataktan çıktığımı bilememiş ve koşarak yataktan çıkıp elime hangi kıyafetim geldiyse üzerime geçirmiştim.

Şu an ise otobüste insanlara orangutan görmüş gibi bakıyordum ki bir kızın kaş göz işareti yapmasıyla kendime gelmiştim.

Kendimde değildim. Gece Demir abinin dedikleri beynimi kemirdiği için ara sıra uyanmış ve tam uykuya daldığım zaman da okula geç kalmıştım.

Otobüs durduğunda koşarak okula girdim. Tam sınıfa girecekken birinin kolumdan tutmasıyla olduğum yerde kaldım. Kim olduğuna baktığımda Sedat'tı.

Sınıf kapısına bakarken telaşla konuştum. "Sedat bırak kolumu. Zaten geç kaldım" Sedat çenemden tutup beni kendine döndürdü. "Zaten geç kalmışsın. Gel hadi şöyle bir dolaşalım" dediğinde "Ben not al-" demeye kalmadan "Şeymadan alırsın" diyip kolumdan sürüklemeye başladı.

Okuldan çıktığımızda çığırırcasına "Sedat!" Dedim. Kolumu bıraktı. "Bir dur Hande. Bak çığırma. Hava mis gibi şöyle bir dolaşalım.

ZOR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin