ERKEK FATMA (TAMAMLANDI)

13. BÖLÜM-"ÖLMEK İÇİN FAZLA ÖLÜSÜN" (ÖFA)

Sabah alarmla uyandım. Tabii ki deniz kenarındaydık. Kaan'ı uyandırıp hemen eve gitmemiz gerektiğini söyledim. Bizim eve gittik. Ben üstümü değiştirmek için odama o da annesinin dün akşam bulunsun diye getirdiği kıyafetleri giymek için misafir odasına geçti.

Siyah kot pantolon, kısa kollu v yaka siyah tişört, siyah vans giyip bide siyah saat taktım. Saçlarımı yukarıdan at kuyruğu yaptım. O sırada telefonuma mesaj geldi. Yine bilinmeyen numaradandı.

KİMDEN: BİLİNMEYEN
Kaan benim. Ve sen onu benden alamayacaksın! Bu sana son uyarım ondan uzak dur!!

Bu her kimse kaşınıyordu bulursam kaşıyacaktım. Artık bunu Kaan'a söylemem lâzımdı. Hemen odamdan çıkıp misafir odasına daldım tabii gözlerimi kocaman açıp hızla arkamı dönmem bir oldu. Kaan kahkaha attı. Piç kurusu nolucak.

"Güzelim çıplak değilim bak belimde havlu var" deyince döndüm bende gittim yanına gelen iki mesajı gösterdim.

"Biri oyun oynuyor ama kim takma sen o mesajları ben seninim" deyip alnımı öptü.

Bende arkamı dönüp çıktım. Bulmam gerekiyordu ve bulacaktım. İşte o zaman cıngar çıkacaktı. İşte o zaman ben belki de katil olacaktım. Kaan da aşağıya gelince çıkıp arabaya bindik. Oda siyah kot pantolon, siyah tişört ve siyah airmax giymişti. Arabasına bindik ve okula geldik. Okula girerken elini uzattı ve bende tabii ki tutmadım. Çünkü milletin öğrenmesini istemiyordum. Biraz bozulsa da belli etmedi ve sınıfa girdik.

Sınıfa girince Eda ve Dora üzerime atladılar hepimiz yere düştük. Salak salak gülüyorduk. İkisi de birer yanağımı sulu bir şekilde öpünce yüzümü buruşturdum. Kalktık ve sıralarımıza oturduk. Ben tabii ki Kaan la oturacaktım. Bir kız geldi sınıfa. Yeni nakil olmuş buda. Iyy pek de götü kalkık birine benziyor kıl kaptım kıza. Kaan'a hiç çekinmeden baktı ve bakmaya devam etti. Kaan ise onu gördüğüne şaşırmıştı.

Yavaşça Kaan'ın yanından ayağa kalktım ve kızın yanına gittim.

"Sen hayırdır kardeşim, iki saattir alamadın gözlerini sıramızdan o gözlerini oymadan önce Kaan'a bakmayı kes he bu arada gerçekten yapamayacağımı falan düşünüyosan bütün okul beni tanır, sor onlara istersen" deyip yerime oturdum.

Kız yavaşça sıramıza geldi ve bana "Seni uyarmıştım Cemre. Kaan'dan uzak dur o benim demiştim. Kaan sende söyler misin sevgilim, şu kız kendini bi şey sanmasın" dedi.

Kızın üstüne atladım Kaan beni tuttu.

"Cemre gel biraz konuşalım seninle" dedi ve elimden tutup beni sınıftan çıkardı.

En üst kata müzik katına çıktık ve bir odaya girip masaya oturduk.

"Cemre bak o benim sevgilim. Yani sevgilimdi. Biz beraber çok mutluyduk ve birbirimize ne olursa olsun kim geri dönerse birbirimizle olacağız diye söz verdik. Ama o ölmüştü. Yani ben öyle biliyordum az önceye kadar. Nasıl ölmedi bunca zaman neredeydi bilmiyorum ama onunla olmak zorundayım. Ben verdiğim sözleri bugüne kadar hep tuttum. Çünkü annem bana bunu öğretti. Sırf geri dönemeyecek diye seninleydim ben. Ama sana şunu söylüyorum ki ben seni çok seviyorum. Aşık dahi olmuş olabilirim ama beni affet lütfen. Benim onun yanında olmam gerekiyor."

Sanırım ölecektim. Ne demek onun yanında olacağım ya? Bir kere öptü beni. Karşı çıkmadım.

Sonra arkasını dönüp çıkıyordu ki bağırdım arkasından "Hani bana da söz vermiştin Kaan? Hani beni bırakmayacaktın? Hani gökyüzümdün sımsıkı tutar beni bırakmazdın? Senin yıldızın öldü Kaan, öldü! Denize düştü. Senin gerekirse başkalarını çıkartıp hep koruyacağın yıldızın düştü. Onu sen düşürdün. Koruyamadın. Diğerleri yüzünden ona yer kalmadı Kaan! Yer bırakmadın, açmadın! Senin sonsuza kadar gökyüzünde, içinde barındıracağını söylediğin yıldızı sen ittin denize! Düştü oda.. Boğuldu.. O artık gökyüzünün bir yıldızı değil Kaan, sen gökyüzündeki yıldızını denize yâr ettin. O yıldız artık denizin.. Gökyüzünden nefret ediyor Kaan, onu bu hale sen getirdin! O artık denizde.. Artık çıkarsa yukarı yer bulsa bile gökyüzünde orada boğulur o.. Güvenmemesi gerektiğini anladı bir kez daha gökyüzüne.. İşte bu yüzden bu zamana kadar yâr olmadı kimseye. Gökyüzüne açmıştı kalbini, o da istemedi onun sevgisini ittirdi denize.. Deniz yâr olsun dedi ona.. Yıldız gökyüzünden bir kez daha nefret etti işte o zaman.. Belki şimdi yıldız rahat denizde, güzel yarenlik yapar ona deniz ama o istemez.. En azından ben yanlış yapmadım der.. Ama gökyüzünün vicdanı sızlar, belki tek tek dökülür yıldızları denize.. Belki de kötüdür gökyüzü, onu hiç düşünmez çabuk unutur.. Şimdi git sen de o kızın yanına. Boşver denizdeki yıldızı.. Onun yerine gelen yeni ve siyah olan yıldızın yanına git hadi.." diye.