ERKEK FATMA (TAMAMLANDI)

40. BÖLÜM

Futbol maçını nasıl olduğunu anlayamadığım şekilde biz kazanmıştık. Böyle bi şey imkansızdı ki eğer bilerek yenilmedilerse.

"Ulan Kaan bilerek yanildiniz dimi lan?"

"Bi de utanmadan kızları mı yenseydik kusura bakma yavrum racona ters." Dedi alayla.

"Bazı şeyler benim de racona ters de bakalım ne zaman çıkarırım ortaya.."

"Neyse neyse acıktım ben pizza söyleyelim mi gençlik!" dedi bi tarafına bile takmadan beni.

"Yok hacı bizim racona ters bize acılı dürüm söyle!"

İşte bu beee! Cemre vurdu gol oldu!

Kötü kötü baktıktan sonra içeri girdiler. Biz de kızlarla benim odama çıkıp üstlerimizi değiştirdik. Aşağıya indiğimizde dürümlerimiz ve onların pizzaları gelmişti.

Yemeğimizi yerken aniden çalan kapıyla irkildim.

"ALACAKLI MISIN MÜBAREK NE BU ÖKÜZ GİBİ VURMANDAKİ AMAÇ!" diye söylene söylene kapıyı açmaya gittim. Açmamla beraber yere düşen bi Cem düşünün.

"Vallahi malsın oğlum öyle kapı mı çalınır!"

"Geliyolar Cemree!" diye bağırıp içeri kaçtı. O sırada bahçe kapısında bir düzine erkek göründü. Ellerinde beyzbol sopaları mı dersin araba lastikleri mi dersin ne ararsan vardı.

"Öyle benim bahçeme elini kolunu sallaya sallaya giremezsin hacı orda bi dur!" dedim.

"Önümüzden çekilirseniz bi işimiz var küçük hanım." Dedi alayla.

"Bu bahçe benim bu ev benim ve aradığınız kuzen de benim onu ancak bi tek ben dövebilirim! Şimdi uzarsanız eğer başınıza bi şey gelmeden gidebilirsiniz izin veriyorum."

"Pardon da napıcaksın bu kadar adama tek başına?"

"Atın elinizdekileri de napıyomuşum görün." Dedim gayet sakin bi şekilde.

Hepsi gayet relax ve alay dolu bi ifadeyle elindekileri sokağa fırlattılar.

Hepsi birden üzerime gelmeye başlamışlardı.

"Cık cık cık. Yazık bi tane kıza hepiniz aynı anda olmaz ki tek tek gelin."

Aralarından bi tanesi üzerime atladı. İki yumruk ve iki tekme ve uçuş. Adam nerde? Yerde.. İşte sanırım bu oyun şimdi eğlenceli bi hal almaya başladı.

Kapıdan bizimkilerde çıkıp adamların üstlerine atlayınca o kadar mükemmel bir dövdük ki- farkettiyseniz kavga demiyorum çünkü kavga iki taraflı yapılan bi şey- ağızları burunları kırıldı.

En son yerde yatarlarken ayağımın önündekine son bi tekme vurdum sonra tek tek içeri geçtik.

Elimi yüzümü yıkayıp bütün salonu kaplıyacak şekilde yayıldıklarını gördüm. E malum bana yer kalmamıştı. Gidip Kaan'ın yanına uzandım.

"Ne kadar perfect dövdün öyle adamları güzelim" deyip sulu sulu yanağımdan öptü. Sulu sulu öpülmekten nefret ederdim. O da bunu inadına yapmıştı zaten.

"Ya Kaan kaşınıyosun bak he!" diye bağırıp yanından kalktım.

"Tamam tamam gel öpmicem bi daha sulu sulu" diyince gidip tekrar yanına uzandım.

"Ya kalkın bi denize gidelim ya sıkıldım vallahi piştim çatlıcam." Diye yattığı yerden zıpladı Cem.

"Hakkaten ha piştik burda kalkın gidelim." Diye ona destek çıktım.

Kızların zaten yedek mayoları bende vardı. Hemen giyinip aşağıya indik.

Arabalara doluşup sahile geldik. Biz kızlarlayeri beğenirken Kaanlar da hazırlıksız geldiğimiz için alışverişe gitmişlerdi.

"Hey yavrular yalnız mısınız? Bak sizi yerler burda böyle."

Söylenen bu cümleyle arkamı döndüğümde karşımda iki tane abaza piçin durduğunu gördüm. Az önce yavşaklıklarını belli etmeseler giydikleri kısacık deniz şortundan ikisinin sevgili olduklarını düşünebilirdim.

"Çok uğraşıyo musun?"

"Ne için?"

"O şortu o kadar kısaltmak için!"

"Neden noldu çok mu beğendin?"

"Kusura bakma lez değilim."

"Böyle laf sokmalar falan naza mı çekiyosun kendini!" dedi çocuk ver arkadan göründü Kaan.

"Yok biri sana güzel çekicek arkanı dönde bi bak isterim." Dediğim gibi çocuk arkasını döndü Kaan bir geçirdi ondan sonrası çocuklar en son boğuluyodu falan.

Sakinleştikten sonra denize girdik. Bi süre yüzdükten sonra kıyıya çıktığımızda Cem'in kızlarla çoktan haşır neşir olduğunu gördüm. Onun bu durumuna gözlerimi devirip şezlonga uzandım.

Gelen çığlıklarla karşıya baktım.

Bi gün içinde bu kadar olay ve ekşın fazla değil mi?