Dışardan gelen kuş sesleri uykuma bir melodi olarak huzur katıyordu.
Ta ki Meral'in cırtlak sesiyle Pepee'nin şarkılarını söylemeye başlayana kadar.Hayır yani Meral dokuz yaşında ve hala Pepee şarkıları söylüyor, hiç büyümeyecek.
Ben, dokuz yaşındayken sokakta futbol oynuyordum lan.Bu kız hiç susmayacak herhalde!Yastıklarla kulaklarımı kapatmaya çalışsamda bir işe yaramadı.
"Yeter Meral!Senin bu iğrenç sesini sabah sabah duymak zorunda değilim!Rahat bırak beni!"diyerek yataktan kalktım, kırık dolaptan yorgan alarak yatağıma gittim, yorganın altına girdim ve gözlerimi kapattım...
"Öykü..."diyerek beni dürten kişinin şuan kim olduğunu öğrenmek istemiyorum.
"Hadi kızım kalksana öğlen oldu.Yarın sınavın var senin!Ben mı gireceğim sınava Öykü!"
Yine bir bölünmüş uykum;yine bir yarı da kalmış rüyalar...
Neden adam akıllı bir uyku beni bulmaz?Gözümü hiç açmak istemiyorum.Ama zorundayım çünkü yarın sınavım var ve benim çalışmam lazım.
Gözlerimi araladım...Yüzüme aptal aptal bir ifadeyle bakan Pınar'ın ne yapmaya çalıştığını anlamak biraz zamanımı alacağını düşünerekten beynimi boşuna yormamaya karar verdim.
"Üzerimden çıkıcak mısın kıvırcık?"diyerek popomun üzerine oturup karşımdaki boy aynasa baktım. Bozulmuş topuzum,maymunlu pijamalarımla çok komik gözüküyordum.Yanımda oturan Pınar'a bir göz gezdirdim.
Mavi kot pantolonu,beyaz mor benekleri olan t-shirt ve kıvırcık saçlarına, mavi bir bandana takmış.Gayet de şık görünüyordu.Ama ben yine de spor giymeyi şık görünmeye tercih ederim.Fakat bu Pınar'dı spor giymekten nefret ederdi. Ayaklarıma maymunlu terliklerimi geçirdikten sonra merdivenlerden inerek banyoya gittim.Pınar'da peşimden gelmişti ama benden saklanıyordu.Bu kız gerçekten çok garip hareketleri vardı.Sanki arkamdan geldiğini anlamadım.
Yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladıktan sonra banyonun aynasından daha yakın kendime baktım.O da ne öyle alnımda sivilce mi çıkmıştı? Gözlerim şişmiş ve daha yakından bakınca kaşlarımın artık bir kuaför eline değmesi gerektiğini farkettim.Ama bu aralar boş olmadığım için o çocuğun değişiyle de bir kaç hafta erkek Fatma olma kararı aldım.Banyodan ayrıldım ve mutfağa doğru yürürken,
"BÖÖÖ!"diye beni korkutmaya çalışan Pınar birden karşıma çıktı.Tepki vemeden mutfağa girdim.Saate baktım...
14:45 Oha! Bu kadar uyumuş muydum?Demek ki yazın yorganla yatmak uzun süren bir uykuya neden olurmuş.Ama çok terledim ya... Kahvaltımı yapıp bir duş alsam iyi olurdu.
Masanın üzerinde kahvaltılıklar ve ek olarak omlet vardı.Sanırım annem gitmeden önce benim için kahvaltı hazırlamış.Meral çoktan okula gitmiştir.Siyah koltuğa oturmadan önce ocağı açıp çayı tekrardan ısıttım.Mağlum annem gideli 5 saat oldu ve çay soğumuştur.Ocağı açtıktan sonra koltuğa oturdum.
Pınar masadaki omleti alarak ocağa yerleştirdi ocağın altını açtı ve ısınmasını bekledi...
Yanıma gelip bir buse kondurduktan sonra karşıma oturdu.
"Heyecanlı mısın?"dedi eline çatalı aldı, ağzıma bakmaya başladı.Belli ki ağzımdan çıkacak her kelimeyi harfi harfine seçecekti.
"Hayır."dedim ağzıma bir zeytin atarak.
"Kızım sen nasıl birisin!Yarın sınavın var ve çok rahatsın.En önemlisi olarak, bir sürü yakışıklı çocuklarla tanışacaksın senin şuan prova yapman gerekiyordu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Şeye Rağmen
Fiksi RemajaBilgisayarlarda oynanan aşk oyunlarını çok severdim fakat AŞKA HİÇ İNANMIYORUM en çokta , EN BÜYÜK AŞKLAR NEFRETLE BAŞLAR...Diye başlayan bu çok saçma söze!Sevmediğim nefret ettiğim birine neden aşık olayım ki? "Kim demiş ki, en büyük aşklar nefre...
