Abim mi!?

720 60 7
                                    

Neyse ki alarm denen o saçma alet yüzünden uyanmamıştım. Gece rahat bir uyku çekip sabah dinç bir şekilde kalkmıştır. Bana ters olan bir şekilde erken kalkmıştım. Şuanda kahvaltı hazırlıyordum nedense o çocuk

Bana iyi davranıyordu hemde fazlasıyla bunda bir bokluk olma ihtimali yüzde kaç? neyse kafamı bunlarla doldurmayayım daha fazla sabah sabah

Ocakta ki çayın altını kısıp yaptığım sucuklu yumurtayı masanın ortasına koydum kahvaltılıkları da çıkarttıktan sonra kapı çaldı. Bekletmeden hemen gidip açtım bir tane korumadan ekmek almasını istemiştim normalde ben alırdım ama beni katiyen kapıdan bir adım dahi attırmadılar kesin talimatmış ondan neyse fırından yeni çıkmış olduğu belli olan ekmeği masaya koydum ve bıçakla kestim işim bitince son anda farkettim ki poşetin içinde bir poşet daha var

Hemen alıp açtım içinden simit,poğaça ve börekler çıkmıştı. Yaptığım şeylerden bir tabağa sucuklu yumurta bir tabağa da börek koyup tepsiye koydum 5-6 bardakta çay doldurdum ve çatal koyduktan sonra tepsiyi alıp kapıya doğru gittim yavaşça açtığımda hepsi bana bakıyordu.

Boğazımı temizleyip " acıkmışsınızdır." Dedim ve tepsiyi bana en yakın olan korumaya doğru uzattım. Hemen elimden alıp yanındaki iskemlenin üstüne koyduktan sonra bana döndü ve tebessüm ederek "teşekkür ederiz zahmet oldu sizede ne gerek vardı keşke uğraşmasaydınız." Dedikten sonra yüzünde ki gülümseyi silmişti.

Bu evde yaşayanları tek tek mı seçiyorlar abi ya bu ne? burada ki millet neden hiç gülmüyor bazılarıda en fazla bir tebessüm Edip cümlesi biter bitmez siliniyordu oda insan hiç mı gülmez anlamıyorum ki neyse

" Ne zahmeti zaten hazırlıyordum sizede bir tepsi getirdim zahmet olmadı afiyet olsun" deyip içeri girdim masaya son bir kez göz gezdirdikten sonra tamamen hazır olduğuna kanaat getirip çaylarımızı döktüm.

Saate baktığımda 09.30'du erkendi ama daha kahvaltı yapılcak sofrayı toplicağım ve bir de hazırlanması var tabi tam zamanında hazır olurdum kendimi ona göre ayarlicaktım.

Ben kendi kendime konuşurken merdivenlerden gelen ayak sesleriyle o tarafa döndüm.

" Oha ALLAH'IM sana geliyorum" diye fısıldadı sebebini merak ediyorsunuzdur etmiyor da olabilirsiniz ama yinede ben soyleyeyim.

Şuan merdivenlerden iki tane ornitorenk cinsinde meteor iniyordu.

Ben onlara ağzım açık bakmaya devam ederken onlar çoktan yanıma gelip masaya kurulmuşlardı bile insan bir günaydın falan der ama nerdeee

" Ağzını kapat da sinek girmesin süzme işlemini bittiyse otur kahvaltını yap yoksa geç kalacağız" bunu diyen adını hâlâ bilmediğim gençti ensara baktığımda gözlerim büyüdü o nasıl bir yiyiş tarzı Yarabbi çocuk resmen kıtlıktan çıkmış rakun gibi yiyordu her sabah böyle yiyorsa nasıl kilo almıyor o takıldı aklıma aman neyse banane ki zaten ensardan diye düşünerek masada ki yerimi aldım ve kahvaltımı yapmaya başladım pek canım bir şey istemediği için bir parça simit ve çay içtim zaten istesemde ensar yüzünden yiyemezdim çocuk sofrayı sildi süpürdü mübarek

Çayımdan son yudumumu aldığımda içeriye koşarak bir tane teyze girdi ben teyzenin kim olduğunu sorgulayan bakışlarla bakarken teyze hemen söze girdi

" Oğlum çok özür dilerim geç kaldım benim kızın ateşi çıktıda onu hastaneye götürmek zorunda kaldım ee malum arabada olmayınca otobüsü bekledik ve geç geldiği için zaman geçti gerçekten çok üzgünüm kusura bakma" dediğinde teyzeye üzülmüştüm acaba kızı şimdi nasıl merak ettim bak şimdi

" Ne kusuru teyze nazlı iyi mi şimdi? " Dedi böyle olmuyor ya ismini acilen öğrenmem lazım

" İyi oğlum iyi ALLAH'A şükür ben hemen işinin başına geçeyim size afiyet olsun" deyip salona doğru gitti teyze demek yardımcıları vardı

kravatlı mafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin