3.Bölüm

136 26 0
                                    

Ahu'nun eve geliceğini öğrendiğimden 3 gün sonra Ahu eve gelip yerleşti.
Şu anlık bir sıkıntı yok umarımda olmaz. Neyse;
Saat şu an gece 03:24 ve ben yatağımda  uzanıyorum. Tavanla bakışıyorum sabah olmasını bekliyorum birazda kendimle sosyalleşiyorum.
Fazla sessizliği sevmediğimden kulaklığımı alıp telefona taktım kulaklıkları kulağıma götürdüm ve telefondan "Cem Adrian- Mutlu Yıllar"
şarkısını açtım ve dinlemeye başladım.
•••••••
Uyuya kalmışım.
Gözlerimi açmaya çalışırken birinin kapıyı tıklattığını duydum ve sessizce
- Girin
diye seslendim.
Kapıdaki kişi,kapıyı yavaş yavaş açıyordu.
Ve kapıyı tam açtığında Barış olduğunu gördüm ve gülümsedim.
Barış koşa koşa yatağa atladı ve beraber sarıldık.
Barışla küçüklüğümüzden belli arkadaştık, çok yakın arkadaştık 20 yaşındaydı. Boyu 1.87 gözleri koyu kahverengiydi,teni esmerdi siyah saçları ona çok yakışıyordu gerçekten yakışıklıydı ama hiç sevgili yapmıyordu buda aramızın bozulmaması demekti.
Sevgilisi olursa benim Barış'la buluşmama izin vermezdi diye düşünüyordum çünkü aşırı yakındık. Barış, dıştan sert görünüyordu aslında da öyleydi, sadece bana samimi davranırdı. Onun bu halini seviyordum.
Kollarımı Barış'ın bedeninden ayırdıktan sonra yüzüne döndüm 1 dakika boyunca yüzüne gülümseyerek baktım böyle uzun uzun cidden çok özlemiştim 1 yıldır görüşmüyorduk.
Barış'la yarım saat kadar sohbet ettikten sonra beraber salona indik.
Ona yeni aldığım filmleri ve plakları gösterdikten sonra kahvaltı yapmak için mutfağa geçtik.
Ben kahvaltıda fazla bir şey yemiyordum sadece bir tane yumurta ile portakal suyu içip kalkıyordum ve yine değişmedi. Masadan Barış'la beraber kalktıktan sonra Barış'ın odasını hazırlamak için yukarı çıktık.
Barış'ın odasını benim odamın yanına hazırlama kararı aldık ve de hazırlamaya hemen başladık bende  yardım ettim 4 tane bavulla gelmişti. Yardıma kesinlikle ihtiyacı vardı.
Barış odadaki daha önceden odada olan yatağa çarşafları serdi yastığını bavulundan çıkartıp yatağın üzerine attı aynı şekilde kendinide.
bende karşısında ki koltuğa geçtim ve uzun bir süre konuşmadık çünkü çok yorulmuştuk.
Sessizliği sevmiyordum ama iki kişilik sessizlikler iyi oluyordu.
Sessizlik bir süre devam etti.
Ve sessizliği bozarak
- Akşam ne yapalım?
diye sordum.
- "Kanka daha yeni geldim bi bismillah bir dinlenim."
- Tamam tamam
dedim gülümseyerek.
Barış'ın dinlenmesi için odasından ayrılıp kendi odama geçtim. Kendimi yatağıma bıraktım bende yorulmuştum kafamı yastığa koyar koymaz uyumuşum...

Ruhumun ÇizikleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin