8

30 5 0
                                    

Arkamı döndüm...

Işık açık olmadığı için önce hiçbir şey göremedim.sonra birden ışık açılınca –ki Nasıl olduğunu bilmiyorum–ağzı kanlar içinde yatan birini gördüm.ölmüştü.soğukkanlı olduğum için bin kez şükrettim .deniz de pek etkilenmişe benzemiyordu .barış biraz da olsa tedirgin di.ama abartılacak kadar değildi.ve tahmin edin aramızda en kötü durumda olan kimdi.evet doğru bildiniz.DOĞA. Çok kötü durumdaydı ve her ne kadar karanlıkta Nasıl olduğuna pek inanmasam da gördüğü karşısında bayağı dağılmıştı.ama hemen şu kahrolası yerde işimizi bitirip burdan defolup gitmek istiyordum.doğa ise işimizi yavaşlatmaktan başka birşey yapmıyordu.

-hey .doğa iyi misin.şok geçirmiş gibi görünüyordu ve cevap verceğini sanmıyordum.ama bu iş giderek sinirimi bozuyordu.bu kadar sinirin arasında bir de onunla uğraşma fikri hiç cazip gelmiyordu.

-lanet olsun kendine gel.işimizi zorlaştırıyorsun.neden senin gibi korkak  biriyle böyle bir işin içine girdim ki.eminim ki ceylin senden bin kat daha iyiydi bu iş için.          Fakat hala ses ya da bir kıpırdama yoktu.çok abartıyordu.sadece tanımadığı hatta hayatında görmediği bir adam ölmüştü.ne var ki bunda.tamam fazla sinirlenmiş olabilirim ama Neden bilmiyorum.sadece burası bana huzursuz geliyor.

-bu o        Dedi bi anda doğa

-kim o  dedi Deniz.

-o... O dam bu.dün gece rüyama giren.yarın görüşürüz deyip bir anda yere yığılan adam .bu o.     Şimdi neden bu kadar şaşırdığını anlamıştım. Bi anda adam gözlerini açtı.gerildi ve ayağa kalktı.yüzünde alaycı bir ifade vardı.

-sizin gelmenizi çok bekledim gençler.sizinle tanışmak için can atıyordum.az sonra size bir sıvı içiricem ve neler olduğunu hatırlayacaksınız.en azından bir kısmını.size yetecek kadar.fazlası zarar dedi ve bi anda ortadan kayboldu.1ya da 2 saniye sonra elinde 4tane mavi şişeyle geldi.

-Noldu dilinizi mi yuttunuz.o gün öyle demiyordunuz ama.hatırladınız mı? Hımmm ben cevap veriyim.hayır.dedi ve GICIK bir şekİlde güldü. Ardından ekledi 

-çok pislik im dimi.dedi ve yine güldü.bir anda gülmeyi kesti ve.

-tamam bu kadar gevezelik yeter.şimdi için şu zıkkımları ve hayatınızın mahvettiğiniz günü hatırlayın.dedi ve hepimize o şişeleri attı.          

-içeceğimi falan mı sanıyorsun.dedi Deniz.herkes şaşırmıştı bu çıkışa

-dilini geri kazandın demek.içecek misin diye sormadım.iç dedim.

-ben de içmesem sorun olur mu demedim.içmeyeceğim dedim.dedi.  Tam o  Ada'm bir şey  söyleyecekken

-tamam yeter.içicez dedim ve Deniz in yanına gidip kuşağına eğildim. 

-başka şansımız yok.içmeden burdan çıkamayız baksana .kapı da kapandı.lütfen.hemen burdan defolup gitmek istiyorum.

Tamam anlamında başını salladı ve o adama kızgın bakışlarını yolladı.

-Noldu Deniz.yoksa korktun mu içmekten dedi.deniz de hiç tereddüt etmeden bir anda içtiği ve yere yığıldı.o kadar şaşırmıştım ki...

 Denizden

Noldu korktun mu Deniz.      Adımı ve zaafımı biliyordu.korktun muydu benim  zaafım.biri bana bunu söylediği anda çılgına dönüyordum.ben de o sinirle bir anda içtim o sıvıyı. Bir anda kendimi izlerken buldum kendimi.nasıl olu diyceksiniz.3yaşındaki halimi izliyordum.parktaydım.sallanıyordum.sonra salıncaktan indim ve eve doğru yürümeye başladım.tabi çocuk olduğum için aklınıza gelebilecek türlü saçmalıklar yaparak ilerliyordum.sonra bir topluluk gördüm ve oraya gittim.yerde yatan bir kız vardı.hemen yanında da bir Adam.o da yatıyordu yerde.bir fark vardı ki Adamın her yerinde kan vardı .biraz uzağında ise hiç bilmediğim bir cisim.bıçak.evet daha önce hiç bıçak görmemiştim.ve tabii ne olduğunu merak ettiğim için yanına gittim.elime aldım.ama kimse bana dur demedi.çünkü kimse benimle ilgilenmiyordu.bıcağı inceleye inceleye yürüyordum olay yerinde.sonra ucu elime battı.çok acıdı.ve o yerde yatan ablanın yanına geldiğimi fark ettim.sonra aklıma bir fikir geldi ona vurursam belki acı duyar ve benim gibi bi anda daldığı yerden uzaklaşıp uyanır dedim.bıçağı yanıma bıraktım ve ona bir tokat attım.ama çok hafifti benim vuruşlarım.daha ağır bir şey lazımdı.bıçak.hemen yanımdaydı ve oldukça ağırdı.hiç düşünmeden aldım ve onun kafasına attım.evet düşündüğünüz şey oldu ve onun tam kafasına battı.kanlar çıkıyordu.çok çıkıyordu.ben de korkumdan hemen bıçağı yere atım koştum.sanırım hayatımın en hızlı koşuşuydu bu.baya uzaklaştıktan sonra durdum nefes almak için.napmıştım ben.sonra ellerimi dizlerimin üstüne koydum ve eğildim.başımı kaydırdığımda çok güçlü bir çığlık attım.çünkü tam karşımda bir Ada'm vardı.korkutucu gözüküyordu.bu...bu Adam kütüphane deki o yaşlı adam dı.hiç bir değişiklik yoktu aynıydı.

-bunu sana ödeticem çocuk.her şeyi gördüm.o... O benim kızımdı.bu yaptığını çok ağır ödeteceğim.

-bilerek yapmadım ki.benim suçum değil.hiçbir şey yapamazsın gibi birsürü laf söylemiştim.çok geç konuşmaya başlamıştım ve normal insanların ilk kelimeleri anne ya da baba falan olurken benim ilk kelimelerim bunlardı.ve kusursuz konuşuyordum.sonra bir anda kendimi evde buldum.hiçbir şey hatırlamıyordum.

Tekrar uyandığımda yine kumsal barış doğa ve o adamın yanındaydım.

-hani hiçbir şey yapamazdım.bak hayatını mahvettim.önce annen baban şimdi de sen yok olucaksın.

-kütüphane deki Adamın olayla ne alakasın var dedİm.

-ben kılık değiştiririm dedi ve o kütüphanedeki Adam oldu bi anda.sonra ekledi.gerçek halim bu.dedi.

Yazardan 

Herkes bu olanlardan sonra sıvıyı içti.ve hepsi Deniz in yaşadığı şeyler in aynısını yaşadılar.sonra Adam onlara 

-bu kadar yeter bu günlük herkes evine dedi ve kapı bir anda açıldı.kendilerini Nasıl dışarı attıklarını bilmiyorlardı.neden ben diye düşünüyordu herkes.fakat bilmiyorlardı ki onlar bu iş için seçilmiş hatta bu iş için yaratılmış kişilerdi.onlar da bunu acı bir şekilde öğrenip yeni hayatlarına er ya da geç alışacaklardı.fakat gerçekleri bilmek umduklarından uzun Zaman sonra başlarına gelecekti...

 Merhabaaa kuzularım.biliyorum yarın demiştim 2 gün geçti ama hastaneye gitmem gerekiyordu üzgünüm.yine de biraz  kötü de olsa bir bölümle karşınızdayım.bir sonraki bölümde görüşürüz...

Siyah melekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin