Kyungsoo sabah telefonunun sesi ile uyandığında olanları uyku sersemliği ile anlayamamıştı.
"Tanrım! Kyungsoo aç şu telefonu!"
Esmer olan diğer yataktan ona bağırdığında uyku sersemliğini açmış ve yatağından hızlıca kalkmıştı. Aniden kalkması sebebiyle başı kısa süreliğine dönmüştü. Hiç duraksamadan çantasını yerden almak için ilerlemişti çünkü diğer yataktan Kai'nin memnun olmayan homurtuları gelmeye devam ediyordu.
Çantasını açarak telefonunu eline aldı ve arayana bakmadan açtı.
"Kyungsoo yeni uyandım evde yoksun. Neredesin?"
Arayan kardeşi Kyungie'idi.
"Ah sana haber vermediğim için üzgünüm prensesim. Bugün gün boyu burada çalışacağım. Bir çalışan izin istemiş ve patron kalırsam saati için ücret vereceğini söyledi. Şimdi hazırlan ve kahvaltını yapıp okuluna git tamam mı?"
"Peki bir daha böyle olursa haber ver. Seni seviyorum abi."
"Ben de seni seviyorum."
Kyungsoo telefonu kulağından ayırdı ve kapatarak çantasına geri koydu. Diğerinin yatağına baktığında hareket etmediğinden dolayı uyuduğunu düşündü. Dağınık bırakarak gitmek istemediği için yatağı düzeltti. Çantasını yerden alarak tek omzuna astı. Kapıyı açmak üzere elini kapının kulpuna koyduğunda odada esmer olanın seni duyuldu.
"Kimi seviyorsun?"
Kyungsoo anlamayarak arkasını döndü. Kai'de yatağında oturuyordu.
"Yani az önceki telefon görüşmen de seni seviyorum dediğin kişi kimdi?"
Bunu sorarken yüzünde gerçekten tuhaf bir ifade vardı. Kyungsoo buna bir anlam veremedi.
"Hey o yüzündeki ifade de ne öyle?"
Kyungsoo gülerek sordu. Kai onun tam aksine ciddi görünüyordu.
"Kim olduğunu söyleyecek misin?"
Eğlenebilirdi değil mi?
"Bu seni ilgilendirmez. Hem neden soruyorsun ki?"
Kai'i sinir ile yorganını sıktı.
"Bir sebebi yok merak etmiştim. Nereye gidiyorsun?"
Kyungsoo omzundaki çantayı düzelterek kapıyı açtı.
"Evime gideceğim."
Kai yatağından kalkarak Kyungsoo'nun yanına geldi.
"Sana bir teklifim var. Önümüzde ki iki gün üyeler olmayacak. Bu süreçte benimle kalır mısın? Doğrusu tek başıma kalmaya korkuyorum."
Kyungsoo cevap verdi.
"Kabul. Yanlış bir hareketinde gerçekten giderim. Sadece sana acıdığım için kalıyorum. Bana dokunmak yok. Zaten benden iğrendiğini söylemiştin. Dokunacağını da düşünmüyorum."
Neden bu isteğini kabul etmişti ki? Kendisine o kadar laf eden ve aşağılayan bir insanın yanında kalmayı neden kabul etmişti? Kardeşine de güzel bir bahane bulması gerekiyordu.
Kai neşe ile konuşmaya başladı.
"Hadi o zaman aşağıya inerek kahvaltı için bir kaç şey hazırlayalım."
Kyungsoo hiç bir şey söylemeden çantasını aldığı yere geri koydu ve onu onayladığını göstererek aşağıya inmek için merdivenlere yöneldi.
Kai ise dün geceden beri yüzünden silemediği gülümsemesi ile onu takip etti.
______
"Kai kaseye yumurtanın kabuğu düştü!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Who Am I? BITCH
FanficBen kim miyim? Ben sadece EXO adında ki grubun gay üyelerinin ihtiyaçlarını gidermesine yardımcı olan bir sürtüğüm.