KÖREBE

Seninle Tanışmak İstiyorum

Angela CHARLA

     Evet; Basit, sıradan, geçen haftanın aynısı, tiksinç, mide bulandırıcı, lanet olası bir okul haftasına daha girmiş bulunuyorum. Küfür ederek üstümü değiştirdim, saçımı toplayamayı sevmediğim için açık bıraktım. Kaykayımı ve çantamı alıp aşağı indiğimde:

 

"Herkese günaydın. Geç kaldım, sizi seviyorum." Deyip çıktım evden. Erica kapının önünde bekliyordu. Okula gittik, ders başlayalı 15 dakika olmuştu. Erica:

 

"Ah, lanet olsun derse geç kaldık. Koşsana Angela kime diyorum?" Diye telaşlanıyordu.

 

"Sen git kaykay süreceğim biraz, ikinci derse girerim." Dedim. Erica okula girdi. Bende kaykayımla biraz etrafı turladım.

 

     Sıkılmıştım tek başıma. Sonradan bir banka bağdaş kurarak oturdum ve çevreye bakınıyordum. Sanırım yeni bir öğrenci gelmiş olmalı ki okul müdiresi bir çocuğa etrafı gösteriyordu, çok geçmeden içeri girdiler. Kimin umurunda? Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Şarkının bitmesiyle teneffüs zilinin çalması bir oldu. Erica, Lona ve Davis yanıma geldi.

 

"Yeni çocuk geldi bugün sınıfa. Herkes içine düşecek gibiydi. Havalı bir tip." Dedi Erica. Demek sabah gördüğüm çocuk bizim sınıfa gelmiş.

 

"Bir o kadar da bencil." Diye ekledi Davis.

 

"Ve şımarık." Dedi ardından Lona.

 

"Size veya bir başkasına bir şey mi dedi böyle diyorsunuz hakkında?" Diye sordum.

 

"Hayır, ama öyle olduğu çok belli ol-" Erica'nın sözünü kesip:

 

"Ön yargılı yaklaşmasanız?" Dedim.

 

"Tanıdığımız Angela'mız, bu kadar iyi olacak ne var?" Dedi Davis ve hepsi güldüler.

 

"Çok kötüsünüz." Deyip güldüm bende.

     Ders zili çalmıştı, herkes sınıfa çıktı. Ben uykuluydum biraz. Kafeteryaya inip kahve alıp sınıfa çıktım. Pat diye içeri girdim öğretmenin olmadığını düşünerek. Ve karşımda matematik hocamı görünce duraksadım.

 

"Çok özür dilerim efendim. Girebilir miyim?"

 

"Bunun için neden benden izin istiyorsun ki? Bir elinde kaykayın diğer elinde kahven. Diğer derste göremedik sizi. Geç hadi yerine, bu seferlik izin veriyorum." Dedi. Cam kenarı en arka sıraya doğru ilerlerken gözlerimi devirip taklidini yaptım ve sırama oturdum. Sınıf gülmüştü. Öğretmen sınıfa döndüğünde herkes susmuştu. Bir defter önüme açıp bir şeyler çizmeye başladım.

 

Austin BROCK

     Yeni bir okul, yeni bir hafta. Üstümü giyip bir kaç defter koyup çıktım. Okul 10 dakika uzaklıktaydı. Sigaramı yakıp, içerek gittim... Okuldan içeri girerken derin bir nefes aldım. Müdirenin yanına çıktım. Bana okulu gezdiriyordu. Sıkılmıştım yeni öğrenciye yapılan muameleden. Bahçede bir kız bankta oturuyor, yanında kaykayıyla beraber ve öğretmenler bir şey demiyor. Garip. Kaykay bende sürerdim o yüzden dikkatimi çekti.