KÖREBE

Kelebek

Angela CHARLA

     Sabah yine mutlu bir şekilde uyandım. Daha doğrusu kedim Ciklet minik patileriyle suratıma vurarak uyandırdı. Bu kediyi çok seviyorum. Üstümü değiştirip, elimi yıkayıp aşağıya indim. Herkes mutfaktaydı. Oturup biraz kahvaltı yaptıktan sonra herkesi teker teker öptüm. Annem şaşırmış olacak ki:

 

"Ne bu neşe Angela?" Diye sordu.

 

"Her zamanki halim anneciğim." Kaşlarını kaldırarak:

 

"Her zamanki halin daha çok içine kapanıktı, fazla agresiftin." Dedi.

 

"Şu an öyle miyim? Hayır. Okula gecikiyorum. Sizi çok seviyorum." Dedim sırıtarak.

 

     Lanet olsun! Bugün matematik sınavı vardı. Tamamen unutmuşum. Sınıfa girdik. Austin yoktu. Sınavı yeni hatırlayan tek ben değilmişim veya çalışmayan. Bir çok kişi telaşlıydı, kiminin umurunda bile değil. Erica zaten kopya çekeceği birisinin yanına oturmuştu. En arka sıradan Erica'ya küfür yağdırırken Austin içeri girdi. Selam verip yerine oturdu. Ben Erica'ya küfür etmeye devam ediyordum. Ardından Austin bana seslendi:

 

"Hey, Angela."

 

"Efendim?" Dedim.

 

"Çalıştın mı?" Diye sordu.

 

"Sınav aklıma daha demin geldi. Matematikten kalıyorum anlayacağın." Dediğimde yerinden kalkıp yanıma oturdu. Gözlerini tavana dikip hafiften gülümseyerek:

 

"Artık kalmıyorsun." Dedi. Güldüm.

 

"Senin matematiğin iyimi de böyle diyorsun?" Diye sordum.

 

"Tabii iyi. Aynı zamanda kopya yeteneğim de çok iyi." Dedi. Hoca o sırada geldi. Bir çırpıda kağıtları dağıttı. İsmimi yazdıktan sonra kağıt bana, ben kağıda bakmaya başladık. Austin'e baktığımda gayet hızlı bir şekilde çözüyordu. Neyse, yapabildiklerimi yapayım. Birden Austin kağıdımı elimin altından aldı ve kendi kağıdını bana verdi. Yüzüne baktığımda bana göz kırpıp soruları çözmeye başladı. Hoca fark etmemişti sanırsam diyecektim ki bu tarafa doğru hızlıca gelip Austin'le benim kağıdımı aldı.

 

"Hocam kağıtları alma sebebiniz ne?" Diye sordu Austin.

 

"Bilmemezlikten gelme, ahmak değilim ben Austin. Angela müdürün odasına. Hemen!" Aptal kadın. Bir daha sınıfta kalmamız için elinden gelen her şeyi yapar. Tam kalktım Austin öğretmene sesini yükselterek:

 

"Hocam kızın ne suçu var?" Dedi. Öğretmenin umurunda bile olmadı. Hızlı bir şekilde gittim müdürün odasına. Ardımdan matematik öğretmeni geldi ve müdüre tatlı bir dille konuşmaya başladı:

 

"Merhabalar. Bizim başbelası Angela yine iş başında. Arkadaşıyla kağıdını değiştirdi, yani kopya çekti. Bu da gözümden kaçmadı tabii. Bir kaç şey demek istersiniz diye getirdim odanıza..." Küfür etmemek için kendimi zor tuttum. Müdür söze başlamadan sert bir şekilde Austin odaya girdi. Kaşları çatık ve hızlı hızlı nefes alıp veriyordu.