Bölüm 25

39.8K 909 130
                                    

Harry şaşkınlıkla bana bakmaya devam ederken onun bu haline kıkırdamadan edemedim. "Ah, hadi ama Styles kendine gel." Yutkunup, gözlerimin içine bakmaya devam etti. "Sanırım buna-"

"Siktir Harry!" diye tısladım. "Benimle dalga mı geçiyorsun?" Bir kaç dakika önceki çocuk nereye gitmişti?

"Anastasia ben..ben gerildim sadece ne yapmam gerektiğini bilmiyorum ve-"

Çok fazla konuşuyordu. Bunu engelleyebileceğim tek yolsa, dudaklarımın onun dudaklarının üzerinde olmasıydı. Bende öyle yaptım. Bir süre öpüştük. Ardından geri çekilip ona baktım. "Sadece söylediklerimi yap. Anladın mı?" Başını hızla salladı. İtaatkarlarının olmasını isteyen çocuk, şuan kendisi olmuştu. Benim itaatkarım.

"Ellerini kalçama koy."

Derin bir nefes aldı. Ellerini ağır hareketlerle kalçama yerleştirdi. Ardından aldığı nefesi yavaşca bıraktı. Nefesi boynuma çarptığında, vücudumda oluşan karıncalanmalara bir anlığına engel olamadım. Neyse ki, o bunun farkında olamayacak kadar saftı.

Bende kollarımı onun boynuna doladım.

"Öp beni Styles."

O buna artık alışmış olmalıydı.

"Tamam." diye fısıldadı ve gözlerini kapatıp dudaklarını dudaklarımla buluşturdu. Alt dudağımı kendi dudaklarının arasına alıp emmeye başladığında, iyi gittiğini düşündüm. Benim saf bebeğim, artık değişiyordu.

O benim alt dudağımı, bende onun üst dudağıyla oyalanırken onu omuzlarından tutup yatağa yatırdım. Gözlerini hiç açmadan, beni öpmeye devam ediyordu. Eli bir dakika olsun kalçamı bırakmıyordu. Ona sürtündüm. Buna şaşırmış olacak ki, yeşil gözleri aniden açılmış ve ağzından bir iniltinin çıkmasına neden olmuştu. Dudaklarının üstüne kıkırdadım. "Ana." diye soludu. Cevap vermedim ve bir kez daha sürtündüm. Ağzı bir şekilde açılıp kapanıyordu.

"Hey, sakin ol." Bu aslında hiçbirşeydi. Ama o buna alışık olmadığı için bundan çok çabuk etkileniyordu. Bu da benim işime geliyordu.

Ellerim, Harry'nin başının iki yanında durup yataktan destek alıyordu. Saçlarım Harry'nin yüzünün üstüne düşüyordu. Bir elini kalçamdan çekip, saçlarımı kulağımın arkasına atmak için kullandı. "İyi misin?" diye sordum. Başıyla onayladı. Ve benim beklemediğim bir şekilde, kalçalarımı sıktı. Vay canına.

"Harry!" diyerek kaşlarımı çattım. O ise alt dudağını dişlerinin arasına alıp sırıtmaya başladı. Ona gözlerimi devirdim. Beni tamamiyle şoka sokan bir hareket yapıp, kalçama şaplak attı. Tanrım.

"Bana gözlerini devirme derken ciddiydim!"

Bana.şaplak.atmıştı.

Sırıttım. "Ah, unutmuşum Styles."

"Bir Christian Grey olmasamda Anastasia, seni gerçekten pataklarım."

Bu saniyeden sonra, bunu yapacağına gerçekten inanmıştım.

"Pekala." diyerek üzerinden doğruldum. Popomu, tam erkekliğinin üzerine yerleştirdiğimde o dolgun dudaklarının arasından ufak bir mırıltı kaçtı.

"Oraya oturmak zorunda mısın?"

Başımla onayladım. "Sevgilin gelip, bir anda tam buraya oturduğunda-" Bir kez hareket ettim. "Ne yapacaksın Styles?"

"Siktir Ana, bu çok-" Yüzünü elleriyle kapattı. Bu haline gülümseyip, ellerini çektim. Ardından tekrardan üzerine eğildim. "Bu çok ne Harry?"

Unexpected.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin