สิบ

3.4K 283 135
                                    

"One bad chapter doesen't mean your story is over."

Kötü bir bölüm hikaye bitti demek değildir.c

[Bölümün şarkıyla alakası yok sevdiğim için koydum lçxcmçzxmcldsö]

**
สิบ

"Yah! Byun Baekhyun! Bu ameliyata ben girmeliyim! Sen değil." Diye bağırıp koşarak koluna yapıştım.

"Hayır, hayır. Bu ameliyata ben giriyorum. Sen duruyorsun."

"Bu ameliyatı bana ver."

"Asla! Ama eğer istersen benim asistanım olarak girebilirsin. Ben kesinlikle baş doktor olarak gireceğim." Dediğinde kaşlarımı çattım.

"Bak, Bak, Bak! Ben profesör olma yolunda ilerleyen Jennie Kim'im benimle nasıl konuşursun? Deli herif!"

"Böyle." Dediğinde koluna bir tane vurdum.

"Sabrımı sınıyorsun Byun Baekhyun." Dedim keskin bir sesle. Sinirlendiğimi anlayan Baekhyun güldü. Bu çocuk beni neden bu kadar sinir etmeyi seviyordu?

"Sence umrumda mı?"

"Seni!" Diye bağırıp elimi kaldırdığım sırada kaçmayı başarmıştı. Bende peşinden koşarken, etrafta ki sakinler meraklı bir şekilde, koşuşturan bu iki deliyi izliyorlardı.
Baekhyun'un bir anda durmasıyla kafam onun sırtına çarptı. Ensesinden tutup konuştum.

"Seni serseri, benden nasıl kaçarsın? Zaten eninde sonunda seni yakalayacaktım!"

"Demek serseri ha?"

Profesörün sesini duyduğumda anında Baekhyun'u bırakıp önüme döndüm.

"P-profesörüm."

"Profesörüm ya. Nasıl bir doktor hastanede böylece çimenlerde koşuşturuyormuş, gibi koşar?"

"Özür dileriz." Deyip aynanda 90 derece eğildik. Bu sırada kolum tutulduğunda  tutan kişiye baktım. Jung Woo'ydu. Aynı anda Baekhyun'un da kolunu tutmuştu.

"Onlar bana lazım efendim." Deyip profesörün önünde 90 derece eğildi ve hızlıca bahçeye doğru yürümeye başladı. Bu sırada kolumuzu tuttuğu için bizde yürüyorduk.

"Bu 2 oldu! Size son uyarım! Bir dahakine hiç bir ameliyata giremezsiniz ona göre!" Diye arkamızdan bağıran profesöre Baekhyun cevap olarak "Okey!" Diye bağırdı. Bahçeye çıktığımızda Jung Woo ikimizinde hala tuttuğu kollarımızı bıraktı.

"Baekhyun sen gidebilirsin. Benim Jennie ile konuşacaklarım var."  Dediğinde Baekhyun bir süre şüpheyle ona bakmış ardından bana bakmıştı. Ona gitmesini işaret ettiğimde kafasını salladı ve hastanenin içine girdi.

"Çardakların olduğu yere gidelim mi?" Dediğinde kafamı salladım. Hastanenin en sevdiğim yerlerinden biriydi.

Bir çardağa geçip oturduğumuzda söyleyeceklerini toparlarmış gibi derin bir nefes aldı.

"Ne diyecektin?" Dediğimde heyecanla bana baktı. Gözlerinin içi parlıyordu. Ve aklıma gelen şeyi söyleyecek olması beni korkutuyordu. Onu sevmiyordum, ve eğer reddetersem onun için üzülecektim. Ama üzülmesin diye kabul edersem eğer, bu bencillik olurdu. Ve onun duygularıyla oynamış olurdum. Mecburen onu yumuşak bir dille reddetmeliydim.

doctor ❆ yoonnieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin