ยี่สิบสี่

2.9K 254 178
                                    

"I'dont hold grudges. I remember facts."❄
《Ben kin beslemem, sadece gerçekleri hatırlarım.》

Medya; Jennie Su ve kankası Baek Su kfkdmsdndgsdhehgjgnkf

*

"Jennie? İnekler neden uçamaz biliyor musun?"

"Çünkü kanatları yoktur."

"Hadi ya, nasıl bildin? Çok zor bir soru sorduğumu düşünüyordum oysa ki."

Baekhyun'un dediği şey üzerie suratına dikkatlice baktım.

Gayet ciddiydi.

"Kafayı yeme oranın?"

"Yüzde 50?" Kafami sağa sola salladım.

"Daha fazla." Dediğimde omuz silkti.

"Bugün yemek var. Pahalı bir restoranta gidiyormuşuz."

"Vay be, gözün pahalı restorant görecek Baekhyun."

"Ben her zaman pahalı restorantlarda takılırım." Dediğinde güldüm.

"Kimler gelir acaba?"

"Bizim hastaneden kişiler, ve şirketten kişiler de gelecekmiş. Yani yarın neredeyse bütün Min Holding burada." dediğinde kafamı omuz silktim.

"Şirkettekiler neden geliyormuş ki?"

"Yoongi değil mi, istediğini yapar. Hem bak bir sürü kız olacak güzel giyin de Yoongi'yi tavla." Dediğinde kafasına vurdum. Dışardayken söylenir miydi bu?

"Hastaneden biri duysaydı sen görürdün o zaman!"

"Doğru lan. Şimdi biri duyar da, gerçekten sevgili olmadığınızı anlarlar." Dediğinde gözlerimi devirdim. Ve arabaya bindim. O da sürücü koltuğuna geçerken, arabayı çalıştırdı.

Eve giderken, bir süre sohbet ettikten sonra markete girip bir şeyler aldıktan sonra tekrar arabaya binmiştik. Eve geldiğimizde marketten aldığımız şeylerin olduğu poşetleri alıp eve girdik. Her şeyi yerleştirdikten sonra kendinizi koltuklara attık üçümüz de.

"Hadi hazırlanmaya başlamıyor musunuz siz?"

Ji Woo'nun konuşması üzerine saate baktım. Yemek 8'deyi ve saat 7 olmuştu. Aceleyle ayağa kalktım.

"Ya ben daha ne giyeceğimi ayarlamadım! Koş Ji Woo koş!" Deyip odama koşmaya başladığımda hızlıca peşimden gelmeye başladı. Baekhyun da odada yalnız kalmamak için peşimizden gelmişti. Dolabımı hızlıca aralayıp elbiselerime göz atmaya başladım. Ji Woo yanıma gelip kırmızı elbisemi eline aldı.

"Bu nasıl?"

"Bu yemek için iddialı."

"Peki ya bu?"

"Bu yemek için fazla."

"Şu beyaz elbise nasıl?"

"Gelinlik mi giyiyorum yahu?"

"Ah! Bu nasıl peki?"

"Bune be? Kim koymuş bunu dolabıma?"

Ji Woo gözlerini bıkkınlıkla devirdi. Bu sırada yatağımda telefonuyla oyun oynayan Baekhyun araya girmişti.

"Hiç bir elbiseyi beğenmedin. Çıplak gitmeyi planlıyorsun sanırım?"

"Ji Woo bir de senin dolabına gidelim." Deyip koşarak odadan çıktığımda Baekhyun'un "Bir saat kıyafet seçimine gidiyor!" Deyip küfür edişini duymuştum. İkisi de peşimden geldiğinde dolabı açtım. Gözüme çarpan ince siyah askılı elbiseyi gördüğümde elime aldım. Ne abartılıydı, ne de çok sade, kısaydı ama fazla değildi. Tam istediğim gibiydi, çok güzel ve zarif duruyordu. Giyildiğinde ise bu muhteşem şeyin nasıl duracağını merak ediyordum. Sanki çok narin bir şeye dokunuyormuşcasına dokunurken, Baekhyun'un bana garip garip baktığını hissedebiliyordum.

doctor ❆ yoonnieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin