Bolum 5

392 20 4
                                    

Hemen yeni bölümü yazmak geldi içimden,tabi birde birtanem isteyince de duramadım. Okuyan ve beğenen herkese teşekkürler...

Şehre varır varmaz kralın yanına gittim olanları anlatmak için.Kale kapıları açıldı ve ardından kralın odasına gittim bir gardiyan eşliğinde.Daha önce adını hiç duymadığım "Plan Odası" adlı bi' odada oturuyordu.Duvarda büyük bir harita vardı bulunduğumuz bölgenin.Kılıçlar,bıçaklar,yaylar vardı hep etrafta.Birde tabii ki bir masanın üstünü tamamen kaplamış kağıt ve mürekkepler.

Yanına geldim,beni selamladı.Durumu anlatmaya başladım hemen.

Başım eğikti ve karşısında hızlı nefes alıyordum.Şaşırdı.

"Ne oldu Raymeth,anlatır mısın ?" Gözlerini kısıp bakışlarını bana dikti.

Kafamı yavaşça kaldırdım ve ağzımdan yavaşça şu kelimeler çıktı, "Savaşa hazırlanıyorlar efendim..."

Büyük bir sessizlik oldu.Derin bir nefes aldı ve başını arkaya attı yavaşça.Ellerini arkasında birleştirdi ve masasına doğru gitti,ellerini masanın üzerine koydu.Konuşmaya devam ettim.

"Bu hafta içinde saldırıya başlayacaklarmış,muhtemelen Pazar günü.Büyük birliklerle geleceklermiş,köklerini kazıyacağız diyorlardı.Çoğunlukla okçu destekli saldıracaklarmış.

Başını arkasına çevirip bana baktı,"Öyleyse bizde hazırlanıyoruz Raymeth..."

Kafamı aşağı yukarı salladım ve yanına gittim."Ne yapacağız efendim ?"

"Yarın öğle zamanlarında kılıç talimcin Jerevia ile yanıma gel.Hazırlıklara başlamamız gerekiyor."

"Tabii efendim." başımı salladım.

"Şimdi gidebilirsin Jerevia,teşekkürler bilgi için.

Hafif telaşlıydım çünkü belgeleri sormamıştı bana.Tam kapıdan çıkacaktım ki jetonu düşmüştü.

"Belgeler,Raymeth ?" sağ kaşını kaldırdı.

"Alamadım efendim.Onları almak bir intihar görevi olabilirdi..."

Hiçbir şey demeyerek başını salladı ve arkasına döndü,sandalyesini çekip oturdu.Bende evimin yolunu tuttum.Eve vardığımda yatağımda uzandım biraz ve akşama kadar kestirdim.

Akşam olmuştu.Üzerime beyaz tuniğimi alıp altıma kadife pantolonumu giyip dışarı dolaşmaya çıktım.Dışarıda pek kımse yoktu,evlerınde olmalıydı herkes.Meşaleler yanıyordu hep bina başlarında.Etrafta biraz yürüdükten sonra hana uğrayayım dedim içimden,yolunu tuttum.Girdiğimde büyük bir gürültü ve şenlikle karşılaştım.Müzikler,içkiler,dans eden kızlar...Etrafa biraz bakındıktan sonra Jerevia'yı bir masada içki içerken gördüm,yanında iki tane kız vardı.Yanına doğru yürüdüm ve kendime bir sandalye çektim.

"Heey Raymeth ! Hangi rüzgar attı seni buralara ?" Kahkaha atıp kucakladı beni.Sanırsam hafif sarhoştu.

"Yapacak bir şeyim yoktu hava almaya çıktım öyle,buraya geldim sonrada." Masada duran büyük bir bardak birayı bana doğru ittirdi.

"Seni çağıracaktım ama unuttum bir an üzgünüm." gülüyordu yine,daha fazla sarhoş olmasa bari...

"Peh,sorun değil."

Bardaktaki birayı yudumlamaya başladım,etrafa bakınıyordum halen.Kızlar heryerdeydi,özellikle dans edenler...İleri baktığımda gözüme Amelia'yı kestirdim.Bir erkeğin kucağına oturmuş birasını yudumluyordu oda.Hafif kıkırdadım ve Jerevia'ya döndüm.

"Sana anlatmam gereken çok önemli bir şey var."

Elini kulağına götürdü ve bana yaklaştı."Seni duyamıyorum !"

Gölgelerin İçindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin