MAGAZINE /(yoonkook)

III

Jimin

Tae ve ben tavşan olmalıymışız. Sanırım üstümden inmiycek çünkü nerde sessiz sedasız bir köşe var kendimi onunla sevişirken buluyorum. Şu aşk insana 3 saniyede gelir olayının başıma gelebileceğine asla inanmamıştım taki taehyung'u görene kadar.

Sanki hep hayatımdaydı ve biz bir süredir ayrıydık ve şimdi yeniden bir aradaydık. Tüm bu saniye aralık vermeden sevişmelerimizde birbirimizden uzak kaldığımız anların acısını çıkarıyorduk.

Dün geceden beri ya birbirimizi öpüyor ya sevişiyor ya da konuşuyorduk. Uyumayı resmen unutmuştuk ve kalçam artık acıdan uyuşmuş gibiydi. Tae sabah yataktan kalkamıycağımı anladığında gülümsemiş ve beni kucağına alıp mutfağa götürmüştü. Oturduğum yerden jungkook a bakıyordum ki merdivendeki kıvranarak attığı adımlardan sonra koşarak aşağı indiğini ve çığlık attığını görmüştüm.
Oldukça komikti ve namjoon hyungtan utanmış olucak ki yalan söylemişti.

Jungkook hep icine kapanıktı. Bir şekilde kendini ve hislerini sadece tuale yansıtıyordu. Asla içinden geldiği gibi davranmazdi fakat dün gece farklıydı. Yoongiyi süzmesinden anlamıştım onu istediğini eğer müdahale etmeseydim büyük ihtimalle o aptal otel odasında pinekletmişti ikimizide.

Jungkookla dalga gectikten sonra kahvaltı masasına gelmiş ve yemeklerin muhteşem ahengine kendimizi kaptırmıştık ki yoongiyle ilgili bir haber tae nin telefonuna gelmiş tae sessizce haberi okumuş ve gergince dudağını ısırmıştı. Bana döndüğünde ona baktığımı fark etmiş ve eğilip dudaklarıma bir öpücük kondurmuştu.

Daha neler olduğunu soramadan yoongi hızla aşağı inmiş, jinle namjoona öpücük atip tae'ye göz kırpmış ve kook a bakmadan gitmişti. Bir anda gerilen jungkook a dönücekken taenin ağzıma sokuşturduğu pankeklerden boğulmamaya çalışıyordumki jin hyung akşamki festivalden bahsetmişti.

Okula başladığımız yıldan beri gerçekleşen festival gezisine son senemizde gelebildiğimiz için mutluydum ve herşeyi görmek istiyordum ki jungkook otele dönmekten bahsediyordu. Bu çocuğu boğabilirmiyim, saçma sapan davranarak tatilimi mahvedicek resmen.

Jin hyung un telefonda yoongiye kooktan bahsettiğini anladığımda gülümsemiştim. Jin hyung telefonu kook a uzatıp onun konuşmasını sağladığında akşam festivale gidiceğimiz kesinleşmişti. Hep birlikte kookie ye saldırmış ve kocaman sarılmıştık artık gerçek tatile geçebiliriz.

"Jiminie~ biraz benimle bahçeye gelirmisin?" Hıh başlıyoruz yine kook ve saçma endişeleri.

"Efendim kookie buraya kadar peşinden birşey söylemeden sürükledin artık konuşsan iyi olur"

"Şey ben ve yoongi yani biz.. Bak biz dün gece şey oldu..."

"Seviştiniz."

"Yaa! Öyle söyleme."

"Ne diyim kookie hmm? Yiğiştiniz mi?"

"Yaaa!"

"Jungkook neden bakire kızlar gibi davranıyorsun?"

"Zaten öyleydim gerizekalı. Yani kız tarafı hariç."

" Ne? Saçmalama jungkook birçok kızla yattın hatta erkekle.Tanrım senin pasif olarak minhyuk la da yattığını saniyordum."

" Hayır onun bana dokunmasına izin vermedim ve oyüzden beni aldattı aaa tabi ben sana bunu anlattığımda sen şu shin denen çocukla yatmakla meşgul olduğundan hiç beni dinlemedin demi gerizekalı"

"hahahha." Gülerken tae'nin bahçedeki salıncağa oturup bizi izlemeye başladığını görmüştüm.

"Tanrım jimin şuan bişeyler söylemeye çalışıyorum ve yine dinlemiyorsun. Yoongiyle yattık evet ve sabah bana 'beni eskiden beri tanıyormuş gibi hissetiğini' söyledi. Sonra sende gördün uzaktı ama telefonda beni bulmuşken kaybetmeyeceğini söyledi off çok karışığım şuan."