X

555 46 58
                                    

4 Ay sonra

"Jungkook buraya bak tam bana. Iste böyle bebeğim devam et biraz daha ateşli bakmanı istiyorum, asi ve ateşli"

Bir süredir nefes alamadığım çekimlerden yorulduğumu hissediyorum artık. Peşimdeki gazeteciler ve zengin is adamlarının garip tekliflerinden dolayı yorgundum aslında. Geri kalan herşey rüya gibiydi. Bir tek şey dışında yoongi hala koreye dönmemişti. Jin hyung hallediceğini ve sabretmem gerektiğini söylesede arada bir hala haberlerimiz yayınlanıyordu. Bunun jin hyungun isi olduğunu biliyordum. Bir nevi viral haberi unutturmama politikasıydı.

"Jiyong artık yetmez mi yoruldum."

"Tamam bebeğim zaten yeterince çektik. A bu arada akşam ki partiye geliyorsun değilmi?"

"Bu parti neden bukadar önemli anlamıyorum."

"Çünkü Paristen hatta Londra dan ünlü modacılar gelicek ve tüm dünya basını"

"Anladım.. Tamam gelirim." bıkkınlıkla söylediğim şeye gülümseyip yanağımı öpen jiyongun gülümse diyen sessiz dudaklarına baka kalmıştım. Birileri fotoğrafımızı çekiyordu kesin. Şuh bir kahkaha atıp kendimi zorlarken jiyong halime gülmüştü.

"Artık eve gitmek istiyorum."

"Tamam makineyi yanıma alıcam zaten seungri sen fotoğrafları hallet sorun olmamasına dikkat et ve gece bendesin" benimle haberleri yapılsa da asistanıyla aralarındaki şey garipti. Yani bir ilişkileri vardı ama asla açıklamama kararı almış gibi davranıyorlardı. Bu belki birazda benim yüzümden bu hale gelmişti. Seungrinin beni kıskandığını fark ediyordum. Her zaman değil ama kamera karşısında jiyongun koluna giriyor, elini tutuyor hatta kafamız iyise öpüşüyorduk. Bu herkesin kaldırabileceği birsey değildi ve seungri bunun acısını çıkarmayı bekliyor gibiydi.

Jiyongun bana seslenmesiyle seungrinin olduğu tarafa dalan gözlerimi çekmiş ve onu takip edip arabaya binmiştim. Jin hyungun evine geldiğimizde beni bırakıp kendi evine gitmişti jiyong.

"Ben geldiiim." Seslendiğimde salona doğru ilerlemiş ve içeride salatalık maskesi yapmış iki kaktüs bulmuştum.

"Junkook şöyle geç otur ve anlat. Jiyongla çekim nasıl gitti? Bu arada jongin yukarda elbiselerini hazırlıyor. Bu akşam mükemmel olmalı çünkü namjoon ve tae buraya geliyor."

Duyduğum şeyle heycanlanmıştım. Eğer onlar geliyorsa yoongi de gelirdi.

"Peki yoongi?"

"O bu akşama yetişemiycek malesef zatende böyle partileri sevmez carşamba günü gelicek"

"Daha 4 gün var" bıkkınlıkla söylemiştim.

"Hey hey hey dört gün sonra onunla burda yaşayabilirsin çünkü jin hyung biraz işleri karıştırmış olabilir." Jiminin sözleri beynimde şok dalgası yaratmıştı resmen algılama sorunu yaşıyordum.

"Nasıl yani? Burda yoongi ve ben ama evine gidebilir yada ev tutabilir neden bu ev?"

"Algıda sıçıcısın demi? Hiç bişey öğrenemedin demi benden kook? Jimin yaşlandığımı hissediyorum bu çocuk beni buruş buruş bi dedeye çevirdi. Namjoon bana en küçük kötü şey söylerse boğarım bunu" jimin jin hyungu sakinleştirirken gözlerimi devirmiş ve üzerine bir yastık yemiştim.

"Gerizekalı evladım yoongi burda kıçının dibinde sana ulaşamıycakki delircek. Hem keyfinden gelmiyor babası tüm kartlarına el koyup para musluğunu kapadığı ve evden kovduğu için geliyor."

"Ama namjoon hyung ve tae?"

"Namjoon benim kocam tabiki yanıma gelicek 4 aydır sadece telefonda görüştük. Tanrım sabaha kadar onu telekız gibi telefonda rahatlattım ben. Tae zaten jimin için geliyor. Babasını ikna etmiş sonunda"

MAGAZINE /(yoonkook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin