Sabah alarmın sesiyle uyandım daha doğrusu zorunda kaldım ilk ders matematik sınavı vardı ve ben bütün gece uyuyamamıştım gerçi sınav olmasada uyuyamazdım.
Dün Jungkook bana bir izin kâğıdı yazıp dinlenmem için eve göndermişti ama ben o gelene kadar gözümü dahi kırpmamıştım. Bu iş nereye gidiyor bilmiyordum bir şekilde bizi yakalıyorlardı bütün özel hayatımız mahvolmuştu. En azından okullar kapanana kadar bir şeyler çakmamaları gerekiyordu. Üniversiteye geçince taşınacaktık. Sadece birkaç ay sabretmeliydik ama öğrenirlerse ben okuldan Jungkook ise işinden olurdu...bunu gerçekten istemiyordum zaten bir hafta sonra ikinci evlilik yıldönümü'müzü kutlayacaktık ve iki hafta sonra reşit oluyordum.
"Ne düşünüyorsun hayatım?" Jungkook'un sesiyle ona döndüm.
"Bu olaylardan nasıl kurtulacağımızı..." Jungkook sıkıntılı bir nefes verip yattığı yerden doğruldu ve saçlarını karıştırdı.
"Bunları düşünme Yun. Ben çaresine bakacağım sen sadece derslerine odaklanmalısın zaten sadece iki tane sınavın kaldı..." Jungkook'un bu halleri beni deli ediyordu. Böyle olaylarda bile sadece derslerine odaklan başka şeyler düşünme diyordu.
"Jungkook...şaka mısın sen...?" Jungkook sıkıntılı bir nefes verdi.
"Sana yalan söylemeyeceğim Yun. Müdüre olan biteni anlattım"
"NE? NASIL YAPARSIN BUNU..?"
"Zaten evli olduğumuzu biliyormuş Yun...ikimizin de sistemde bütün bilgilerimiz var. Sadece uyardı aldım . Az kalsın disiplin cezası alıyordun çok dil döktüm o yüzden eve geç geldim." Inanamıyorum demek biliyormuş ha...? Tanrım o müdürü öpeceğim bildiği halde bozuntuya vermemiş.
"Kendini çok yorma bu konuda...dediğim gibi ben ilgileniyorum. Sen ders çalışıyorsun ve evlilik yıldönümümüz yaklaşıyor küçük bir tatil ayarlayacağım iki ve ya üç gün...daha fazla devamsızlık yapmamalısın anladın mı beni..?
"Of Course teacher"diye çığlık atıp Jungkook'un üstüne atlamıştım Tanrım...tatile gidiyorduk çok mutluyum.
"Tamam bebeğim öleceğim şimdi" dedikten sonra bana sıkıca sarılmıştı. Bu adam tamamen tersti.
"Hadi şimdi kalk...sınavına ben giriyorum hepsinde olduğu gibi ve doğru düzgün çalışmadığını biliyorum minnoşum" Jungkook'un üstünden kalkıp tuhaf tuhaf bakmaya başladım. Minnoş...?
"Minnoş mu? Daha neler " diyip göz devirdim Jungkook yataktan kalkmış banyoya doğru ilerliyordu bir yandan da bana gülüyordu.
"Boyun 1.52 Yun bence tartışmayalım" diyerek kahkaha atmaya başladı boyumun kısalığıyla hep dalga geçiyordu orangutan.
"Neden hala orada dikiliyorsun karıcım gidip hazırlan kahvaltı falan yap...hadi." Banyodan bana bağırmaya başlayınca gözlerimi devirerek mutfağa doğru ilerledim ve kahvaltı hazırlamaya başladım zaten Jungkook'da işlerini bitirmiş yanıma gelip bana yardım ediyordu.
"Hayatım...?" Jungkook seslenince ona kaçamak bir bakış attım ve geri işime döndüm...sahi bu sosis niye pişince kıvrılıyordu?
"Hmm?"
"Tatile nereye gidelim? Kore'den uzaklaşmak istiyorum. Kimsenin bizi tanımadığı bir yere gidip evliliğimizin tadını çıkaralım. Normal evli bir çift olalım. Ne dersin?" Lafını bitirince hayretle ona dönüp boynuna atlamıştım vakit kaybetmeden Jungkook'da kollarını bedenime dolamıştı.
"Teşekkür ederim kocacım" diyip daha sıkı sarıldım.
"Teşekkür etmene gerek yok birtanem bunların hepsini mutlu ol, mutlu olalım diye yapıyorum ciddi anlamda buna ihtiyacımız var evleneli hiçbir şey yapamıyoruz. Ne birlikte bir yere gidebiliyoruz ya da dışarda çift gibi gezebiliyoruz. Bence bu tatili dibine kadar hak ettik...hem mezun olunca uzun bir tatil yapacağız." Saçlarıma minik minik öpücükler kondurmuştu ama okula geç kalacaktık. Hızlıca Jungkook'dan ayrılıp yatak odasına gittim ve hızlıca dişlerimi fırçalayıp formamı giymeye başladım. Yine kahvaltı yapmaya çok vaktim yoktu. Birden odaya Jungkook girmiş o da benim gibi hızlıca takım elbisesini giymeye başladı. Ben üstümü giymeyi bitirmiş acele acele telefon ve çantamı almış kapıya doğru hızlı adımlarla yürümüştüm. Jungkook hemen arkamdaydı. Ben ayakkabımı giyerken o da arabanın anahtarını cüzdanını ve telefonunu almış sonun da ayakkabısını giydiğinde evden çıkmıştık.
••••
Jungkook♥
"Çocuklar bir kere de ikiletmeden şu sınav kâğıtlarını verin artık." Sıkıntıyla nefes verip kâğıtlarını toplamaya başladım cidden her sınavda aynı şeyleri yaşıyordum getirin dedikçe inatla getirmiyorlardı ikinci bir emre kadar.
"Ama hocaaağm~ sınav çok zor beş dakika daha lütfeeğn~" Gözlerimi devirerek kâğıtları toplama işim bitmişti Tanrım gözlerim ağrıdı...
Masama geçip sınav kâğıtlarına saymaya başladım matematik sınavıydı sonuçta. Kapı tıklatılınca kapıya doğru döndüm ve 'gir' dedim. Içeri giren çocukla sinirlerim tepeme çıkmıştı.
"Hocam izninizle Jeon Yun'u istiyorum.." Yun'a baktığımda benim gibi kaşlarını çatmış ve
sinirle bakıyordu. Uzun bir süre benden ses çıkmayınca içeri girmiş ve Yun'un elinden tutarak çekiştirmeye başlamıştı.
Lanet olsun neden öğretmendim ben ve neden öğrenci dövemiyorduk?
Hızla yerimden kalkıp Yun'un elini kuratarıp arkama almıştım. Ne hakla karımı çekiştirirdi.
"Hocam çekilin şurdan Yun'la konuşmak istiyorum..." dediğinde ellerimi yumruk yaptım iyi bir dayak yemesi gerekiyordu ama işte vuramıyordum.
"Yun sen onunla konuşmak istiyor musun...?" Yun çekinerek başını 'hayır' anlamında salladı. Bütün sınıf bizi dikkatle izliyordu bu hareketimden dolayı ağızlarına bir laf daha vermiş oldum.
"Ne o hocam karınızın başka bir erkekle takılması zorunuza mı gidiyor...?" Dediğin sinirden tırnaklarımı derime geçirdim. Bu çocuğu kolay bırakmayacaktım.
"Kim DongWan disipline gidiyorsun..."
Nasıldı yeni bölüm? Bir daha söylüyorum soru sorun bana ksnsjbsjsbzjks yazarı tanıyı bölümü için gerekli idndhbdjzj
Hem bol bol vote hemde yorum istiyorum çebal lsnxhjsjsns
Aklıma birden oppa çebal geldi jksnsjsbzjsn
Aslında çocuğun ismini söylemeyecektim ama sonra okurlarım azıma bırakır dedim sjnsjzbzjzbsjsm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my husband is a teacher || jjk
Fanfiction*DEVAM ETMEYECEK* Gizlice Jungkook'un çalışma odasına giriyordum ama çok sessiz olmalıydım ve sınav sorularını almalıydım. "Hayatım?" Duyduğum sesle yavaşca arkamı dönüyorum. "Aha-ah kocacım sen uyumuyor muydun?" "Sınav haftasında odamda ne yaptığı...
