my husband is a teacher || jjk

°32°

YUN

"Yun boşanmak istemediğine emin misin?" Junghyun oppa sabahtan beri aynı soruyu soruyordu ve evet dememe rağmen düşünüyorum 1 ay olmuştu onu görmeyeli.

Bir tarafım sevgilisiyle mutlu olsun boşan diyor.

Diğer tarafım ise o benim kocam ve hala onu seviyorum boşanmak istemiyorum diyordu.

Kafam allak bullak olmuştu artık ağlamaktan zayıf düşmüştüm kilo vermiş daha da çökmüştüm. Jungkook'un bunu yapacağını düşünmezdim umarım bana gerçekleri söylerdi.

Affedecektim onu.

"Oppa ben...tamam boşanacağım" Dediklerimi unutun sevmek başka gurur başka.

1 ay boyunca arayıp sormamış sevgilisiyle gezmiş tozmuş ben hala onu affetmekten bahsediyorum. Aralarından çekilecektim tamamen.

Keşke abimi dinleyip o gün gitseydim onunla en azından kalbim bu kadar kırılmazdı...

Jungkook

"Aşkım birlikte yatsak olmaz mı hem belki yaramazlık yaparız hm?" Ah Tanrım bu kızı başıma ne diye musallat ettiysem, sümük gibi yapıştı gitmiyor. Ne zaman ayrılmaktan söz etsem yine yılışıp itici şeyler yapıyordu.

Yatakta doğrulur pozisyona gelip elinde yastığıyla duran  Minji noonaya baktım.

"Noona sana koltukta yatmanı söylemiştim istemiyorum seninle yatmak falan..." oflayıp tekrar yorganı üstüme örttüm, ağlamak istiyordum.

Birden penisimde sert bir baskı hissettim. Bu sümüklükten sürtüğe yükselmişti artık.

Birden ayağa kalkmamla Minjinin cırlayarak yere düşmesi bir olmuştu. O daha ne olduğunu anlamadan kolundan tutmuş kapıya doğru sürüklemiş ve dışarı atmıştım.

"A-ama aşkım noldu?" Sinirle nefesimi dışarı verdim.

"Bana bir daha böyle hitap etme. Bitti tamam mı? Beni arayıp sorma da istemiyorum seni artık" diyip kapıyı suratına kapattım. Uyumaya ihtiyacım vardı, odama çıkıp uyuyacağım sırada kapı zili çaldı.

Bu sefer çok fena yapacaktım onu.

"NE VA- a-ah üzgünüm ne için gelmiştiniz" kargocu gelmişti.

"Jeon Jungkook siz misiniz?" Başımı evet anlamında salladım.

"Bu size bay Jeon lütfen şurayı imzalayın" gösterdiği yerleri imzalayıp kalemi ona geri verdim.

"İyi günler efendim" diyip gitti ne bu acaba?

Zarf gelmişti.

Tanrım ne olur Yun'un hamilelik sonucu olsun...

Zarfı yırtarak açtım ama gülen yüzüm bir anda solmuştu.

Boşanma Dilekcesi

Tanrım.. ben ne bok yiyeceğim şimdi.

Ayakta durmakta zorlanınca koltuğa oturdum, burnum sızlamaya başlamıştı.

Kendimden geçmiştim neden kalbim bu kadar sıkışıyordu?

Yun'un beni sevdiğini sanıyordum ne olursa olsun beni sevdiğini sanıyordum. Aptal Jungkook sen karını aldattın birde seviyor diyorsun.

Haklıydı boşanmak istemesinde fakat ben boşanmayacaktım işte ne olursa olsun doldurmayacaktım o dilekceyi.

Mutfağa gidip dolaptan içki çıkardım bu aralar fazla içiyordum, sebeplerim vardı. Yunu arayamıyordum yüzüm yoktu en son AVM'de görmüştüm onu.

İçkimi alıp koltuğa oturdum kafa bulacaktım ve Yun'un kapısına dayanacaktım. İstifa etmiştim ne işim ne de param vardı. Bu konudada aptallık etmiştim.

Her yaptığım hareket aptallık doluydu. Aptal bir hayvandım. (Sizde sövebilirsiniz)

Telefon sesi evde yankılandığın da durdum çünkü bu benim telefon sesim değildi. Sesin geldiği yöne doğru yürüdüm bu Minji'nin telefonuydu.

Sevgilim arıyor...

Sevgilim ha? Komikmiş bu kadın yüzünden Yunla aramı bozduğuma inanamıyorum aptalım.

Aramayı cevapladım görelim bakalım kimmiş bu ahmak.

"Hey Minji, Jungkook'u ayartabildin mi ? Planımız iyi ilerliyor Yun gururlu demiştim sana Jungkook'dan boşanmak istiyor. Jungkook'u az da olsa tanırım ilk başta istemese bile sen onu ikna edeceksin ve onunla birlikte olmaya bak hamile bırakacağım seni sonra sahte rapor ve çıkmaz yol. Bitireceğim onları. Minji neden konuşmuyorsun özledim seni Jungkook mu yanın da? Minji? Minji? Minj-"

Hiçbir şey demeden telefonu kapattım demek öyle ha ?

Pekala...

Bitireceğim seni Seo Yul.

Bol bol yorum istiyorum :")))