°21°

4.7K 301 46
                                    


Jungkook'un dediği her şeyi yapmış Junghyun oppa'nın gelmesini bekliyordum, polisler gelince çok korkmuştum ama neden geldiklerini söylediklerinde daha fazla korkmuştum fakat belli etseydim Jungkook'da üzürdü.

Ona güveniyordum, çocukluktan itibaren hemde. Beraber büyümüştük onu tanıyordum. Bu zamana kadar yanına dişi sinek dahi yaklaştırmamış hatta evlendikten sonra 'bayan' olan yerlere çok acil bir işi olsa dahi zar zor girer olmuştu...aslında bu hoşuma gitmiyor değildi, kocam bana fazla sadıktı.

Telefonumun çalmasıyla, telefonumu cebimden çıkardım. Jung Hyun oppa arıyordu...aramayı onaylayıp kulağıma götürdüm.

"Efendim Jung Hyun oppa?"

"Prensesim geldim ben aşağıdayım, dikkatli bir şekilde gel bakalım"

"Tamam oppa geliyorum şimdi" diyip aramayı sonlandırdım. Montumu ve spor ayakkabımı yavaşça giymeye başladım ayağım acıyordu...

En sonunda evden çıkıp asansörün gelmesini bekledim. Gözümü çaprazımızda ki kapıya diktim, nefret ediyordum bu kadından zaten taşınacaktık ama taşınmadan bu kadını öldürmezsem iyiydi.

Asansör gelince sıfırıncı kata bastım, çok gergindim ve kendimi bu aralar fazla strese giriyordum bu yüzden sağlık açısından sıkıntı yaşıyordum.

Yemek yiyemiyor, mideme kramplar giriyor ve saçım fazlaca dökülüyordu ama şansa bakın ki hiçbir zaman huzurlu olamıyordum.

Asansörün kapısı açıldığında ayağımın yettiği kadar hızlı olmaya çalıştım. Jungkook'u çok fazla yanlız bırakmak istemiyordum.

Jung Hyun oppa'nın arabasını tam kapının önünde görünce gülümsedim Jung Hyun oppa'da aynı Jungkook gibiydi beni kıskanır ve severdi bende onu çok seviyordum Yul oppamdan ayırmıyordum onu.

Arabanın kapısını açtığımda Jung Hyun oppaya sıkıca sarılmıştım o da sarılışıma karşılık vermişti.

"Seni çok özlemişim Jung Hyun oppa, uzun zamandır görüşmüyorduk" dedim ayrılırken.

"Bende seni  çok özlemişim prenses ama bilirsin ben yoğun bir adamım" diyip göz kırpmıştı bir yandan da arabayı çalıştırmıştı.

"Ya ya ne demezsin tek yaptığın eşinle beraber tatile gitmek" diyip kahka attım karşılığında aldığım şey ise bozulan saçımdı.

"Yoksa Jungkookla gidemiyorsunuz diye beni mi kıskandın?" evet kıskanmıştım kocamla ben zar zor iki- üç gidiyorduk ama o eşiyle dünyayı dolaşıyordu.

"Hayır oppa niye kıskanayım hem ben halimden memnunum" memnun değildim. Beraber alışverişe çıkmak istesek uzak bir yere gidip yapmak zorunda kalıyorduk ama gel görki yine de anlamışlardı. Sasaeng fan gibiydiler aynı.

"Jungkook'un ne yaptığını söyleyecek misin prensesim?" Jung Hyun oppaya söylemek istiyordum ama biraz utanıyordum sonuçta kardeşiydi.

"Utanacağın bir şey yapmış o dangalak onu bir güzel döveceğim hemde ağzını burnunu kırarak" Jung Hyun oppa söylediyse yapardı ama o suçsuzdu izin veremezdim eğer gerçekten yapsaydı onu ölesiye dövmesini hatta bir kaç adam tutup onlarla birlikte girişmesini istedim.

Bana ihanet etmek kolay değildi her ne kadar sevsemde çok sinirlenir ve krize girerdim büyük ihtimalle sonra bir postada ben döverdim :")

"Hayır oppa Jungkook bir şey yapmadı ama o kadını öldüreceğim...cidden kimse tutamaz beni." aklıma geldikçe deli oluyordum sen kim köpek benim kocama sulanıp iftira atarsın bitirdim seni yelloz.

my husband is a teacher || jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin