Jung Kook ve Yun, Yul'un baskısını dinlemeyip birlikte olmuşmardı. Jung Kook üniversite'de ingilizce öğretmenliği okuyordu neredeyse mezun olacaktı. Ama Yun lise'ye yeni geçmişti bu Yun için sorun olmasada Jung Kook'u düşünüyordu. Birkaç kez Jung Kook'un aradaki yaş farkından dolayı rahatsız olduğunu düşündüğü için ilişkilerini bitirmeye çalışmıştı...bu konuda pek başarılı olduğu söylenemezdi çünkü Jung Kook bunu anladığında Yun'a kızmış ve ayrılmayacaklarını kesin bir dille söylemişti.
Yun ve Jung Kook artık Yul'un 'hemen ayrılın' lafından bıkmışlardı. Yul yüzünden rahat bir nefes alamıyorlardı.
Jung Kook okulundan başarılı bir şekilde mezun olup Yun'un okulunda göreve başlamıştı. Artık onu çok sık gördüğü için mutluydu. Onu seviyordu...
Jung Kook bir hafta sonu Yun'un anne ve babasından izin alarak pikniğe gitmişlerdi. Jung Kook her şeyi hazırlamıştı...tabi ki ilk maaşıyla Yun'u mutlu etmek istiyordu.
Jung Kook ve Yun piknik alanına gelmiş hayran hayran bir bakış attıktan sonra arabadaki eşyaları taşımaya başlamışlardı.
Jung Kook, Yun'a aşıktı ve hayatının sonuna kadar onu sevip korumak istiyordu. Yun önündaki yemekle ilgilenirken Jung Kook cebindeki kutuyu çıkarıp avcunun içine alıp sıktı. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
O daha onbeş yaşında...diye geçirdi içinden ama ona artık karıcım demek istiyordu. Ona abi, baba, iyi bir dost, sırdaş ve iyi bir eş olmak istiyordu...en önemliside onu son nefesine kadar korumak istiyordu.
Bu yüzden avcunu gevşetti ve bunları bir kez daha düşündü kafası çok karışıktı...o daha küçüktü.
Jung Kook son bir kararla Yun'un yanında diz çöktü ve kutuyu açıp Yun'un gözlerinin içine baktı. Yun ise şaşırmıştı böyle birşey beklemiyordu.
'Son nefesimize kadar...beni kabul eder misin...?' Yun ikinci bir şok yaşıyordu ama çok mutluydu. Küçük olması umrunda değildi.
Yun başını zar zor evet anlamında sallayıp Jung Kook'a sarılmıştı.
'Mutlu olalım...'
Flash back yazamayan yazarınız vol2 kxnejsnsk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my husband is a teacher || jjk
Hayran Kurgu*DEVAM ETMEYECEK* Gizlice Jungkook'un çalışma odasına giriyordum ama çok sessiz olmalıydım ve sınav sorularını almalıydım. "Hayatım?" Duyduğum sesle yavaşca arkamı dönüyorum. "Aha-ah kocacım sen uyumuyor muydun?" "Sınav haftasında odamda ne yaptığı...
