8. Bölüm

614 21 0
                                    

Başımı kaldırdığımda yerdeki tüm toprağın avuç avuç yukarı atıldığını gördüm. Sanki zemin kaynıyormuş gibi görünüyordu. Zemini kaplayan toz bulutu genzimi toprakla doldurmuştu ve ağzımın içinde toprak tadını hissedebiliyordum.

Mezarlığın her yerinden gelen bu toprak sesleri birleşip çok büyük bir gürültüye dönüşmüştü. Sanki o akşam cehennemin kapıları aralanıyor gibiydi. O an o mezarlıktan hiç kurtulamayacağımı düşünmeye başlamıştım. Mustafa’nın düştüğümü fark etmeden koşmaya devam ettiğini ve benden yaklaşık 30 metre ileride gediği bulup dışarı çıktığını gördüm.

O an ikimiz de kendi canımızın derdine düşmüştük, yaşadığımız bu dehşet içerisinde birbirimizin umrumda değildik. Ben zorlanarak ayağa kalkmaya çalışırken sağ ayağımın burkulmuş olduğu fark ettim. Dizlerim ve kollarım fena halde sıyrılmıştı. Sol elimle duvardan destek alarak ve aksayarak gediğe doğru ilerlerdim. Duvardaki gedikten geçerken mezarlık hala sanki öfkesini dışarı kusuyordu. Duvarın diğer tarafına geçtim ve zar zor eve gidebildim.

MezarlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin