Multi: ulaş 😍
Ulaş sesi duyar duymaz benim yanıma geldi ve sesin geldiği yöne baktı. Baktığı an zaten rahat bir nefes vermiştik ikimizde. Bora ve zehra bize gülerek bakıyorlardı. Seslerini kalınlaştırarak bağırmış olmalılardı. Yoksa salak değildik,anlardık.
"Ulam piç, öldürecem seni"
Ulaş boraya doğru koşarken o da kaçmaya başlamıştı. Onların haline gülerken zehrada gelip yanıma oturdu.
"Hiç söylemiyosunuz he. İnsan bi bize de söyler"
"Valla Ulaşı zor ikna ettim. Aklıma gelmedi"
"Şu gerizekalıya dedim yapma, ulaş döver diye ama dinlemedi. Ne hali varsa görsün şimdi"
"Ya kızım siz niye anlaşamıyosunuz ben anlamıyorum ki"
"Amam ne anlaşıcam o amip beyinliyle"
Gülerek önüme döndüm ve çantadan Ulaş'ın ne ara aldığını bilmediğim sandviçleri çıkardım. Bu sırada da zehra üstündeki deniz elbisesini çıkarıyordu.
"Hele bidaha öyle bişey yap,seni si-"
"Ulaaşş yaa. Sen ne terbiyesiz bi şey oldun böyle" diye cırladım.
Zehra yanımdan kalkıp karşı şezlonga geçince Ulaş'ta yanıma oturdu.
"O bidaha şaka yapsında bem göstercem terbiyesizliği"
"Tamam abi ya yeter. Koşmaktan bacaklarım ağrıyo"
"Bacağın kopsun" diye söylendi zehra.
"Sen sussana kızım"
"Ya tamam ikinizde susun" diye noktayı koyunca ikiside önüne döndü.
Ulaş elimdeki sandviçi açtı. Kendi yiyecek diye beklerken benim ağzıma tıktı.
"Sen niye yemiyosun?"
"Önce seni doyurmam lazım." dedi ve aşık olduğum gülüşlerinden birini gönderdi.
Bende gülerek yemeye devam ettim. Allah'tan fazla sandviç vardı. Bora ile zehra da birer tane alıp yemeye başladılar .
Ulaş'ın bana yedirmeye çalıştığı sandviçi aşağı indirip elime başka bir sandviç aldım ve ona yedirmeye başladım. Bir ısırıkta yarısını yemişti nerdeyse.
Sandviçten son ısırığı parmağımşa birlikte alınca omzuna vurdum.
"Yaa, acıdı."
Parmağımı öptü ve sandviç kağıdını poşete koydu.
10-15 dakika muhabbet ettikten sonra Zehranın denize girme isteği üzerine denizde biraz yüzüp tekrar çıktık ve toparlanıp arabaya bindik. Bora ve zehra boranın arabasıyla gelmişlerdi. O yüzden onlar birlikte gideceklerdi. Hazır borayla Ulaş bir şey konuşurlarken zehrayı tutup biraz uzaklaştım.
"Noldu kız?"
"Şş, sessiz ol. Ulaşın doğum günü yaklaşıyor."
"Ne zaman ki?"
"3 Ağustos"
" 1 hafta var "
"Eveeet onun için yarın dekorasyon için bir şeyler almaya gidicez,pasta siparişi vericez. Vee en önemlisii hediye alıcam. Zaten biz dördümüz kutlarız diye düşünüyorum."
"Aa evet olur ben yolda borayla konuşurum. Yarın o ulaşla birlikte kalır. Bizde alışverişe gideriz"
"Tamam tamam"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuzluğum
Novela JuvenilGerçekten şu dört ay içinde onun o mavi gözleri sonsuzluğum olmuştu.O gözlere bakınca kayboluyordum. Sen Deniz, sen benim mavim, sonsuzluğumsun... 'Sonsuza kadar birlikte yaşayalım mı? Mutlu sonumuz değil mutlu sonsuzumuz olsun. Gözlerinin mavisi be...