göz yaşı acının ıslak imzasıdır...
kader onlar için bambaşka planlar kurmuştu. onların aşkı ilk görüşte aşk değildi.
anlaşma üzerine kurulmuş bir aşktı. her şey anlaşılmış planda olmayan tek bir şey vardı. oda aşktı ...
-ve sen Mehir Karahan kalb...
sabah felaket bir başağrısıyla uyandım. başımı tutarak yatakta oturur pozisyona geldim gözlerimi zar zor açarak etrafa baktım. gözüme ilk ilişen yanımda çıplak yatan adam oldu. tekrar önüme döndüm . hızla yanımda yatan adama kafamı tekrar çevirdim. şaşkın şaşkın adama baktım. ' bu adam neden çıplak' diye geçirdim. sonra kendi üstüme baktım bende çıplaktım . hayır ya biz aklımdaki şeyi yapmamışızdır.
aklıma gelen şeyle çarşafı biraz açtım ve baktım. çarşafta kan vardı. bu demek oluyor ki yani ben bakireliğimi bu yanımdaki adama verdim.
elimi azıma götürüp sessizce ağlamaya başladım. ben ağlamaya devam ederken uyuyan adam gözlerini açtı . ilk gözleri bende gidip geldi sonra gözlerini benden çekip odayı taradı. oda yatakta oturur pozisyona geldi. birkaç saniye gözlerimi bakıp konuştu 'sana bir teklifim var ' dedi ne teklifinden bahsediyordu bu adam ya ağladığı için titrek olan sesiyle sorar ' ne teklifi ' dedim o adam tam gözlerimin içine bakarak 'evlenicez ve sen bana bir çocuk vericeksin ' dedi
kabul etmek istemiyorum ama bakireliğimi bile bu adama verdim etmek zorundaydım kafamı kaldırıp ' kabul ediyorum sana çocuk verdikten sonra nolucak ' dedim çocuk verdikten sonra nolucaktı gerçekten ' sana istediğin kadar para vereceğim ve ayrılacağız ama merak etme çocuğu görmene izin veririm ' dedi beni para avcısı bir sürtük olarak mı görüyordu ?ne kadar sen ne diyorsun diye bağırmak istesemde sessiz kaldım. gözlerimi onun gözlerine çevirdim . cevabımı bekliyordu.
ne kadar kabul etmek istemesemde etmek zorundaydım bekaretimi bu adama vermiştim sonuçta yavaşça azımı aralayıp titrek bir nefes aldım ve titrek sesimle konuştum ' tamam...' sadece bu kelime azımdan çıkmıştı. şuan yanımdaki adamın gözünde bir sürtüktüm bunu biliyorum para avcısı bir sürtük. bu düşünce ile yanaklarım kızardı hızla çarşafı bedenime sarıp yerdeki kıyafetlerimi aldım onun yüzüne bile bakmadan banyoya girdim.
biliyordum eğer o adamın yüzüne baksaydım ağlardım çünkü yüzüme tiksinircesine, nefretle bakıyordu. banyoya girdiğim gibi kapıyı kilitleyip arkasına yaslanıp elimi azıma götürdüm ve sessiz sessiz ağlamaya başladım . yavaş yavaş yere kaydım en sonunda yere oturdum . daha fazla ağlamaya başladım .
ağlamam biraz durunca dünkü kıyafetlerimi üzerime geçirdim . banyo felan yapıcak halde değildim .tam çıkıcakken gözüm aynadaki yansımama kaydı. yavaş ve güçsüz adımlarla aynanın karşısına geçtim . görüntümü incelemeye başladım. gözlerimin altı çökmüş mavi gözlerimin ışığı sönmüştü. dudaklarım çatlamıştı bu görüntü benim değildi bu ben değildim . ben bu kadar güçsüz değildim sinirle bağırıp ' ben güçsüz değilim ! ' yumruk yaptığım elimi aynaya sert bir şekilde sinirle geçirdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(temsili)
elimden oluk oluk kan akmaya başlamıştı. ve çok feci bir şekilde acımaya başlamıştı. ama ben bu acıyı umursamıyordum . yavaşça yere attım kendimi hem ağlıyor hemde tir tir titriyordum . şoka girmiş gibi de ' ben güçsüz değilim ' diye sayıklıyordum. bir nevi sinir krizi geçiriyordum.
elimden akan kanlar beyaz fayansta küçük bir gölet oluşturmuştu. kapıdan gelen sesle yarım açık gözümle oraya baktım boş gözlerle hayla tir tir titriyordum. demir ' alara iyi misin ' dedi ama konuşacak gücü kendimde bulamadım kapıdan gelen sesleri bile uğultu gibi geliyordu kulağıma birden kapının kırılma sesi geldi ama ona bile bakamadım. birden biri beni kucakladı sadece bunu hissettim gerisi koca bir hiç.
