3-Thangorodrim

74 5 0
                                    



İlerleyen zamanlarda Noldor'un Angband kuşatmalarında Melina büyük bir başarı sergiledi hatta Maedhros'un habercisi oldu bu süre zarfında.Artık Aman'da edindiği arkadaşlarını hiç görmüyordu.Onlar artık Gondolin'deydi. Rüyalarına sürekli babası giriyor ona saklı şehre gitmesini fısıldıyordu.

Ağabeyi Lailas ise gittikçe irfan sahibi olmaya başlamıştı.Stratejileri ve savaş bilgisi dillere destan olmuştu adeta

Bir gün Maedhros'un topraklarına Silmariller için elçi geldi ve konuşuldu.Görüşme bittikten sonra Maedhros,Melina'yı yanına çağırdı

"Ne düşünüyorsunuz" dedi

"Lordum Nelyafinwe benim kanımca söylenilen asker sayısının yanında göze batmayarak arkanızdan gelecek bir destek kuvveti daha gelmeli" dedi Melina tam sözünü bitirmişti ki Maedhros askere "3 tabur adamın yanında 2 tabur daha gelecek ama ormanın içinden hemen askerlere haber verin" Melina'ya döndü "Siz burada kalın, ağabeyinizin öncü topluluğu yeterli olacaktır" dedi ve Melina orayı terk etti.İçinde hala yetersizmiş gibi bir his vardı.Ağabeyinin gitmesini istemiyordu nedensizce. Hemen arkasını döndü ve ağabeyinin olduğu yere doğru ilerledi, çünkü o yanılmazdı bu tür konularda

"Lailas, kralla konuş bir şey de ama gitme" dedi

"seni bu kadar telaşlandıran nedir?"

"İçimde bir his var ve bu asılsız değil, orası tekin değil kötülüğün kalbine kendi ayaklarınla gitme" dedi.Lailas gergince nefes aldı ve kardeşine ilerledi

"Eğer böyle düşünüyorsan konuşacağım ama içim asla elvermeyecek bu yapacağım korkaklıktan-"

"Korkaklık kendini bazı durumlarda düşünmekse ben neyim bilmiyorum hem ömrün uzun yapacağın daha ne yiğitlikler var ki yaptın da Yiğit Lailas" dedi bir kaşını kaldırarak ve hala ikna olmamış ağabeyini görünce hızlıca adım attı ve

"Eğer sen konuşmazsan ben konuşurum" dedi ama Lailas kardeşinin kolunu tuttu ve "tamam tamam inatçı keçi!" dedi ama Melina'nın umrunda değildi.

********

Maedhros ve birliği ilerliyordu birden beklemedik bir şekilde çok fazla adam görünce herkes durdu ve nefesini tuttu ama Maedhros kaçmadı halledebilirlerdi hemen iyice öne çıktı ama arkadan da bir bölüm gelmişti herkes teker teker öldürülüyordu. Maedhros siyah vücudu görünce anladı o öldürülmeyecekti.Belki o andan sonra kimsenin yaşamasını istemeyeceği şeyleri yaşadı Uzun Maedhros.

Şeytani bir ses,

"merhaba kıyımcı (kinslayer nasıl çevrilir) " dedi Morgoth.Maedhros hemen ona iğrenircesine bakmayı kesip kafasını çevirdi.O nasıl da şeytani bir yüzdü öyle.Belki iğrenç değildi ama kesinlikle kan dondurucu bir korkunçluğu vardı.Sanki ea'nın bütün karanlığı onun yüzündeydi.Maedhros elinde bir ağırlık hissediyordu ama daha o bakamadan bir karanlık gözlerine perde oldu. (Blood Tears-Blind Guardian)

Acı, sanki daha önce dayanmakta zorluk çektiği en kötü gününü hayal ediyordu.Maedhros yüksekteydi ve sağ bileğinden asılıydı ama vücudunda da işkence makinesinin ağırlığını hissediyordu.Kaç gün olmuştu ki? acaba onu hiç merak ediyorlar mıydı?Acaba eski dostları, ne kadar çok kötülük yapmıştı.Aklına Helcaraxe geldi nasıl onları bıraktığı, Teleri Gemilerini yaktıklarını evet unutmamıştı onlardı ama itiraz etmemişti onun yerinde Yiğit Fingon olsaydı itiraz ederdi acaba ne kadar Fingon'un dostluğunu hak ediyordu...Tanıdık bir ses Noldor'un ezgisi Maedhros'a çocukluğunu hatırlattı bu sözcükler ve eşlik etti.Acılı sesi esirliğinin başından beri çığlık ve acı tatmamış kayalar ve duvarlarda yankılandı.Bu Fingon'du .Ama Fingolfin'in oğlu Morgoth'un kurduğu düzeneği görünce adımları yavaşladı ve dizleri üzerine düştü daha fazla yaklaşamayıp kan gözyaşlarını serbest bıraktı.

Maedhros,Fingon'a canını alması için yalvarıyordu.Fingon feryatlara teslim oldu ve yayını gerdi şu cümleleri söyledi "Göklerin efendisi bu oka hızı ver ve Noldor'dan ihtiyacı olan merhameti esirgeme" dedi ama o sırada kartalların efendisi Thorondor, gelmiş geçmiş en güçlü ve kudretli kuş göründü.Manwe merhametini eldardan esirgememişti.O gün Fingon arkadaşını sağ elini kesme pahasına kurtardı.

Fingolfin ve Maglor kartalı görünce hemen dikkat kesildiler bu gelenler Fingon ve Maedhros'du

"Bir şifacıya ihtiyacımız olacak" dedi Fingolfin 

Melina yarı baygın krala baktı ve ardından da kanlı kolu ve yerinde olmayan eline.Ardından ağabeyinin sureti yüzünde canlanınca gözünü gergince kapattı ve işine devam etti. Kanı temizledi, şifalı otlar ve bezlerle sardı

"Teşekkür ederim"dedi Maedhros kuruyan boğazından tiz çıkan sesiyle Melina mahçupça gülümsedi ve çıktı.

Ağabeyinin yanına gittiğinde "haklıymışım işte" gibisinden baktı ama Lailas üzerine alınmadan 

"Maedhros,Feanor oğullarından en iyisiydi. Bunları hak etmediği kesindi"

"Kimse bu kadar işkenceyi hak etmiyor, bana teşekkür ettiğinde sesinde eski kudretinden zerre yoktu.Bunu bizi hiç acımadan bıraktıklarında en çok kızan gaddar kişiliğimle söylüyorum"

"O kadar mı kötüydü?" dedi Lailas durumun ciddiyetini tam kavrayıp.Gerçekten de Melina soğukkanlıydı her ne kadar gaddar olup olmadığı tartışılsa da Melina ağabeyinin yüzüne baktı "Değişti değil mi? Aman'daki arkadaşlığınız artık eskisi gibi ilerlemiyor, görüyorum üzerinde bir keder bulutu var. Bunun nedeni nedir?"

"Aynı şeyleri ben de senin hakkında düşünüyorum ama ne sen beni zorla ne de ben seni zorlayayım, anlatmak isteseydin çoktan anlatmıştın bile değil mi?" dedi kardeşine bakarak Melina kafasını kaldırdı ve ona baktı "Biliyorsun bile" dedi fısıldayarak 

"Ama geleceğinde çok farklı birini görüyorum"

Birkaç yıl boyunca Noldor huzur ve barış içinde yaşadı.Ama bu geçiciydi elbet.Kral Fingolfin halkına her ne kadar bu huzurun fırtına öncesi sessizlik olduğunu, düşmanın üzerine gidilmesi gerektiğini söylese de Noldor halkının gözündeki Aman'ın ışığı uzun süredir sönmüş ve karanlıktan yorulmuştu.Fingolfin sinirlendi ve Demir dağlara tek başına beyaz atıyla morgoth2u teke tek mücadeleye çağırdı.Bu düelloda Yüce Noldor kralı, Morgoth'u 7 uzuvdan yaraladı.Ama o da orada can verdi.Bunun üzerine oğlu Fingon kederli kederli tahta geçti

MelinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin