I Need You (Liam Payne Fanfiction)

20*

Hepinize merhabaaa :) Uzun zamandır not eklemiyordum bölümleri yazdığım gibi yayımlıyordum hemen, bunun için hepinizden özür diliyorum. Liam'ın doğum gününe özel sizlere (spoiler uyarısı) Liam'sız bir bölüm yazdım şekerlerim ama diğer bölümlerde Liam'a boğulucaksınız söz veriyorum :D:D  Yaz tatilinin sonuna doğru yaklaşırken umarım hepiniz iyisinizdir, son günlerinizin tadını güzel çıkartırsınız umarım diyerekten öpüyor ve sizi bölümle baş başa bırakıyorum :****

19. Bölümden

Liam Payne bana karşı bir şeyler mi hissediyordu? Hayır hayır. Bu kesinlikle mantıklı değildi.

Peki ya benim vücudumu baştan ayağa sarsan o titreme neyin nesiydi? Evet, Rachel ondan etkilendiğimi söylediğinde haklıydı ama o sadece bir gecelik bir şeydi. Tıpkı Liam'a olduğu gibi ben de sağlıklı düşünemiyordum. Liam ile ikimizin adının aynı yerde geçmesi bile küçük çaplı bir kriz yaratırken şu an için ihtiyacım olan son şey Liam'la gerçekten sevgili olduğumuzu magazinlerin yazmasıydı. Kabul etmekten nefret etsem de annem haklıydı, olayın büyümesi Huntington soyadına zarar verebilirdi.

Yine de Liam'ın yanından ayrıldığımdan beri, elimi alıp dudaklarına götürdüğünde bana attığı bakış gözümün önünden gitmiyordu. Yorgun bakışları, bana bakarken adeta parlıyorlardı. Karanlık bir gecede yolunuzu kaybettiğinizde size yol gösteren kutup yıldızı gibi, bulutlu bir günde teninize değen güneş ışıkları kadar da içinizi ısıtan cinstendi üstelik.

Vücudum sabahki titremeyle karışık farklı bir titreşim hissettiğinde ne olduğunun farkına varmam birkaç saniyemi almıştı.

"Roland, lütfen güzel bir haberin olduğunu söyle."diyerek telefonu açtım.

Roland'ın gönderdiği mesajın içinde Sophia'nın üç ay öncesinden günümüze ait bütün fotoğrafları kronolojik olarak dizilmiş bir halde karışımdaydı. Roland'ın attığı fotoğrafların içinden Sophia'nın bir buçuk iki ay öncesine ait bir fotoğraf açtım ve ileri gittim. Fotoğrafların arasında belirgin bir fark yoktu ama buna rağmen Sophia'nın, hamile birine göre çok fazla içki içerken çekilmiş fotoğrafı vardı.

Fotoğraflardan ipucu yakalayamamıştım belki ama Sophia'nın çok çelişkili davrandığı apaçık ortaydı, tek sorun bunları nasıl ortaya çıkaracağımızdı.

Sabah Harry'yi arayıp eğer bugün Liam'ın yanına giderseler bana da haber vermelerini istemiştim. İşin açıkçası, dün olanın üstünden biraz zaman geçmeden, Liam'ı tek başıma görmeye gitmek istememiştim.

Liam'dan kısa ve sık sahte öksürük sesleri yükseldi.

"Beni görmeye geldin sanmıştım?"

Odaya girdiğim ilk andan beri hiç dikkat çevirmediğim Liam sonunda dayanamamıştı.

Sahte bir kahkaha eşliğinde "Görüyorsun ya çocuklar insanda akıl bırakmıyor." Yüzümü Liam'a döndüğümden beri yere bakan gözlerimi korkarak kaldırdığımda, Zayn'in 'bu neydi şimdi' diye sorgulayan bakışlarıyla karşı karşıya geldim.

Tam ben de veda etmek üzereyken, diğerleri benden önce davrandılar ve Liam'la ikimizi başbaşa bırakarak odadan çıktılar.

"Courtney.Biraz konuşalım mı?"

"Aslında gitmem gerek." Bakışlarımı ondan kaçırarak cevap vermiştim. Konunun ne olduğunu biliyordum ve şu an bununla yüzleşmek istemiyordum.