Kızıl Kafa

Kız Kavgası

'' Yeter artık dayanamıyorum! '' dedim sinirden ağlarken

'' Tamam ama sakin ol aytuğ ne gerek var ağlamaya? ''

'' Bak ya hala Aytuğ diyo deme bana Aytuğ daha da sinirleniyorum!! '' 

'' İyi de ne var adın Aytuğ'ysa sen mi seçtin adını? ''

'' İşte bu kadar kolay değil Allah'ın her günü ismimle dalga geçiyolar ne var yani kızsam ve adım Aytuğ'ysa hayır sadece bu da değil vücudumu ben seçmedim erkek gibi olmayı ben seçmedim .'' dedim vücudumu Ayşegül' e göstererek ve birden istemsizce olduğum yere oturdum ve artık hıçkırıklarıma engel olamıyordum .

Ayşegül'se ne yapacağını şaşırmıştı hoş bu hemen her gün oluyordu ve bu sinir krizlerimi sadece onun gözünün önünde geçirebiliyordum ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi devam ediyordum.

Bi süre o şekilde kaldıktan sonra Ayşegül ayağa kalktı ve kolumdan tuttu beni de kaldırdı

'' Tamam artık yeter '' dedi göz yaşından ve terden yüzüme yapışmış saçlarımı düzeltmeye çalışarak. Bense hiç itiraz etmeden onun dediklerini yaptım ve ayağa kalktım zaten gece olmuştu koluma girdi ve sessizce sığınağımızdan belki de yetimhane de ki tek rahat olduğumuz yerden parmak uçlarımızda çıktık. Odaya geldiğimizde herkes çoktan yatmıştı ben de Ayşegül'de yatağımıza hiçbir şey yaşanmamış gibi girdik ve uyuduk.

      Sabah yine o gıcık zil sesiyle uyandım 16 yıldır duyduğum o zil sesiyle.... Hiçbir şey değişmemişti yine en geç ben kalktım herkes kahvaltıya inmişti Ayşegül'de yüzünü yıkamaya gitmişti ben  hiç yüzümü yıkamazdım sabahları yatağımdan kalkar pijamalarımla kahvaltıya inerdim bu gün de aynısını yaptım.

 Yemekhaneye indiğimde nerdeyse herkes dünkü kavgayı konuşuyordu. Ben umursamazca sıraya girdim tam o sırada Burcu'nun o iğrenç sesini duydum ( en son duymak istediğim ses ) 

'' Hey Kızıl kafa!!! ''

'' Ne var Burcu yine ne istiyosun? dünkü ders yetmedi sanırım? ''

'' haha duydunuz mu kızlar ne kadar komik '' dedi arkasındaki 4 lüye dönerek ve devam etti 

'' yeter bu kadar komiklik şimdi yerini bana ver '' dedikten sonra o yamuk cici kız bakışından attı.

'' al sana yer Burcu'cum '' dedim ve elimdeki çorba kasesini burcunun başından aşağı boşalttım

'' Ah seni sürtük '' diyerek inledi Burcu ve birden üstüme zıpladı boğazımı sıkmaya başladı ben de boş durur muyum? hemen saçını tuttum. Kavga büyümüştü bağırış çağırış arasında birisi ağır basıyordu.

'' Hemen kesin şunu ve odama gelin!!! '' hah evet şimdi yedik ayvayı bi karadul eksikti....