Aşkın İncisi

12. Bölüm: "Hayaller"

Multi: Aras Kılıç Devran

3.GÖZ
Genç adam, kızın elini daha sıkı kavradı ve arabayı 2 sokak arkaya sırf bu şekilde yürümek için park ettiği İnci'ye baktı. Sessizliklerini bölen şey adımları ve birkaç çekirge sesiydi sadece.

-Sen ne düşünüyorsun? İnci, kabul etmeli miyim?" Genç kız gülümseyip, diğer eliyle de Aras'ın sağ kolunu tuttu.

-Tabii ki etmelisin. Cansel anlatırken, gözlerin parladı. Belli, içten içe sen de istiyorsun. Neden etmeyesin ki?" Aldığı nefesi yavaşça bıraktı Aras. Olduğu yerde durdu. Kıza döndü.

-Seni kaybetmemek için." İnci'nin yüzündeki gülümseme yavaşça kayboldu. Anlamadığı belliydi.

-Şey..Neden kaybedesin ki? Sevgilin olması yasak olan bir teklif mi yoksa?" Gülümsedi Aras. Kızın saçını ittirirken içinden diyordu kendi kendine 'işte bu saflık için olmaz' diye.

-Hayır, öyle değil. Tunayla konuştuk. Oyunculuğun insanı ister istemez değiştirdiğine inanıyor. Benim de değişeceğimden, seni bu işte üzeceğimden emin." İnci, gülümsedi sıcacık. Dudağının sağ kenarındaki gamze kendini belli etmişti.

-Bu senin hayalin miydi değil miydi, bunu bana söyle lütfen." Aras, kızın cana yakınlığı karşısında içinden geçeni söyledi.

-Ya aslında o söyleyene kadar ben de düşünmemiştim ama lisede falan da tiyatro klübündeydim. Romeo olmuştum hatta. Ne bileyim evet içten içe hayalim olmuş, ukte kalmış. Ama şimdi başka hayallerim var. Bunun için senden olmak istemiyorum." İnci, istemese de kısa bir an Juliet'i düşündü.

-Nasıl hayallerin var? Neden bir hayalin için öbüründen olasın? Ben buradayım, sonuna kadar da desteğim. İçinden geleni yap. Eğer benim yüzümden mahrum kalırsan, üzülürüm Aras." Genç adam, kızın yanağını avuçladığında narin eliyle yüzünü tutan eli kavradı İnci. Avuç içine bir öpücük kondurdu adamın.

-Senin canını yiyim ben ya..Ne hayalim olucak kızım? Bir sen, bir ben..." kızın kulağına eğildi. Gülümseyerek, fısıldadı. "Bir ev...ikimiz, ölene kadar..." İnci'nin hızlanan nefesi tenine değiyordu. Keyif aldı Aras Kılıç. "Söz ver, seni biraz ihmal edersem, biraz üzersem hemen söyleyeceksin. O iş orada bitecek. Kabul edersem yani..."

-Tamam, söyleceğim. Bu arada yarın annen beni yemeğe davet etti." Aras kaşlarını kaldırıp, gözlerini etrafta gezdirerek imalı imalı gülümsedi.

-Hımmm, Bade Hazretleri çağırdı demek. Titremeye şimdiden başla, bir Kavin olmayacak masada. Gerçi babam seni gerektiği yerde savunur, ama beni teste tabii tutarsa susadabilir."

-Ayy deme! Öyle mi yapar? Aras gelmesem mi? Midemi üşüttüm mü desem? Ama yemek yapmıştır o kadar atıp olur, geleceğim tabii ki. Şimdiden çok gerildim. Bak kalbime..." çocuğun elini tutup, laaaaak diye göğsüne yapıştırdı. "Nasıl hızlı..." Tabii İnci, Aras kalp atış hızına şaşırmış sanarken Kılıç'ın iç sesi başka bir şey söylüyordu.

"Yuh, o nasıl meme lan?!"

-Evet, bayağı hızlı. Taş gibi maşallah, dik, minicik. Neyse..." İnci anlamsızca baktı suratına. Aras, boğazını temizledi.

-Ben seni bırakayım evine, Halit amca merak etmesin." Kızın elini tutarak hızlı hızlı yürüdü. Öyle ki İnci yetişmek için kobay fare gibi koşuyordu.

-Aras yavaş yürür müsün lütfen?" Adımlarını yavaşlatırken derin bir nefes aldı.

-Yarın seni ben alayım mı evinden?"