DÜŞTÜN ELİME

⭐1.BÖLÜM "YAZIN"⭐

Her zaman ki gibi sıkıcı mı sıkıcı gün muhabbetinden gına gelen ben,gene kendimi bu gün ateşinde bulanda ben, Allahım neydi günahım şarkısıyla kafayı bulmak isteyende gene ben, yaktın beni anne yaktın valla diyende gene ben.

-"Ne işim var gene benim günde anne ya Allah rızası için acı bana gelmek istemiyorum ben. Bir ton işim var hem benim. Lütfen bak evi bal dök yala yaparım. Seninle kuaföre bile gelirim yeterki gelmeyeyim hıı?

-" Deeniiizzz çıldırtma beni o güne gelinecek. Geçen ayda gelicem dedin gelmedin rezil ettin beni. Herkes seni sordu apartmanda sormayan kalmadı kızım. 26 yaşındasın akranlarının çocuğu oldu sen hala bekar duruyorsun. Üniversitede bulur dedik
yok, mezun olur işinde bulur dedik yok onuda beceremedin. Eee tabi sana tanıdığım sürenin de sonuna geldin buraya kadarmış sen bulamazsan ben zevkle sana koca bulurum. Gün konseyiyle konuştum bugün ne yapacağız onu konuşucaz kesinlikle geliyorsun ımı cımı yok!"

-"Gün konseyi ne ya ordan çıkacak karara mı bağlı benim evliliğim anne ne olur evermeyin beni uslu bir kız olup koca bulabilirim ben. Bu arada Acun için meydanlarda miting düzenleticem bir survivor diye tutturdu gitti bozuk plak gibi başa sarıp duruyor bıktık artık milletin beynini yaktı sonunda. Anneee eleme günü de yapıyormusunuz bak ben adayım beni yazıp günden atın beni hı olmaz mı?"

-"Gel görürsün elemeyi sen dua et Dünya Güzellerim programını örnek almıyoruz yoksa kendini BSB üçgeninde bulurdun.Burcu gibi seni pinpon topu yapardık arada."

-"Şimdi doğru söylüyorsun beterin beteri var. Bülentciğimle anlaşamazdık gece kabusum olurdu benim eski sevgilileri,mal varlığı heleki makyajsız haliyle intihar sebebim olurdu. Banucuğuma gelirsek neremi neremi den girer +30 hatıralarıyla ömrümü yerdi. Safiyeciğim doğru bir örnek degil kadın evlenmiyor hala faikle sonu ne olacak bilmiyorum. Burcucuğum desen kendi halinde oda evlenme planları kurmuyor ama en azından hepsi bekar vazgeçtim örnek alın siz."

-"Denizzzz!!! Çıldırtma beni. Çıkar pantolonunu da azıcık kıza benze git elbise giyin çabuk. Şu saçlarını da aç bir ton saçın var sen o güzellikleri topluyorsun ömür törpüsüsün vallahi. Çabuk git hazırlan eğer o ağzın itiraz için bir daha açılırsa terlikle çok güzel kapatırım kızım emin ol!"

-" Ayyyy tamam anne ya offff yaaa!"

-"Yaa'layıp oflama bana ağzın değil elin ayağın çalışsın!"

Şuan ne mi yapıyorum gönüllüler takımının yenilişi misali boynu bükükler olarak konsey evine gelmiş bulunmaktayım. Pastalar, kısırlar,kurabiyeler ve oryantal müzikler havada uçuşuyor. Tüm ısrarlara rağmen yıkılmadım ayaktayım. Hayır yani koskoca kadınlarsınız o topuklularla ve mini eteklerle oynamak zor olmuyor mu ders mi alsam annemlerden ne yapsam? Ama şükür reis Songül Teyzenin talimatıyla bir anda müzik kapandı ben ne oluyoruz demeden etrafım düşmanlar tarafından çepeçevre çevrilmişti. Masum esir olarak başımı eğip teslim olmaktan başka çaremde malesef yoktu. Kalp krizinden ölmezsem tabi. Ölü bir esir işlerine yaramaz ne de olsa dimi ama?

Songül Teyze tüm heybetiyle karşıma geçti.

- "Herkes defterleri ve kalemleri çıkarsın! ".

Valla ne oluyor dememe kalmadı düşman birlikleri çantalarına yapışıp silahlarını çıkardılar. Yalnış görmüyorsam hepsinin elinde pembe defter ve kalem mi var bana mı öyle geliyor?

-"Yuhhh "dememe engel olamadım yani çok bile dayandığımı varsayıyorum. Songül Teyze karşıma geçti ve ters bir bakışla sorgulamaya başladı.

-"Adın ve Soyadın ne bakayım?"

-"Deniz Polat"!

-"Kaç yaşındasın?"