Konser Sonrası

19 3 2
                                    

Gece o kadar çok yorulmuşum ki sabah kalkmam hiç kolay olmadı. Uyandığımda saat çoktan 14:00 olmuştu. Sonra belki hala uyanmamıştır diye Meryem'in odasına gittim. Tam da tahmin ettiğim gibi Meryem hala uyanmamıştı. Meryem'i uyandırmak çok zor olduğu için ben de çabuk uyansın diye Meryem'in en sevdiği GOT7 şarkısı olan Girls Girls Girls'i laptoptan son ses açtım ve bağırarak dans etmeye başladım. Meryem hem GOT7'ın şarkısını hem de benim bağırmamı duyunca çok geçmeden kalktı.

Meryem uyandığında hem çok mutluydu hem de çenesi açılmıştı ki hemen konuşmaya başladı:

Meryem : Dilek, dün yaşananların hepsi gerçekti değil mi, ben rüya flan görmedim. Biz GOT7 üyeleriyle konuştuk ve artık onlarla arkadaşız öyle mi?

Dilek : Evet canım gerçekti. Sen rüya flan görmedin. Evet biz dün GOT7 üyeleriyle konuştuk ve arkadaş olduk. Dün sen Jackson'ın anne babasıyla tanıştın annesi seni çok sevdi. Hatta siz Jackson ile sohbeti koyulaştırmıştınız da numaralarınızı bile almıştınız.

Meryem : Ayyyyy... Eveett öyle yapmıştık. Hatta arkadaş olduğumuzu ne zaman istersem arayıp mesaj atabileceğimi de söyledi.

Dilek : Sen onu çok seviyorsun değil mi?

Meryem : Sanırım evet. Hem de çook seviyorum...

Dilek : Umarım ikiniz de birbirinizi çok seversiniz...

Meryem : Ben de umarım siz de JB ile birbirinizi çook seversiniz.

Dilek : İnşallah canım. İnşallah ikimiz de sevdiğimiz insanlarla mutlu oluruz.

Meryem : İnşallah canım inşallah. Ama sevdiğimiz insanlarla beraber ve mutlu olabilmemiz için yaşamamız gerekiyor. Yaşamak için de yemek yememiz lazım. Hadi bugün kahvaltımızı dışarda yapalım.

Dilek : (Güler) Tamam canım o zaman hadi hazırlanalım da çıkalım.

Dedikten sonra ben de odama gittim ve hazırlanmaya başladım. Önce kot şortumu giydim üstüne beyaz bir bluz  ve siyah topuklu ayakkabılarımı giydim. Hafif bir makyaj yaptım, saçlarımı düzleştirdim ve çıktım. Ben çıktım karşı odadan da dünkü olayların verdiği mutlulukla Meryem çıktı o da kot şortunu giymiş üstüne beyaz bluz, toz pembe dolgu topuk ayakkabılarını giymiş, ince bir bileklik takmış, saçlarını hafif dalagalandırmış ve çıkmıştı. Sonra aşağı indik ve Meryem'in arabasıyla Seoul'e gittik. Orada Türk kahvaltısına olan özlemimizi gidermek için Kervan Turkish Restaurant'ta girdik. Normal bir Türk kahvaltısı yaptık ve çıktık. Tam eve gitmek için arabaya binecektik ki Meryem'in telefonu çaldı. Meryem önce şok oldu telefonu bana gösterdi:

Meryem : Dilek, bu gerçek mi, Jackson beni mi arıyor?

Dilek : Evet, gerçek şuan Jackson seni arıyor. Aç bakalım ne diyormuş?

Meryem çok geçmeden telefonu açtı, bir müddet konuştuktan sonra telefonu mutlu bir halde kapattı. Tabi ben ne olduğunu merak ettim. Meryem de bunu fark etti ve konuşmaya başladık :

Dilek : Ne oldu canım, ne diyormuş Jackson?

Meryem : Annesi bugün gidiyormuş ama gitmeden önce Seul'de biraz gezmek, alışveriş yapmak istiyormuş. Bana işi olduğunu söyledi ve annesini benim gezdirmemi istedi. Annesi şuan Han Nehrindeymiş.

Dilek : Hımm... Sen git çok bekletme anneciğini :D.

Meryem : Sen de gelsene.

Dilek : Hayır gelemem ben. Siz beraber biraz vakit geçirin sonuçta Jackson'ın annesi önce annesiyle iyi anlaşman lazım. Beraber daha rahat vakit geçirirsiniz. Hem ben yorgunum eve gidip dizi keyfi yapmak istiyorum.

Meryem : Tamam canım ama eve nasıl döneceksin?

Dilek : Beni merak etme ben bakarım başımın çaresine. Ama önce markete gidip film izlerken yemek için bir şeyler almam gerekiyor. Hadi sen git artık çok bekletme Jackson'ın annesini.

Meryem : Tamam canım. Hadi görüşürüz.

Dilek : Görüşürüz. Umarım iyi vakit geçiririrsiniz.

Bu konuşmadan sonra ben alışveriş yapmak için markete gittim. Atıştırmalık ve içecek bir şeyler aldım, ödeme yapmak için kasaya gittiğimde kasada Youngjae ile karşılaştık.

Youngjae : Aaaaa! Dilek merhaba. Sen de mi buralardaydın?

Dilek : Aaaa. Youngjae evet bugün kahvaltımızı dışarda yapmak istedik. Kahvaltımızı yaptık tam eve dönecektik ki Meryem'in işi çıktı. Meryem arabasıyla oraya gitti ben de eve gitmeden önce biraz alışveriş yapmak istedim. Sen ne yapıyorsun burada?

Youngjae : Hımmm... Anlıyorum. Biz de üyelerle prova yaparken biraz acıktık da bir şeyler almak için gelmiştim. Peki sen eve nasıl gideceksin?

Dilek : Otobüsle gitmeyi düşünüyorum.

Youngjae : Dilek olmaz otobüse binmene izin veremem seni ben bırakacağım.

Dilek : Yok gerek yok. Ben otobüsle giderim. Hem sen üyeleri bekletme.

Youngjae : Sorun değil hem onlar biraz daha dinlenmiş olur. Lütfen izin ver seni ben bırakayım. Hem Jae Bum hyung seni görüp de seni otobüsle gönderdiğimi duyarsa bana çok kızar.

Dilek : Tamam, peki dediğin gibi olsun.

Youngjae : Arabam dışarıda hadi gidelim. Ama sen burda biraz bekle arabamı park ettiğim yerden alıp geliyorum.

Dilek : Tamam, bekliyorum.

Youngjae arabayı almak için yanımdan ayrıldı. O'nu beklerken yolda küçük yavru köpeği sevmeye başladım yaklaşık beş dakika sonra youngjae geldi."Dilek hadi seni evine bırakayım geç olmadan." kabul edercesine kafamı salladım. Çantamı yerden aldım ve arabaya geçtim. Ortam çok sessizdi canım sıkılmaya başlamıştı. Youngjae benden önce davrandı :

Youngjae : Dilek, dün nasıldık?

Dilek : Bence harika bir konser oldu. Yine hepiniz mükemmeldiniz.

Youngjae : (Güler) Teşekkür ederiz Dilek. Siz IGOT7'lar sayasinde bu kadar iyiyiz. Asıl siz mükemmelsiniz ve biz de sizden ışık alıyoruz.

Şimdi ikimizin yüzünde de tebessüm vardı. Tekrar konuşmaya başladı Youngjae.

Youngjae : Üyelerimizin hepsi mükemmeldir. Her üyemizin kendine ait özelliği var ve başarılı olmamızın en önemli sebeplerinden biri de bu. Lido da çok mükemmeldir ama son zamanlarda bir değişiklik var ve sanırım sebebini biliyorum.

Dilek : Evet hepiniz gerçekten çok yeteneklisiniz. Sizi bu konuda tebrik etmeliyim. Yalnız JB değişti derken neyi kasdettin ve sebebi ne?

Youngjae : Onun sert bir kişiliği var etrafına karşı ciddi ve soğuktur kısacası çekilmez bir insan. Son zamanlarda o Jae Bum tamamen yok oldu yani seninle tanıştıktan sonra. Bize karşı daha samimi ve bizimle eskisinden daha çok vakit geçiriyor.

Dilek : Seninle tanıştıktan sonra derken? JB'nin değişmesinde benim nasıl bir etkim olmuş olabilir ki?

Youngjae : Orasını bilemiyorum tek bildiğim senden sonra daha çok yüzünün güldüğü..

Duyduklarım beni şaşkına çevirmişti. İçimde yıllardır uçuşmayan kelebekler tekrar kanat çırpıyordu. Youngjae'nin söyledikleri ne anlama geliyordu JB'yi ben mi iyileştirmiştim. Düşüncelere dalmışken Youngjae'nin sesiyle irkildim. "Dilek evin burası değil mi?". Zaman ne çabuk geçmişti ne ara eve gelmiştim. Sanırım çok fazla şey kurmuştum kafamda. "Evet Youngjae burası. Buraya kadar getirdiğin için çok saol. Sonra görüşmek üzere Youngjae bye"."Görüşürüz Dilek^^"

BİR ANDA GİRDİN HAYATIMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin