Over Again [ Niall Horan & Liam Payne Fanfic ]

Bölüm 40 : Düğün...olmadı

Over Again - 40. Bölüm : Düğün...olmadı! 

Mitchie: Güzel görünüyor muyum?

Cox: Harika görünüyorsun tatlım...

Aynada kendimin her ayrıntısını inceliyordum. Neden mi? Bugün evleniyordum! Nihayet mutlu olacaktım, nihayet doğru düzgün bir ailem olacaktı, nihayet her şey yoluna girecekti... Evlenmeyi her şeyden çok istiyordum. Hem de Liam ile... O sevgilim, kocam olacak kişi, çocuklarımın babası olacak kişi... Umarım. Yani şu düğünü atlattık mı her şey bitecek. 

Kendimi tekrar süzdüm. Ayağımda beyaz topuklu ayakkabılarım, sade ve biraz şişik bir gelinliğim. Straplez ve eteğin ucunda desenleri vardı. Saçlarımı topuz yerine açmıştım. Çünkü zaten çok uzun değildi. O sırada annemin gözlerinin dolduğunu gördüm.Hızla ona döndüm.

Mitchie: Anne... Neden ağlıyorsun?

Cox: Evleniyorsun... Daha sana doyamadan yuvandan ayrılıyorsun... Sana annelik yapamadım. Ben seni ormanda yanlız bıraktım.

Ormandayken hep kendime annem beni neden bıraktı diye sorar ve kızardım. Doğru söylüyordu ama onlar gerçmişte kalmıştı.

Mitchie: Saçmalama anne bir yere gitmiyorum. Evimiz arasında en fazla bir saat var. Hem sen beni yanlız bırakmadın ki. Ben her zaman yanında olacağım. Anne! Rimelimi akıtma...

Cox: Tamam tamam... Sen ağlama sakın. Ben duygulandım sadece.

Ona sarılıp göz yaşlarımı tutmaya çalıştım. O sırada kapı çalındı ve gelen kızlardı. Elenour, Perrie ve Sally gelmişti.

Sally: Ohh birileri çok güzel olmuş.

Perrie: Benden önce evleniyorsun Mitchie inanamıyorum.

Elenour: Evet kısmet sanaymış.

Gülüp onlarada sarıldım. Sandalyeye oturup duağımı taktılar. Ardından sade bir makyaj ile işim bitmişti. Ayağa kalkıp son hazırlıkları hallettik. Ardından kapıdan çocuklar geldi. Liam dışında çünkü annemin adetleri vardı. Törenden önce damat gelini göremezmiş. Harry doğru düzgün giyinmişti ama kafasındaki bandana her şeyi bozuyordu. Ama moralini bozmamak için bir şey demedim. 

Harry: Harika görünüyorsun kardeşim. 

Mitchie: Teşekkürler.

Zayn: Bakın kim benden önce evleniyor...

Perrie ile gülmeye başladık. Çünkü aynı lafı o da söylemişti. 

Louis: Kızın hakkını yemeyin... 

O anda Niall'dan beklemediğim bir cümle söyledi.

Niall: Liam önce davranıp evlenme teklifi etti. Sizde etseydiniz evlenirdiniz. 

O anda çocuklara dönüp ağzımı o şekline getirdim. Kızlar gülemeye başlamıştı bile. Louis ise yanakları kızarmıştı. O sırada kapı açıldı ve bir adam içeri girdi.

Adam: Efendim tören başlıyor...

Harry dışında herkes odadan bana öpücük yollayarak çıktı.

Harry: Hazır mısın?

Derin bir nefes aldım. 

Mitchie: Evet.

Masada duran çiçeğimi alıp Harry'nin koluna girdim. Ardından yavaşça odadan çıktık. Salona girdiğimizde herkes oturduğu yerden kalktı. (Kilisede nikah kıyılıyor bu arada) Yavaş adımlarla kürsüye yürüyen yolda yürümeye başladık. Küçük bir kız kafama çiçekler atıyordu. Çok sevimliydi ve heyecanımı biraz olsun geçirmişti. Ama sonra Liam'ı gördüğümde heyecanım iki katına çıkmıştı. Tıraş olmuştu. Saçları her zaman ki gibi yukarı doğruydu. Siyah takım elbisesi ona tam oturmuştu. Beni görünce gözlerini açıp gülümsedi. Harry beni Liam'ın yanına bırakıp yerine geçti. Bende Liam'ın koluna yapıştım. Liam sessizce fısıldamaya başladı. O arada rahip dua gibi bir şeyler ediyordu.(asdfgh dua gibi bir şeyler ) 

Liam: Çok çok çok harika görünüyorsun.

Mitchie: Sende öyle...

Liam: Sen fazla mı heyecanlısın?

Mitchie: Heyecanımı senin caziben arttırıyor.

Liam: Eğer senin caziben benimkini arttırsaydı yaşayamazdım. 

Gülüp rahipe döndük. İşte o beklediğim an gelmişti.

Rahip: İyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta, savaşta ve barışta, dünyada ve marsta, gündüzde ve gecede birbirinizi seveceğinize, koruyacağınıza  ve bırakmayacağınıza söz veriyor musunuz?

Liam: Ev-

O anda bir gürültü geldi. İkimiz birden arkamızı döndüğümüzde kapıda üç adam vardı. Bunlarda kimdi?! Öndeki adam belinden iki silah çıkardı ve havaya ateş etti. Herkes olduğu yere çöktü. Arkalarından korumalar geldi ama tüm korumalar vuruldu. Ardından yanımıza baktığımızda dört adam bize doğru geliyordu. Liam hemen beni arkasına sakladı. Önüne gelen adamın yüzüne bir yumruk geçirdi ama ikinci adamdan yumruk yedi. Bağırdım.

Mitchie: Liam! 

O anda silah sesleri yükseldi Niall bana bağırıyordu.

Niall: Mitchie! Mitchie! Yere yat! 

Hemen dediğini yaptım. Hey bir dakika bu anı biliyordum. Ben bu anı rüyamda görmüştüm. Hastanedeyken. ve gerçek olmuştu! Tanrım neden ben mutlu olamayacağım? Ağlamaya başladım. Liam'ı dövüyorlardı, havada kurşunlar uçuşuyordu ve düğün mahfolmuştu. Umarım birine bir şey olmaz diye dua ederken bir adam beni tutup kaldırdı.

Mitchie: Bırak beni! 

Ne kadar debelensemde adam çok güçlüydü. Beni Liam'ın yanına götürdü. Liam'ın tek gözü şişmiş ve kapanmıştı. Ağzından kanlar akıyordu. Onu görünce ağlamam şiddetlendi. Adam saçımdan tutup bana Liam'ı gösterdi.

Adam: görüdün mü sevgilini?! Ne kadar da güçlü(!) 

Hareket dahi edemiyordum. Ellerim titriyordu. Liam yerdeydi ve bana elini uzatmaya çalıştı. Bende ona uzattım ama başka bir adam Liam'ı tutup götürmeye başladı. Elim havada kaldı. Çok kötüydüm. Bayılmamak için zor direniyordum. Etrafa baktım. Annemi aradı gözlerim. Çocuklar, kızlar salonda sadece vurulan insanlar vardı. Diğerleri kaçmıştı. Ya da onlarıda götürüyorlardı. Ne olmuştu yine? Evet her şey başa dönmüştü. Yine eski iğrenç, felaket halindeydi. Evlenememiştim, mutlu olamamıştım, düğünümü yapamamıştım... Kocamı dövmüşlerdi! Onu elimden almışlardı. Şimdi ne yapabilirdim ki? Birden biri kafama silah dayadı. O adamlardan biriydi. 

Adam: Son duanı et kızım. 

Ve evet ölüyordum. Enazından son duam olarak Liam'ın, Annemin, Harry'nin, Niall'ın, Zayn'in, Louis'in mutlu olmasını diledim. Bare onlar mutlu olsun. Gözlerimi sıkıca yumup bekledim. Ölmeyi... Ardından bir silah sesi her şeyi bitirmişti. 

Merhaba yeni bölümle karşınızdayım. Bu arada 23 Nisan bayramınız kutlu olsun. ve geçmiş Paskalyanız :D Çok ekşınlı bir bölümdü değil miii? :) Yazım yanlışları varsa özür dlerim... Yorumlarınızı bekliyorum yorummmm...