-Amelia-
Belen'in ihaneti akıl almaz bir durumdu. Göğsümde ki acıyı hissedebiliyordum ama etrafımda ki hiç bir şeye dokunup bir şey yapamıyordum. Sanırım ruhum bedenimden ayrılmıştı. Kendimi makyaj aynamda gördüğümde düşündüklerimin doğru olduğunu anladım.
Ölmemiştim ama ruhum bedenimden ayrılmıştı. Geri bedenime nasıl döneceğimse tam bir muallaktı. Aynada dört elementin taşlarını ve auralarını görebiliyordum. Aynı zamanda hepsini bir arada tutan evrenin enerjisini. Belki evrenin enerjisi yüzünden ölmemiştim. Beni hayatta tutan da bu enerjiydi.
Odadan çıktıktan sonra kapının önünde toplanan binlerce insanın arasından zorlukla geçtim. Tapınaktan çıktığımda her şeyin ruhunu görebilidiğimi fark ettim. Belki ruh değillerdi, emin değilim ama canlıları canlı yapan şey olduklarını anlayabiliyordum. Hepsi yaşam doluydu.
Melezlerin üzerinde rengarenk cisimler halinde duruyorlardı. Meydanda ilerlerken kimse bana bakmadan yanımdan geçip gidiyordu. Lanet olsun ki bu çok sinir bozucuydu!
Nasıl geri dönecektim ben!? Beyaz ışık falan da görmüyorum ki!
Gözlerimi kapattım ve bedenimi düşünmeye çalıştım. Ölü değildim ki! Belki geri dönebilirdim! Argon'u, savaşı, annemi düşünmeye çalıştım. Geri dönmek istiyorum!
Gözlerimi hafifçe araladığımda hala aynı yerde durduğumu fark ettim. Hiç bir bok değişmemişti.
Yanımdan bir arkadaş grubu geçerken içlerinden bir tanesi tam karşımda durdu ve bir adım yana kayarak yanımdan geçti.
Pekala bu garipti. Beni görmüşmüydü?
Arkasından ilerledim ve önüne geçtim.
'Hey! Beni görebiliyor musun? Lütfen görebiliyorsan bir şeyler yap! Bedenime geri dönmem lazım! Ben Amelia! Lütfen beni görebiliyor ol lütfen!'
Çocuk adımı söylediğim anda bakışlarını bakışlarıma dikti. Yüzünde ki şaşkınlığı görebiliyordum. Sanırım başıma gelenlerden haberi yoktu.
Arkadaşlarına döndü.
'Siz gidin bakın ne oluyormuş, benim küçük bir işim var.'
Kızlardan birisi öne çıkıp çocuğun koluna girerken ağzını yayarak konuşmaya başladı.
'Yine ruhlarlamı uğraşacaksın. Bırak kendi yollarını kendileri bulur. Neden uğraşıyorsun ki?'
Kızın ağzına iki tane çakasım gelmişti. Çocuk kolunu kızdan kurtardıktan sonra elimi tuttu ve beni çekiştirmeye başladı.
Bu çocuk bana nasıl dokunabiliyordu ya? Çocuk beni arkasında beş dakikadan fazla sürükledikten sonra ağaçlık bir alana getirdi.
'Ne oldu da bedeninden çıktın sen?'
'Belen yüzünden, göğsüme hançer sapladı. Tanrılar bedenimi iyileştirdi ama yine de bedenime dönemiyorum. Nasıl döneceğimi bilmiyorum. En kısa zamanda bedenime dönmem lazım. Bu arada adın ne senin? Beni nasıl görebiliyorsun?'
Çocuk beni dinlerken suratında ki ifadeyi hiç bozmadan bana bakmaya devam etti.
'Benim adım Page. Yeteneğim ruhları görmek. Hades'in meleziyim.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELEMENT OKULU (TAMAMLANDI)
FantasíaUzun yıllar önce özel güçler dünyaya salınmıştı. Tanrılar ve tanrıçalar bu güçleri Dünya'nın kurtarılmasında görev alabilecek seçilmiş kişilere gönderdiler. Bu seçilmiş kişiler, zamanı geldiğinde güçlerini keşfediyorlardı ve dönemlerinin sorunlarıyl...