BÖLÜM-10

14.4K 435 47
                                    

    Bir insan önce sevecen olup sonra tekrardan sadistliğe dönerse siz onun hakkında ne düşünürdünüz?  Peki ya evli olduğunuz kişiye aşk değilde nefret besliyorsanız bu ilişki nasıl yürürdü?
***
Hatırlatma
  -Özür dilerim Berfin tüm yaşattıklarım için kendimi sana affettireceğim. Ve bu günden sonrada seni sevmeye başlayacağım.  Berfin sonunda ağzını açtı ve:
+Sen istediğin kadar sevmeye çalış Baran ağa bakalım ben seni sevecekmiyim...
  Baran Berfinin bu sözüyle iyice sinirlenmişti ve Berfinin saçlarını eline dolayıp çekerken konuştu:
-Bana bak lan ben senin gibi bir bücürü sevmediğim halde sevmeye çalışıyorum ki olmuyorda zaten... Senin yüzünden ben sevdiğim kadını boşladım o da yaptı yapacağını ben onu öldürdüm lan kendi ellerimle öldürdüm. O ölmüşken sana huzur vereceğimi mi sanıyorsun. Berfin Baranın onu itmesiyle yere  düştü.  Baran yerde yatan Berfine iğrenircesine bakıyordu. Belindeki kemeri çıkarıp iki kat yaptı.  Berfin korku dolu gözlerle bakarken babasınında kemerle dövdüğü zamanlar aklına gelince o acıyı tekrar hissetmek istemediği için ne olursa yapacaktı.  O sırada gözüne Baranın yere düşmüş olan silahı takıldı.  Baran kemeri vuracağı sırada Berfin silahı çoktan uzanıp almıştı bile... Baranın vurmasına fırsat vermeden silahı doğrulttu.  Baran şaşırmıştı  bir adım geri gitti ve:
-Napıyorsun lan sen hemen bırak o silahı Berfin bundan cesaretlenerek ayağa kalktı fakat silahı Baranın üstünden hiç çekmemişti. Baran korkusuzca Berfine yaklaşıyorduki Berfin:
+Bak yaklaşma vururum seni dedi kararlı bir şekilde Baranda:
-Bende seni gebertirim Berfin ne de olsa ben bir ağayım ya sen sıradan bir kız Berfin bu sözlere daha fazla tahammül edemeyeceğini anladığı için bu defa kendisi Baranın üstüne yürüdü ve silahı Baranın tam kalbine dayadı sonra da konuştu:
+Bana bak ağa bozuntusu beni ilk geldiğimde dövdün işkence ettin bir şey demedim.  Sen benim bebeğimi öldürdün yine haklı sandın kendini... Sen ve o anan bebeğimi öldürdünüz. Anamı görmeye gittim diye başıma silah dayandı,  hor görüldüm.  Ama artık yeter! Hepinizden nefret ediyorum.  Berfin bunları söylerken silahı Baranın kalbine ritmik bir şekilde vuruyordu.  O sırada Baran Berfinin bacağına sert bir tekme attı.  Berfinde acıyla inleyerek yere düştü ve tabiki silahta Baranın ayaklarının dibine... Baran hemen silahı eline aldı.  Berfinin karnına birkaç tekme geçirdi.  Suratınada sayısızca tokat attı.  Berfinin yüzü kandan görünmüyordu.  Ayrıca dudağıda patlamıştı.  Baran Berfinin kafasına silahı dayadı ve:
-Sen o fındık kadar olan beyninle beni mi vuracaktın bunları söylerken silahı genç kızın başına iyice bastırdı.
-Lan acımıştım sana bir iki iyi davranayım dedim tepeme çıktın.  Ama bundan sonra sana günyüzü göstermeyeceğim.  Şimdi toparlan biraz sonra İstanbula  gidecez.  Geç kalırsan gelir dövmekten beter ederim seni! Baran ağa kapıyı çarpıp gittikten sonra Berfin doğrulmaya çalıştı fakat yapamadı.  Kapı tıklatılınca kısık ve cılız sesiyle "gelebilirsiniz" dedi. Genç kız kapıdan gelen her kim olursa olsun yardım isteyecekti. İçeriye yirmili yaşlarda koyu kahverengi saç rengi ve ela gözleriyle dikkatleri üzerine çeken bir genç girmişti.  Bu sert görünümlü adam Berfini öyle görünce ellerini ağzına götürdü.  Şoktan çıktıktan sonra hemen Berfinin yanına gelip kalkmasına yardım etti. Otel odasının içindeki banyoya gidip oradan ilk yardım çantasıyla geri döndü.  Berfinin yüzünü temizleyip yara bandını da dizine yapıştırdıktan sonra konuştu:
-Şey yenge ben kendimi tanıtayım. Adım Ali Baran ağanın sağ koluyum.  Ben seni havaalanına götürmeye geldim.  İyiysen gidelim dedi ve yüzüne sıcak bir gülümseme yerleştirdi.  Berfin ona yenge denmesini sevmesede bir şey demedi.  Yüzüne buruk bir gülümseme yerleştirerek:
+Teşekkür ederim. Ali abi desem sorun olur mu bir abim vardı fakat... devamını getiremedi genç kız Ali de bunu anladığından dolayı hemen konuyu değiştirdi:
-Öyleyse ben de sana kardeşim derim ama bilirsin ağamın yanında yenge demek zorundayım. Berfin bunu kafasıyla onayladı.  Ali Berfinin eşyalarını koymuş olduğu çantayı alarak kapıya çıktı.  Berfinde arkasından çıktı.  Ali Berfini kısa sürede havaalanına getirmişti.  Baranda onlardan birkaç dakika sonra gelmişti. Gelir gelmez Aliyle hararetli bir şekilde uzun bir konuşma yapmıştı.  Sonrada Berfini bileğinden tutup uçağa doğru resmen sürükledi.  Bilet işlerini Ali  hallettiği için yapıcak işleri yoktu.  Bu yüzden vakit kaybetmeden uçağa bindiler. Berfin cam kenarına Baranda onun yanına oturmuştu. Birbirlerinin yüzlerine bakmıyorlardı. İkiside ağzını açıp tek kelime etmemişti.  Baran sıkıldığından dolayı yanında getirdiği kitabını okumaya başladı. Tabi yan gözle Berfine bakmayı da ihmal etmiyordu. Genç ağa bu sıralar Berfine yaptıklarından dolayı pişmanlık duyuyordu.  Ancak nefreti onu engelliyordu.  Aslında Berfinden neden nefret ettiğini de pek bilmiyordu.  Genç ağa bu düşüncelerin içinde iken omzunda bir ağırlık hissetti.  Başını omzuna doğru çevirdiğinde Berfinin kafasının omzuna düştüğünü anladı. Çok masum görünüyordu. Genç adam küçük karısını incelemeye başladı.  Göz altları şişmiş,  dudağı patlamıştı ancak hala çok güzel görünüyordu.  O kiraz dudakları uyurken öne doğru büzülmüştü.  Genç adam karısının uyumasından faydalanarak kendi kafasınıda onun kafasına yasladı.  Ve o mis gibi çilek kokusunu içine çekerek gözlerini kapadı...

   Arkadaşlar 10. Bölüme kadar yanımda olduğunuz için çok teşekkür ederim. Yazım hataları varsa üzgünüm köye gideceğimden dolayı bugün bir bölüm daha atacağım zaten köyde iki gün kalacağım.  Dönünce bir sürü bölüm atarım. Sizi Çok seviyorum

BerdelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin