[10]

4.4K 382 680
                                    

“Eren?”

Levi'ın geldiğini görmüş olmasına rağmen seslenişi ile elinde olmadan irkilen Eren gözünde biriken yaşlarla savaşamadı. Ağladığını görmesini istemiyordu bu yüzden başını önüne eğdi.  Görüş açısına giren bacaklardan anladı ki yüzleşmekten kaçamayacaktı.

“Eren sensin! Geleceğini biliyordum! Beni mutsuzken yalnız bırakmazsın sen.”

Eren duyduklarına inanmaz bir halde kafasını kaldırdı. Levi'ın yakası açık takım elbisesi, dağınık saçları ve kenarları ağlamaktan kızarmış gözleriyle karşılaşınca küfür etmek isteğiyle doldu. Kahretsin neden bu kadar yakışıklı olmak zorundasın!

“ Eren? Sen ağlıyor musun?”

 Ağlıyorsa ne olmuştu yani? Hem az önce o da ağlamıyor muydu? İnatla başını indirmedi.

“ Ağlıyorsam ne olmuş sen de az önce ağlıyordun!”

“ Evet ama artık ağlamayacağım. Çünkü sen geldin.”

Eren kendisine söyleneni yeni yeni algılarken sinirlenmeye başladığını hissetti.

“ Ne yani beni bekliyor muydun?”

“Elbette bekliyordum. Mutsuz olduğum her zaman yanımdaydın Eren. Bu yüzden buraya geldim.”

“ Buraya seni teselli etmeye gelmedim seni ahmak! ”

Levi şoka uğramakla kırgınlık arası bir ifadeye büründü. Eren ilk defa ona hakaret ediyordu çünkü.

“Neden geldin o zaman?”

“Geldim çünkü seni merak ettim; geldim çünkü sevgilin, arkadaşların meraktan deliye dönmüş durumda ve sen bana ayağına gelip kaprislerini çekmem için buraya geldiğini mi söylüyorsun?” Eren ayağa fırlamıştı. Sesi giderek artmış en sonunda da farkında olmadan bağırmaya başlamıştı.
 “ Neyim ben? Kapan kurduğun bir fare mi? Benimle oyun mu oynuyorsun sen?”

Levi ithamlar karşısında paramparça olduğunu hissediyor ama onu üzenin ne olduğunu kestiremiyordu. Eren'in ona karşı bu kadar saldırgan davranmasının mı yoksa söylediklerinde kabul etmek istemese de haklılık payı olmasının mı?

“ Benimle neden böyle konuşuyorsun Eren? Ben dost olduğumuzu düşünüyordum. En kötü zamanımda seni görmek istemem suç mu? Artık dost değil miyiz?”

Eren kalktığı duvar kenarına tekrar çöktü. Kafasını önüne eğip duyulmayacak kadar kısık bir sesle “ Beni becerdiğin günden beri artık dost değiliz” dedi.

Levi bu konuya geleceklerini biliyordu ama kararlıydı özür dileyecek ve Eren'in affetmesini sağlayacaktı.

“ Kızgınlıkla söylediğimi biliyorsun asla böyle düşünmedim. O gün ikimiz ne istiyorsak o oldu Eren. kimse kimseyi zorlamadı.”

“Zorlamadı evet ama altta olan ben olduğum için sen beni becermiş oldun.”

Levi iç geçirip,gözlerinin içine baktı, “O gece bu kadar anlamsız değildi benim için.”

Eren Levi'ın yüreğini acıtacak bir kahkaha attı.

“ O yüzden mi hatırlamıyormuş gibi yaptın?” Tekrar göz göze geldiler.

“ Hatırlamamı istemediğini düşündüm. Çünkü uyandığımda yoktun. Üstelik kitabı da götürmüştün. Ben de sorduğunda hatırlamadığımı söyledim. İnandırıcı olsun diye de Petra ile barıştım Eren. Seni kaybetmekten korktum.”

“ Levi Ackerman ve onun sonu gelmez bahaneleri” dedi Eren ayağa kalkıp üstünü silkelerken.

“ Bana haksızlık ediyorsun.” Levi bu defa gerçekten kırılmıştı.

Denizde Kaybolmuş Orman | RiRenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin