Pembe maskesiyle bana gülümsüyordu. Bu sefer kaçamaz. Kim olduğunu öğrenicem. Nefesimi kesen kızın kim olduğunu öğrenicem ....
Yaklaştım. Onun benim yaslandığım duvara doğru gitmesini sağladım. Gülüyordu. Geri geri gidiyordu. Ben de sırıtıyordum. Az önce Benim sırtımı yasladığım yere sırtını yasladı. Gözleri ! İnanılmaz....
Elim saçının arkasına gitti. Arkadaki bağı çözücektim. Bunun için baya yaklaşmıştım ona. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Tam bağı tutmuştum ki kollarımı tuttu. Gözlerime bakarak konuşmaya başladı.
-Kendin bulmalısın, dedi.
Koşmaya başladı. Olamaz yine onu kaybedemem.... O topuklularla nası koşuyor ?! Ben de koşmaya başladım. Koşarken arkasına bakıp gülüyordu ve bu benim çok hoşuma gidiyordu. Sırıtarak kovalıyordum. O dalgınlığımdan faydalanıp benden önce koşmuş ve dolayısıyla benden öndeydi. Bir anda taksi durdurdu. Bindi. Ona yetiştiğimde çoktan gitmişti.
Olamaz. Bulmalıyım onu. Ama nerden ? Okul.... Okulundayım demişti. Tabi yaa , okuldandı....
Bir anda gözüm yerdeki şeye takıldı. Bileklik.... Onundu, zarif bileğini süslüyordu. Hatta iki taneydi , biri buysa , diğeri hala bileğinde olmalıydı. Bunu koşarken düşürmüş. Hemen kaptım. İstemeden gülümsemiştim. Cebime koydum.
Onu bulmalıyım.....
MELİS'İN AĞZINDAN:
Bunu .... Yaptığıma ..... İnanamıyorum !
Onu öpen ben miydim ? Ben ? Melis ? Ben ?
Taksiden dışarı bakarken aklıma birden bir soru takıldı.... ACABA BENİ BULABİLECEK Mİ ?
HARRYNİN AĞZINDAN:
Şu an bulutların üzerinde gibiyim. Yani o kadar mutluyum ki .... Sarhoş gibiyim. Yani her şeye gülüyorum şuan. Yani bana küfredin yine gülerim ahahdhsj :DEvimin önündeyim. Kapıyı çaldım. Kapıyı küçük kardeşim açtı . Gülerek:
- Sen uyumadın mı ufaklık ?!
Diyip onu kucakladım. 10 yaşındaydı ve hafifti. Yanağıncan bi öpücük alıp bıraktım. Gülerek içeri girdim. Annem bana şaşkınca bakıyordu. Gülerek içeri geldim.
-İyi geceler !!!!!!!
Diyip yanağından öptüm.Bana deliymişim gibi bakıyorlardı. Güle güle odama çıktım. Odamı açtığım anda kendimi sırt üstü yatağıma attım. İstemsiz bi şekilde gülümsememi durduramıyordum.
--------------------------
Cumartesi:
MELİS'İN AĞZINDAN:Uyuyamadım bütün gece. Bi sağa döndüm bi sola. Hala inanamıyorum bunların olduğuna. İnanamıyorom ! Aaaaa ! Onu öptüm. Ya düşünebiliyo musunuz?! Hem de bu benim İLK ÖPÜCÜĞÜM !
Neyse saate bakim. 9:00 . Kalkmam lazım. Oo odam ne kadar aydınlık. Vavv. Odamın içindeki banyoya girdim. Bi duş aldım. Çıktım. Bornoz sevmediğim için havluya sarılıyorum. Yani havlu kalçamın az altında bitiyo. Tabi biri görürse yandım o ayrı mesele. Ama bu bi alışkanlık benim için.
Neyse. Dolabımdan koyafet seçiyordum ki telefonum çalmaya başladı. Telefona baktığımda numara kayıtlı değildi. Yoksa ? Hadi canım. Yok ya saçmalamıyım. Ne alakası var beni nerden bulsun daha dündü balo. Açtım.
-Alo ?
Bi erkek sesi geldi.
-Alo Melis ?
Bismillah.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maskee
RomanceHarrynin babası Türk, Annesi İngiliz. İngilterede doğdu. Liseye kadar ordaydı. Evde hem ing hem türkçe konustukları için iki dili de biliyor . Zayne gelirsek o da Harry gibi :) Onlar çocukluktan beri arkadaslar :)) Onun da babası Türk annesi İngi...