Düğün merasimi biteli 1 hafta oluyordu. Şero ablamlar çoktan balayından dönüp evlerine yerleşmişti. Canım cicim aylarındaydılar. Ablamlar ise Sugayla gezmelerdeydi. Arada bir James' den mesaj geliyordu. Her seferinde engelliyorduk. Başka numaralar buluyordu. Bunlar olurken biz de Ji Yongla tatil için yola çıkıcaktık. Brezilyaya gidiyorduk. Bay kazanan herşeyi önceden planlamış, işlerini bitirmişti. Ben de kendi işlerimi bitirip bavulumu hazırladım. Dün temizlik yaparken kapıya kutu gelmişti. Ji Yongun aldığı bikiniler üzerinde de not vardı. " Bunları üzerinde görmek için sabırsızlanıyorum" atmak istedim ama sanki hisseder gibi saniyesine arayıp " Atarsan orada daha fenalarını bulurum" demişti. Ben de onu dinledim. Atmadım bavula koydum eşyaları arabaya koyarken kapının önünde belirdi. GD: Günaydın güzellik. C: Günaydın yakışıklı. GD: Ver bana eşyalerını gidelim. C: Nasıl istersen. GD: Ooo şimdiden huyuma gidiyorsun. C: Kazanan kişiye layık olmaya çalışıyorum. GD: Layıksın zaten hadi gidelim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Ben) Şoför eşyaları önden götürürken biz de kalabalığı aşmaya çalışıyorduk. Aklıma son olay geldi. Pislik kız öyle bir çizmiş ki hala izi var. C: Senin hayranların çok vahşi. GD: Biliyorum geçenki saldırıyı duydum. C:??? GD: İnternette" GD'nin sevgilisi hayranı dövdü " yazmışlar ben de dava açtım. C: Ne ara? GD: Beni sevenlere zarar vermiyeceğini biliyorum. Ama senin zarar gördüğünü duyunca... Adalet yerini bulsun istedim. C: Teşekkür ederim. GD: Aslında özür dilerim seni koruyamadım. C: Önemli değil. Daha ciddi birşey olmaz merak etme. Bunları konuşurken uçağa binmeyi başardık. İkimizde uykusuz ve yorgunduk. Hostes bunu anlamış olacak ki üstümüze battaniye örttü. Birbirimize kıvrılıp uyuduk.
