•5•

5.8K 310 126
                                    

Multimedyayı izlemenizi tavsiye ederim :)

Yazardan

Draco çok uzun bir aradan sonra Hermione ile ilk kez yakınlaşıyordu. Garip hissetmişti. Fakat ona karşı kötü şeyler hissetmediğinden emindi. Ama iyi şeyler hissetmediğinden de emindi. Yani o öyle hissediyordu en azından. 

Draco geri doğru çekildi, "Afedersin, ne olduysa benim yüzümden." dedi. Hermione, bu güne kadar başıma gelenlerin çoğu senin yüzünden zaten diye düşündü. Ağlaması ve korkusu yatışmış şekilde,"Sorun değil, en azından bir Ölüm Yiyen ile karşılaşmadım." dedi ve zoraki bir gülümseme yerleştirdi suratına. Lanetli kolyenin sırrını çözememişti bu yüzden hala Draco'ya tavır alamıyordu. Bu cümlenin üzerine Draco kaskatı kesildi. Kendini bir süre için dağılmış hissetti. Kafasında durmadan 'Ölüm Yiyen.' kelimesi yankılandı durdu.

Hermione yavaşça ayaklandığında Draco düşüncelerinden sıyrıldı, Dudakları titredi. Korkuyor muydu? Yoksa endişeli miydi? "Seni hastane kanadına götürmemiz gerek." Draco zar zor sesine hakim olmuş tüyler ürpertici bir soğuklukta çıkmasını sağlamıştı. "Ben, kendim gidebilirim." dedi Hermione. Draco'nun işine gelirdi. Bu yüzden daha fazla üstelemeden Hermione'nin gidişini izledi. Hermione'nin gittiğinden emin olduktan sonra kendini daha da dağıttı. Sessizce hıçkırıklara boğuldu. Boğazını sıkan gömleğin düğmelerini açtı ve kravatını da genişletti. Çaresizce oturmuş ağlıyordu.

Sol bileğinde bir yanma hissetti. Canı çok yanmıştı. Draco'nun sessiz hıçkırıklarıda kesildi. Sağ kolunu hafifçe kaldırdı. Gömleğinin kol düğmesini açıp dirseğine kadar sıvadı. Karanlık İşaret ay ışığında bile o kadar karanlıktı ki tüyler ürperticiydi. Voldemort'un işareti. O artık bir Ölüm Yiyendi.

*

Hermione, Draco ile iki hafta boyunca konuşmadı. Ama Draco'nun bakışları Hermione'nin peşini bırakmadı tabii. Hala üst düzey kaybetme büyülerinde iyi olmayan Hermione, pazar günü olmasından faydalanarak öğlen kütüphaneye gitti. Üst Düzey Kaybetme Büyükeri ve Aletleri adlı kitabı alıp kütüphanenin en ücra köşesinden birine geçip masaya oturdu. Kitabın sayfalarını aralayıp Profesör Flitwick'in Hermione'ye çalışması gerektiği büyüyü aramaya koyuldu. Uzun bir süre boyunca çalışacağı büyüyü aradı.

Sayfa 256 ya geldiğinde gözleri Ölüm Yiyen görmüş gibi açıldı. Burgin & Burke'teki dolabın aynısıydı. Hermione bulduğu ipucu için ayağa kalkıp dans bile edebilirdi. Hemen okumaya koyuldu.

"Kaybolan Dolap, bir nesneyi, kişiyi yada herhangi bir şeyi. İçine koyduğunuzda bir süreliğine kaybolmasına yarar.

Kaybolan Dolaplar yüz yıllardır büyü tarihinde bulunsada, Adı Anılmaması Gereken Kişi'nin yükselişinde çok fazla kullanılmaya başlandı. Sizi bir süreliğine bir yete götürür ve Adı Anılmaması Gereken Kişi ve Müritlerinden korurdu.

Kaybolan Dolaplar tek değil ikiz olarakta bulunabilirler. İkiz olan Kaybolan Dolaplar arasında geçit oluşturulabilir yada bir dolaptan diğer dolabın bulunduğu yeri dinleyebilirsiniz Cisimlenmek yada buharlaşmanın etkili olmadığı yerlerdede Kaybolan Dolaplar rahatlıkla çalışır ..."

Hermione okuduklarıyla biraz daha kafası karıştı. 'Draco kaybolan dolabı ne yapsın ki!' diye düşündü. Neyi , kimi kaybetmek istesinler ki diye düşündü. Bunu öğrenmenin iyi bir yolu olmalıydı. "Düşün Hermione, düşün!" diye mırıldandı kendine.

Dramione / PureBlood-PrinceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin