"O halde yollarımız burada ayrılıyor.."
"Küçük kardeşim nereye gidecek?"
"Bunu söylesem de zaten unutacaksın. Merak etme tekrar karşılaşacağız.."
Kafası karışmıştı. Üzgün bir ifadeyle bana baktı. "Unutacaksam eğer küçük kardeşimi nasıl hatırlayacağım!"
"Hahaha... Zamanı gelince hatırlayacaksın. O zaman önden ben ayrılıyorum.."
Bir rüzgara karışıp yok oldum. İsimsiz kabileye dönmeyecektim.. Benim önce bir klanı yok etmem lazımdı!
*************************
Adam bir süre uzaklaşan Wu Shan'ın sırtına baktı. O sırada karşılık veremediği baskıcı bir aura etrafını sardı.. Anında da dizlerinin üzerine çöktü. Bu aura tanıdıktı! Aura yok olduğunda uzaktan gelen neşeli bir ses yankılandı.. "Bu Li teyze içindi.. O halde tekrar görüşürüz kardeş Gan."
Adam yüzünde kocaman gülümsemeyle yerden kalktı. "Hahaha.. Sanırım bunu hak ettim!"
Kalan çocukları arabaya bindirip hızla kabileye doğru yola çıktı. Kabileye vardığında özür dileyip olayları anlattı. Tabi Wu Shan hakkında bir şey söylemedi. Bunu duyan insanlar gerçek anlamda yıkıldı. [Hahahah.. Nedense gözümde canlandırınca gülme krizine giriyorum.]
O burada fazla duramadı. Kardeşinin kabilesine yardım etmek istese de bunu yapamazdı! İksiri tereddüt etmeden içti.. Sonunda anıları değişmeye başladı.
*************************
"Dur! İleride tehlikeli vahşi canavarlar var.. Etraftan dolaş!"
Suratımı astım. "Bu yolu uzatacak.."
"Çocuk ölmek mi istiyorsun?"
"Hayır.. Fakat başka bir yol daha var.."
"Orası kırmızıyla işaretlenmişti. Çocuk emin misin?!"
"Evet.. Sen söylemiştin düşmanımın zayıflıklarını bilmeliyim. Neyden korktuklarını merak ediyorum.." (Hee.. Tamam, kestirme olması da acayip ilgi çekici!)
"Hahahaha... Pekala gidelim!"
Melynas'la anlaşıp yolumu değiştirdim. Klan 3 günlük mesafedeydi.. Fakat o arabalarla gelebilmişlerse yol çok tehlikeli değildi! Zaten Melynas'ın algısıyla tehlikelerden hemen kaçabiliyordum.. Önüme çıkan normal canavarları yok ettim. Böylelikle dar bir dağ geçidine geldim. "Hm.. Ürkütücü bir havası var!"
Melynas bir şey algılıyor musun? "Hayır, çocuk burası gizemli. Nedense yolu görmüyorum.. Bu oldukça tehlikeli görülüyor!"
Önceden olsa geri dönerdim. Fakat ben değişmiştim. Bu yüzden ilerledim. Sis tabakasından önümü göremiyordum. Etrafa enerjimi yaydım sonuç aynıydı.. Melynas? Hey.. Neredesin? Lanet...! Buraya gelmem hata mıydı? Onu hissetmiyorum. Bu.. kötü! Buradan hızlıca çıkmalıyım.
Önümü görmesem de yürüdüm fakat haritaya göre şuan çıkmıştım. Hu..! Bu sis giderek daha da kalınlaştı. Üstelik beni yok etmeye çalıştığını hissediyorum.. Hayır, sakinleş! Gözlerimi kapattım. Şimdi daha iyi hissediyordum. Bir süre sonra tek tek diğer duyularımı kapatmaya başladım. Çünkü onlar beni yanıltıyordu! Hiçbir şey hissetmiyor, hiçbir şey düşünmüyordum. Bedenim transa geçmiş bir şekilde yürüyordu..
![](https://img.wattpad.com/cover/122965628-288-k693620.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZONA
FantasyZamanı durduramazsın, geriye gidemezsin, sadece ilerlersin... İşte benim hikayem öldüğümde başladı. Adli Psikolog Wu Shan eve giderken geçirdiği kaza ile hayata gözlerini yumdu.. Yada öyle olduğunu sanıyordu.. O tekrar dirilmişti. Üstelik 13 yaşın...