Montana

605 31 2
                                    

Ben Grace . Açık kahve, düz ,şekilsiz saçlarım var. Biraz sakarım . Aslında çok sakarım. Çevremdekiler tarafından sıska olarak anılırım . Annem öldü. Derslerime yeterince çalışırım.  Ama bu kadar bile çalışmak bizim okulda ineklik olarak görülür. Ve Steven .. Onu üç senedir - liseye başladığımdan beri- seviyorum. Aslında evet hiç şansım yok. Onun bana bakması İMKANSIZ ..

Evden çıktığımda Steven kızın sürdüğü  arabaya biniyordu. Kaşlarımı çattım . Steven arabaya binip kızı öptü. Uzunca..

Burnumdan soluyarak Soffie ve Isabelle buluştuğumuz köşeye doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım. Soffie ve Isabel benim en yakın arkadaşlarım.  Isabel resimde başarılı ve Soffie de sporda . Ben mi? Bense keman çalarım. Ben böyle düşünürken köşeyi dönmüştüm. Soffie orada bekliyordu. " Nerede kaldın ? Hadi Montana'ya gidelim, hiçbir şey yemedim ve açlıktan ölüyorum"

Soffie kolumdan tutup çekmeye başladı. "Ama Isabel.."  "Isabel bugün okula gelmiyormuş. Ailevi bir mesele oldugunu söyledi. " Isabel'in annesi ve babası boşanmıştı . Hala çocukların kimde kalacağına karar vermemişlerdi.

    Montana'nın kapısından girerken yine o tanıdık zil sesi duyuldu. Montana Soffie ben ve Isabel 'in en sevdiğimiz kafeydi . Aslında daha çok bir yuva gibi. İçeriye girince burnuma gelen sıcak çikolata kokusu, kurabiyelerin lezzeti, ortamin havası beni büyülüyordu. Soffie'yle bir sıcak çikolata alıp çıktık. Tabi Bayan Montana bize bedava iki kurabiye vermişti. Ben hala Montana'nin etkisinden çıkamamışken telefonum çalmaya başladı. Telefondaki ses Bayan Thedory 'nin -evimizdeki hizmetçi aslinda annem gibi - sesiydi. Cıvıldayan sesiyle konuştu "Bu yaz tatili için nereye gideceğimiz belli oldu hayatım. Arkadaşın Steven ve ailesi ile kampa gidiyoruz.. "

İmkansızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin