BÖLÜM ONBİR

3.4K 287 12
                                    


Bağırmak, nefesim kesilene kadar çığlık atmak istedim ama arkamdaki kişinin "SOPUS ÇAKABKU!" demesiyle bir harf bile çıkaramadım ağzımdan. Sanki bir tür sihirli sözcüktü ve söylemesiyle tutulmuştu dilim.

Yavaşça arkamdaki ellerini bıraktı ve kafama dokundu. Bu sefer mırıldandığı sözcükleri anlamamıştım. Ama bir tuhaflık vardı. Şu an beni tutmasa bile kaçamıyordum, gitmiyordu ayaklarım.

Kilitlenmiş bir durumda öylece kalakaldım. Kendi irademde kullanabildiğim tek şey gözlerimdi. Arkamda duran şey yavaş adımlarla önüme dolandı. Karanlıktaki yüzünü çok az seçebiliyordum ama şunu söyleyebilirim ki bu herif fazla yakışıklıydı.

Parlayan sarı saçlarını ve iri vücudunu rahatlıkla seçebiliyordum. Benden en az 30 santim uzun olduğundan yüz ifadesini seçemiyordum ama göğsünün inip kalkmasından en az benim kadar tuhaf hissettiğini anlayabiliyordum.

"Sana yemin ederim ki seni düzelteceğim sevgilim. Seni bu bedene sokanlar da cezalarını elbet alacak." dedi ve ilerlemeye başladı. Sanırım bu adam Ay klanının lideri ve Dillemma'nın nişanlısı Pablo'ydu.

O odadan çıkarken ayaklarım istemsizce beni onun arkasından sürüklüyordu. Acınası bir hâlde buradan birinin beni görmesini istiyordum. Maalesef olmadı. Tabii ben bu yerden kendi başıma kaçmaya çalışsam millet beni yakalamak için can atardı. İçimden kaderime lânetler saydırarak Pablo'nun arkasından bu manastır gibi yerden çıktım.

Korkuyordum. Pablo beni spor bir arabaya bindirdi ve arabayı çalıştırdı. Gelen egzoz kokusu midemi ağzıma getiriyordu. Gözlerimi kısıp kalbimden yayılan acının vücudumu acizce ele geçirişini izledim.

İnanılmaz bir açlık ve saldırganlık hissi tam mideme oturmuştu. Tuhaf sesler ve boğularak ölen insanların başka bir dilde yavlarışı kulaklarımı dolduruyordu. Pablo daha önce rüyalar yoluyla bana ulaşmıştı ama şu an o yanımdaysa buna sebep olan neydi?

Bu his geçtiğinde ve gözlerimi açabildiğimde araba yavaşlamış ve bir dakika içinde de durmuştu. Boş bir ormanlık alandaydık.

Eğer Pablo'nun insan olduğunu bilsem beni buraya tecavüz edip sonra da öldürmek için getireceğini düşünürdüm. Fakat Cadı klanında olduğu gibi Ay klanı insanlarınında zihin okuyabilecek telepatik güce sahip olması muhtemeldi. Keşke bu büyülerle içimizdeki sesi de susturabilsek.

Arabadan çıkıp öylece beklerken Pablo, şu ana kadar gördüğüm en büyük ağaca doğru yürüdü. Tırnaklarının dönüştüğünü gördüm. Ağaca tırmandı ve ordaki bir dalı aşağıya çektiğinde bir haraketlilik oldu.

Ağaç, yarı yerine kadar aşağı doğru kaydı ve açılan yerde merdivenler ortaya çıktı. Büyüleyici ve fazlaca şaşırtıcı bir olaydı. Peşinden merdivenlere ilerleyip aşağı indim. Burası Cadı Klanı'nın bulunduğu taş binadan daha aydınlıktı ama normal bir insana göre zifiri karanlıktı. Yani saçma bir kelime gibi dursada karanlık bir ışık vardı. Vampir filmlerinde olduğu gibi güneşte derilerinin yanıp yanmadığını merak ettim.

Burası diğer yerde olduğu gibi tek bir bina değilde küçük küçük birçok binadan oluşuyordu. Bir nevi yer altı şehri gibiydi. Pablo koluma girip ilerlediğinde bir çok insan eğilmiş saygılarını gösteriyordu.

Cadı klanında bile Diölemma olmadığıma inanan üç kişi (Nora, Enrique ve Kâhin) anca olmuşken her şeyi açıklamaya tekrar mı başlayacaktım?

Eğilen vampirler arasında bana bakıp fısıldaşanlar oluyordu ve kesinlikle ben bu kızlar arasındaki en çirkin yaratıktım. Hepsi Taylor Swift'in, "Look what you me do" şarkısında arkadaşlarını mankenler arasından seçtiği gibi bu kızlar da Victoria's secret melekleri arasından seçilmiş gibiydi.

Tahminen burada 400 veya 500 civarı vampir vardı. Benim istediğim tek şey ise bu kâbustan kurtulmak! Büyük ve gösterişli bir binanın önünde durduğumuzda Pablo bana döndü.

Yüzü daha net seçiliyordu ve gülerken oluşturduğu gamzelere insanın parmağını sokası geliyordu. Hâla konuşamadığımı ve bacaklarımı kontrol edemediğimi hatırlayınca ona karşı olumlu duygular beslememeye karar verdim.

"15 yıldır bekliyorum seni Dillemma ve bu gün her şey beklediğimize değecek. Bu gece giyeceğin gelinliğini ben seçtim. Umarım beğenirsin..."

CADI (Mu'nun gizemi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin