Hastane

102 9 1
                                    

Gözlerimi araladığımda burnuma hastanenin o tanıdık kokusu geldi. Beynimde hemşirenin ve doktorun sözleri yankılanıyordu.
İyi misiniz?
Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
Asya hanım..
Asya Hanım..
Bizi duyuyor musunuz?
Zor bela gözlerimi tamamen açtığımda en sonunda cevap verebildim.
--Duyuyorum..bana..bana ne oldu?
Hemşire;
--Sırtınızdan 5 kurşun ile vurulmuştunuz.
--Ne kadar süredir uyuyorum.
--8 gündür.
--8 mi?
--Evet.
Doktor;
--Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
--Eh yani.
--Efendim?
--Off..hemen hemen iyiyim.
--Güzel ilaçlar ağır gelmedi yani?
Bana ağır gelmez koçum diyesim vardı ama kafa sallamakla yetindim. Ben etrafa göz gezdirirken odaya sürü halinde 22 kişi girdi. Tabi arkasında girmeye çalışan babamda vardı ama Jungkook onu itince yere düştü üstüne de kapıyı örttü. 22 ne ya birde hastayı darlamayalım deyip 1 kişi girmesine izin veren doktorlar nerede ya ? Oha o annem mi annem hastaneden taburcu olmuş mu? Onu görünce doğrulmaya çalışırken zor bela her canım yandığında bir küfür savurarak kalktım.
Annem;
--Nasılsın güzel kızım?
--İyi işte.
--O kadar güzel kızım dedim yani cevaba bak.
Annem iltifat edince karşılık bekleyenlerdendir de.
--Annem minnoş tatlım oyy canını yediğim.
--İşte bana böyle gel.
Suga ve Arya bana bundan bu laflar nasıl çıktı diye bakarken diğerleri gülüyordu.
Emir;
--Ablamm sana noldu dedi yağ çekerekten.
--Ne ablam ne sende mi iltifat istiyorsun?
--Yaniii...bilemem..evet.
--Oyy pislik tipsiz tontiş kuuzuumm sidikli Emiroşum.
--Abla yaa.. derken diğerleri kahkaha atarak yerlerde yuvarlanıyordu.
Suga;
--Sidikli mi?
Annem;
--Sidikli tabi hepiniz sidiklisiniz.
Hepimiz;
--Yaa...
Annem;
--Asya sen hiç konuşma 6 yaşındayken yüzüme çişini yaptın sen.
--Anne ciddi misin?
--Evet kızım.
Herkes kahkalara boğuldu bense kahkaha ile sınır arasında kaldım.
--Yaa anne off sende ya sanki biliyordum yaparken.
Biz kahkaha atarken içeri paldır küldür babam girdi. Babam zaten sarhoş misali geldi yazık ayy ne yazık ya off ölsün şerefsiz işte nasıl yumruk yediyse sarhoş olmuş. Tam babam konuşacakken Jungkook ile Namjoon kolundan tutup güvenliğe götüreceğiz deyip gittiler. Bir kaç dakika sonrada döndüler.
Taehyung;
--Noldu gitti mi şeref.. Asya babana şerefsiz diyebilir miyim?
Asya;
--Söyle söyle ana bacı yürü umrumda değil.
Taehyung;
--Cidden mi?
Annem;
--Ben izin veriyorum Asya nın dediği gibi ana bacı saydır o şerefsize herşey söylenebilir.
Taehyung;
--Ha tamam. O şerefsizi götürdünüz mü?
Namjoon;
--Evet umarım geri dönmez.
Jungkook;
--Dönmeye cesareti kaldığını sanmam deyince hep bir ağızdan gülüştük.
--Bir şey diyeceğim... ben bayılırken sizin sesini duydum Arya ve Masalın sesini duydum beni vuranı gördünüz mü yada takip ettiğim kişiyi?
Arya;
--Siyah bir kapşonlusu vardı takip ettiğin kişinin ve sen vurulduğunda sana doğru dönüp baktı kapşonluyu dirseğine kadar açtığından bileği gözüküyordu bir yılan dövmesi vardı.
Masal;
--Bende seni vuranı gördüm. Kızıl renk saçları olan bir kadındı ateş kırmızısı saçları vardı.
Annem;
--Kızıl mı?..Kızıl saçlar ve yılan dövmesi..
Jaejae;
--Kim olduğunu biliyor gibi bir havanız var biliyor musunuz?
Annem;
--Tahmin ediyorum..ama bir insan bu kadar acımasız olabilir mi bundan emin değilim.
--Olabilir anne o bizim ailedense olur.
Annem;
--Yengen ve amcan..amcan hep uzun kollu giyer nedenini hiç düşündün mü?..o dövmesini saklar..Asya o gün onu yengenle tehdit ettiğin gün dövmesini gördün mü yada daha önce dikkat ettin mi?
--Bir dövmesi olduğunu biliyorum bileğinde. Ama bir yılan olduğunu bilmiyordum. Peki yengem dünyadaki tek tanıdığım kızıl o değil ki neden o?
Annem;
--Çünkü amcan yengenden başka kimseyle çalışmaz daha doğrusu hiçbiri onunla çalışmak istemez. Bunu yapmalarının nedeniyse intikam..yengeni kaçırdığın için intikam istiyorlar.
--O da seni dövdü bu adalet değil. Dünya adaletli olmayabilir ama beni tanıyanlar adaletli olmak zorunda.
Annem;
--Onlar bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyen insanlar nedeni bu kendilerine zarar gelmesin hep onlar haklı olsun tek bunu istiyorlar onlar çok bencil.
--Onlar nerede olabilir?
Emir;
--Yengem beni birkaç gün önce aramıştı biz Avusturya'ya gidiyoruz 3 gün sonra öğleden sonra 03:45 de istersen bizi uğurlamaya gel. Seni seviyoruz görüşürüz demişti. 3 günse yani bugün oluyor saat kaç ki?
Jimin;
--03:37 az kalmış hadi gidelim.
--Bende geliyorum.
--Sen yaralısın Asya.
--Jimin 8 gündür kış uykusuna yatmış gibi uyuyormuşum susar mısın bende geliyorum.
--Ama.
--Geliyorum.
Jungkook;
--Yaralısın ama.
Annem;
--Evet gelme sen kızım.
--Hayır bende geliyorum taburcu olma zamanı.
5 dakika sonra
Hızlı bir üst değiştirme ve evrakları halletme sonunda arabaya bindik ve Emire verilen adrese gidiyoruz. 3 dakika kaldı yemin ederim uçağa binmişlerse uçakta döverim lan onları. İndiğimizde kendimi zorlayarak yürümeye başladım. Dikişler yüzünden zorlanıyorum birde okul var ya la. Of be bıktım neyse ki bugün değil yarın var bugün Pazar (Keşke pazar olsa 😐😥😥) Etrafa baktık anons vardı 'Güney Kore-Avusturya​ arası aktarmasız uçağının kalkmasına son 2 dakika lütfen uçaklara bininiz.' Ben bunu duyunca uçağa doğru koşmaya başladım. Dikişler giderse vallahi bittim ben beni bunlar 1 hafta yatakta yatırır. Uçağa biner binmez bütün koltuklara bakmaya başladım. Kızıl saçlı birini görünce silahı ve bıçağımı çıkarıp ilerlemeye başladım. Diğerleride beni takip etti. Yengem ile amcam ile göz göze gelince kaçmaya çalıştılar ama arkada onları tutanlar oldu tabiki. Bir Norveç uçağı varmış 2 saat sonra onlara onu ayarladık. Sanırım bu ikisine annem ve ben tam 1.5 saat falan bağırdık rahatlayınca oturup bir oh çektim. Tabi bunu annemgilin evinde yaptık. Daha yakın bu havaalanına o sebeple. Oh içinin yağları eridi.
Ertesi gün
Dikişlerle zor bela kıyafetleri giydim bugün kızlarla annemlerde kaldık. Yine servis kahretsin ama olsun be annemde kaldık en azından. Hepimiz giyinip servise bindik. Off yine yine bir kavga ve yine Jungkook ile Jaejae kavga sebebi ne ben Asya ile oturacağım Allah'ım sana geliyorum.
Baya hızlı yazdım kötüyse sorry😀

True self -BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin