O öldü

59 4 2
                                    

2 gün sonra
Bu iki gün içinde hep çatışma için hazırlık içerisinde olduk. Silahlar ve bıçaklar getirttik aileler sayesinde. Ninja silahları sipariş ettik ve kullanımını öğrendik. Bizim kızlar grubu ve Jaejae rahat bir şekilde öğrendi ama diğerleri baya zorlandı. Özellikle Namjoon bıçakları sürekli eline koluna saplayıp durdu ah ona bir şey olacak diye cidden korktuk. Neyse bugün Pazar yarın okul var ve bugünde çatışma olacak gibi. Hazır olmalıyız. Aslında bu işe sadece ben ve aileler girecek diğerlerine zarar gelmemeli onlara bu korunma ve saldırma tekniklerini öğretmemin nedeni eve gelip ateş felan açarlarsa sorun olmasın diye. Zaten Emir ve annem bizle kalıyor Jaejae ve arkadaşları da ve Jungkook ve arkadaşları da 😊😀. Evin önünde adamların duruyor ve arka tarafta da Jaejae in babasının adamları duruyor. Arya nın adamları ile Masal ın adamları da dışarıyı gözetliyor. Halen aslında Arya ve Masalı bu çatışmaya girmesini istemiyorum ama onlar bunu çok istediğinden yapmak zorundayım. Neyse biz şuan evdeyiz hazırlanıyoruz..çatışma için. Park Soo denen o mafya grubunun deposunu basacağız. Onlar buraya gelmek isteyecek ama onlar buraya gelmeden hayattan varlıklarını silmiş olacağız.
2 saat sonra
Çatışma sona erdi. Kanlar içinde kalan ben ve sırtından vurulan sırtımda taşıdığım Arya ve aynı zamanda kolundan vurulan Masal. Zor bela hastaneye geldik. Arya ameliyattan çıktı bana pansuman yapıldı. Masal ameliyathanede şuan. Beni ameliyata almasınlar diye onlarla konuştum. Ben Aryanın yanında kalmalıyım. Daha henüz uyanmadı bende sıkıldım rehberden Emir'in numarasını çevirdim. Çalıyor. Açtı.
--Alo abla.
--Alo Emir sesin niye kötü geliyor ?
--Abla..abla annem *ağlamaya başlar*
--Ne anneme noldu?
--....
--EMİR CEVAP VER EMİR!!
--.... *silah sesi gelir*
--EMİR NOLUYOR EMİR!!
--Alo Asya *Park Soo nun lideri telefonu alır*
--Park Soo!! Emir nerede noluyor ne yaptın şerefsiz ?!
--Sadece Emiri vurdum. Merak etme omzundan vurdum. Annende kurşunlar yüzünden can çekişiyor olan şey bu.
--NE İSTİYORSUN?!!! DİĞERLERİ NEREDE?!!
--Merak etme diğerleri evde tıpış tıpış oturuyor bir şey olmadı. Senden istediğim ne biliyor musun ? O senin benim karımın hayatına kasteden şerefsiz üvey babanı öldürmen.
--BUNU HİÇ İSTEMEDİM Mİ SANIYORSUN ?! MİLYON KERE İSTEDİM MİLYON KERE.. vazgeçtim.
--Neden üvey babanı çok mu seviyorsun ?
--Hayır! Ondan nefret ediyorum. O ben her onu öldürmeye teşebbüs etsem tehdit etti beni anlıyor musun ?! Bana anneni öldürürüm dedi!!
--Zaten ölecek annen merak etme. Kalbi yavaş aynaya başladı.
--ONU HASTANEYE GÖTÜR YOKSA SENİ IZGARADA ŞİŞ KEBAP YAPARIM!!
--Tamam tatlı kız hastaneye gidiyoruz zaten senin olduğun yere geliyoruz.
--GEL VE AİLEMİ BANA VER!! diyerek yüzüne kapattım. Sesime uyanan Arya bana dolmuş gözlerle bakıyordu.
Arya;
--Annen iyi mi ölüyor mu 😧😨 ?
--Merak etme *kafasını okşar* o iyi olacak. Olmazsa onu bu hale getirenleri.. katledeceğim.
--Bunu kim yapmış ?
--Park şerefsiz Soo yapmış ne olacak ?!!
Ben sinirle konuşurken kapıdan Masal sedye ile geldi hemşire onu Arya'nın yanındaki yatağa koydu. Tam gidecekken kolunu morartacak derecede hızla ve sertçe tuttum.
--O iyi mi Masal iyi mi ?
Hemşire;
--Merak etmeyin narkozun etkisinden dolayı uyuyor. Yarım saate kalmaz uyanır.
--Peki ne kadar süre burada kalacak ?
--Bugün akşam taburcu olabilirsiniz.
Bir an bunu duyunca sevindim. Kadın benden teşekkürler dememi bekliyordu ama ben onu es geçerek Masala yöneldim.
--Masal..herşey geçecek değil mi ? Sen hep böyle söylerdin. Bu söz şuan geçerli değil gibi. Benim kalbimdeki acı neden geçmiyor ?
--....
--MASAL!! UYAN!! Herşey niye geçmiyor ?
Başucuna çöküp ağlamaya başladım.
Arya;
--Asya onlara haber verdin mi ?
--Ha..hayır şimdi haber veririm diyerek ayağa kalktım Jungkook un numarasını çevirdim gözyaşlarımı silip arama tuşuna bastım.
Çalıyor.... çalıyor.... açtı.
--Alo Asyam iyi misin ?
--Sayılır Kookie. Sana verdiğim adrese herkesi toplayıp dikkatlice gelir misiniz ?
--Ha olur bu arada..annen..
--Ben öğrendim. Merak etme beni siz gelin Arya sizi bekliyor.
--Sen merak etme dersende seni merak edeceğim bunu biliyorsun. Ve bu adres neresi ?
--Ha..hastane.
--NE?! İYİ MİSİNİZ!! NASIL OLUR?!
--İyiyiz. Sadece bir kaç kurşun.
İyi değiliz çünkü sadece bir kaç kurşun değildi bir sürü kurşun ve bir sürü kalp yarası var.
-- Tamam sakin olmaya çalışacağım. Hadi adresi at.
--Tamam atıyorum bay bay.
--Asya..iyisin değil mi ?
--İyiyim Kookie.
Ben hiç iyi olmadım iyi değilim Kookie.
-- Tamam görüşürüz seni seviyorum.
--Bende seni.
Telefonu kapatınca hızla adresi attım. Ben mesaj atarken Masal uyandı. Bu nedenle onun yanına gittim.
Masal;
--Jimin nerede ?
--Geliyor. İyisin değil mi Masal ?
--Evet Asya.
Yüzündeki ifade çok kötü.
--Yalan söylüyorsun Masal!
--Asya..sen bize iyi değilken bile iyiyim demeyi öğrettin.
--Çünkü bu gerekliydi.
Biz sohbet ederken çocuklar geldi.
Jimin;
--Masal! diye Masala koştu.
Taehyung;
--Aryam!! diye Aryaya koştu. Jungkookda "Asya!" diye bana koşup sarıldı.
--Jungkook?
--Efendim?
--Kaburgalarım birbirine geçti bıraksan diyorum artık.
--Ha tamam diyerek ayrıldı benden.
Jaejae;
--Asya anneni ve Emiri niye vurmuş o adam ?
--Beni tehdit etmek için.
Suga;
--Neden seni tehdit ediyor ki ? Amacı ne ?
--Babamı..üvey babamı öldürmemi istiyor sırf üvey babam akrabası tarafından öldürülmenin acısını çeksin diye.
Bambam;
--Üvey baban o adama ne yapmış ?
--Karısını öldürmüş.
Jungkook;
--Asya..babanı öldürecek misin ?
--Hayır ölmüş süsü vereceğim.
--O nasıl olacak ?
--Onu herşeyi anlatacağım. Sonra onu çelik yelek giydireceğim ve onu vuracağım o da rol yapacak. Zaten bu adama baya saf.
Neşe;
--Asya Unnie o sana çok acı çektirdi neden öldürmüyorsun?
--Hayatım boyunca bir katil olmak istemedim şimdide üvey babasını öldüren biri olmak istemiyorum.
Mark Tuan;
--Senin soğukkanlı bir katil olduğunu düşünüyordum.....ama sen cidden iyi birisin.
Tam ona teşekkür ederim koçum diyecektim ki hemşirenin odaya hızla dalması ile irkildim.
Hemşire;
--Emir Savaşçı ile Mısra Savaşçı onları tanıyor musunuz ?
--E..evet o benim annem ve kardeşim.
--Üzgünüm onlar vurulmuş..ve annenizin durumu pek iç açıcı değil.
--Ne?! O NEREDE?!
--Beni takip edin.
Koşarak giden hemşireyi takip etmeye başladım. Yoğun bakımın önünde durdu.
Hemşire;
--Annenizin burada. Birazdan doktor çıkacak ve durumu bildirecek. Kardeşiniz ameliyattan çıktı ve şimdi uyuyor diyerek yoğun bakımdan içeri girdi.
15 dakika sonra
İçerden doktor çıktı heryeri kandı. Bu korkmama neden oldu ama onun üstündeki kandan değil annemin durumundan korkuyordum.
Doktor;
--Üzgünüm...anneniz çok yara almıştı ve bir kurşundan kalbe bağlı damarlardan birini yırtmış. Annenizi kaybettik.
Kaybettik
Kaybettik..
Annenizi kaybettik

Kendime geldiğimde doktorun yakasına yapıştım.
--YALAN SÖYLEME!! O ÖLEMEZ!! O BENİM ANNEM!! O BİR ŞEREFSİZ PEZEVENK YÜZÜNDEN ÖLEMEZ!!
Ben bağırırken yandan bana bakan Park Soo mafya grubunun liderini gördüm. Onu gördüğüm an üstüne atlayıp yumruklamaya başladım. Herkes bize bakıyor ve bazıları beni tutmaya çalışıyordu. Kolumda hissettiğim acı ile yere yığıldım. Bu sakinleştirici idi. Herşey bulanıyor. Karanlık beni kendine çekiyor. Ve acı dolu sözlerini kulaklarımda yankılıyor.
Annenizi kaybettik.
Annen kanlar içinde acı çekiyor olan bu.
Acı çekiyor...
Annen kanlar içinde.
*Silah sesi kulağında yankılanır*
Emiri vurdum.
Acı çekiyor...
Merak etme hastaneye gidiyoruz.
İntikam kendini gösteriyor
İntikam..
O yaşamayı hak etmiyor.
Hastanede olmak hiç bir işe yaramadı. O öldü. O yaşamıyor. O öldü. Kulağında çınlayan sesler ardından gözlerim yavaş yavaş kapandı ve sonsuz karanlık beni kendine çekti.
.....
Uzun süredir yazamıyorum bazı sorunlar yaşıyorum sinir sorunları. Okulda bazı manyaklar varda o yüzden. Herşeye sinirleniyorum azıcık.

True self -BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin