Özlem

53 4 0
                                    

Medya:Park Joon Seo
Ertesi sabah güneş doğarken bana koordinatları verilen yere yani ormana doğru elimde sırt çantam ile yürümeye başladım. Orman yerlerde sarı solmuş yapraklar ile doluydu ağaçların dibinde siyah güller vardı. Yavaş yavaş ilerlerken küçük bir ses ile durdum etrafa bakıp arkamı döndüm. Arkamda büyük bir kurt vardı. Bana hırlıyordu. Ben takmadan önüme dönüp yürüyünce üstüme kan sıçradığını gördüm tekrar arkaya baktığımda kurt yoktu ve bir adam yerde kanlar içinde yatarken başında elinde mızrak olan bir adam vardı. Sakin bir tonda;
--Onu neden öldürdün ?
Adam;
--Haketti sen neden bu kadar sakinsin önünde ölü adam varken ?
--Seni ilgilendirmez ve sen..o biraz önceki kurttu değil mi ?
Adam;
--Evet. Sen nesin ? Ben bir kurtum.
--Kendi türüne zarar verdin.
Adam;
--O salağın tekiydi dünya bir şey kaybetmedi. Sana saldıracaktı ve burası bir canavar ormanıdır her tür olur sen niye burdasın ?
--Eğitim için buradayım.
Adam;
--Ne eğitimi ?
--Vampir.
Adam;
--Kokun onlara benzemiyor ama tabiki görüntün adeta "ben vampirim" diye bağırıyor. Kimi arıyorsun ?
--Edward..Edward diye biri.
Adam;
--Hangi Edward ? 2 tane Edward var.
--Soyadını bilmiyorum ama sen Melisa Savaşçı'yı tanıyor musun ? Onun kızıyım Edward ile arkadaşlardı.
Adam;
--Kızı mı ? Annen bir vampirdi..sen mutasyonsun herkes "Kurtlar" ın kısmında seni konuşuyorlar herkes dedikodu sanıyordu ama şeytan vampir bir efsane ya da dedikodu değil demek oluyor bu değil mi ?
--Evet de Edward Ajhussi nerede ?
Adam;
--Ha gel gidelim.
O önden ben arkadan yürüyoruz.
Adam;
--Adın ne Asya değil mi ?
--Evet Asya adım.
Adam;
--Bende Park Joon Seo.
--Park Joon Seo hmm. Vardık mı ?
Joon Seo;
--Az kaldı.
Joon Seo denen çocuğun beyaz saçları vardı yüzü oyuncak bebek gibiydi şu Koreli idollerin oyuncak bebeklerini yaparlar ya onlara benziyordu. Zaten onda en dikkat çeken şeyde oyuncak bebek gibi olması diye düşünüyorum. En sonunda vardık.
Bir ağaç evin önünde durduk.
Joon Seo;
--Burada yaşıyor bay! Bir şeye ihtiyacın olursa ben buradan 1-2 km uzakta bir mağarada yaşıyorum diğer kurtlar ile.
--Tamam diyerek içeri girdim. Kapının açılması ile Edward Ajhussi bana bakmaya başladı.
Edward Ajhussi;
--Asya bakıyorum Joon Seo ile tanışmışsın.
--Onu tanıyor musun ?
Edward Ajhussi;
--Evet Edward kurtlar arasında nesili tükenen bir türden geliyor aynı senin gibi. Hem Joon Seo boş zamanlarında etrafta dolaşır kurt vampir vb. türlerin dışında kokular alırsa o kokuyu takip eder seni bulması zor olmuştur kokun hafif çünkü. Ama tabiki seni takip edip yemek isteyen bir kurt olmuştur bu sayede bulmuştur.
--Evet birini öldürdü bir kurtu ve onun çok salak olduğunu söyledi.
Edward Ajhussi;
--😂 Kesin Tyler öldü. Neyse hadi eşyalarını yukarı kata yerleştir. Başlayacağız bakalım şeytan vampir ne kadar güçlü 😊 Hurry up Asya! Spor kıyafetlerini giymeyi unutma.
Sırt çantam ile yukarı çıktım beyaz örtüsü olan güzel bir yatak ve siyah bir dolap vardı güzel bir de halı tabiki. Ağaç ev gibi değildi burası rahat bir ev kadar güzeldi. Hepsini yerleştirdim altıma bir siyah eşofman üstüme beyaz bir tshirt giydim üstüne de bir eşofman üstü siyah spor ayakkabıları ayağıma geçirdim ve yavaş adımlarla ağaç evden dışarı çıktım. Dışarda bir sürü insan vardı Edward Ajhussi hepsinin tam ortasındaydı onun yanına gittim.
--Neler oluyor ?
Edward Ajhussi;
--Hep böyle olur yeni biri gelince ilk eğitimlerini izlerler.
--*derin bir nefes alıp verir* tamam deyip ondan biraz uzaklaştım.
Edward Ajhussi;
--Bu Asya Savaşçı benim çok sevdiğim kişi Melisa Savaşçının kızı. Asya bir mutasyon. Asya..SAVAŞ BENİMLE!
O pençelerini ve vampir dişlerini çıkardı. Bana saldırınca bildiğim dövüş teknikleri ile onu kendimden uzaklaştırdım.
Edward Ajhussi;
--Güzel dövüşüyorsun ama dönüşmen gerek dene dönüş!
Bana yine saldırdı yüzüme pençe atıyordu ben ise sabit duruyordum. Vampir çıkmak istiyordu ama ben çıksın istemiyordum. Edward Ajhussi nin son darbesi ile yere savruldum.
Edward Ajhussi;
--*yanına gelir* Özür dilerim Asya iyi misin ? *Asya nın kafasını tutup kendine çevirir*
Onun bunu yapması ile kükredim. Pençelerim dışarı çıktı vampir dişlerim ortaya çıktı etrafı siyah görüyordum sanki siyah bir fon ışığı var gibi. Gözlerimin altında oluşan damarlar hissettim. Edward Ajhussi yi omuzlarından tuttum o da beni kollarımdan tuttu o karşılık vermeden başka bir yöne fırlattım onu. Pençelerimde kanlar vardı. Ajhussi ayağa kalkınca bir güç sanki beni ona itti kükredim onu tuttum boğazından yukarı kaldırdım.
Şeytan vampire yanlış yapamazsın.
Şeytan vampir ölüm istiyor.
Aklımdan geçen düşünceler beynimi sardığında kükreyerek konuştum.
--ŞEYTAN VAMPİRE YANLIŞ YAPAMAZSIN! Şeytan vampir ölüm istiyor!
Edward Ajhussi;
--Sa..sa..sakin ol *öksürmeye başlar* kontrol...kontrol etmeye çalış!
Hızlı ve güçlü bir biçimde yere fırlatarak bıraktım.
Elimdeki kanlar bana daha çok zarar vermemi söylüyordu. Ona doğru yaklaştım.
Zarar ver
Yapman gerekiyor
O sana zarar verdi!
Öldür onu!
Bayılana kadar zarar ver!
Ben bayıltmayı tercih ettim. Kontrolsüz biçimde vururken birinin beni tutması ile ona vurmam bir oldu. Sonra iki kolumda ve bacağımda hissettiğim acı ile karanlığa gömülmem bir oldu.
......
Gözlerimi ağaç evin odasında açtım. İlk gördüğüm kişi Joon Seo oldu.
Joon Seo;
--İyi misin ?
Doğruldum.
--İyiyim.
Joon Seo;
--Senden korkmaya başladım diyebilirim. O da neydi 😮 ? O siyah damarlar wow cidden.
--Siyah damar mı ? Yüzümde mi ?
Joon Seo;
--Evet.
Ne ama bunlar annemin öldüğünde yüzünde vardı.
--AJHUSSİ!!
Edward Ajhussi merdivenlerden hızla yukarı çıkıp yanımıza geldi.
Edward Ajhussi;
--Noldu Asya ?
--Joon Seo dönüştüğümde yüzümde siyah damarlar vardı dedi. Bunlar annem öldüğünde yüzünde de vardı. Bende niye var ?
Edward Ajhussi;
--Evet gözlerinin altlarında siyah damarlar vardı gözlerin simsiyah olmuştu. Böyle birini ilk defa gördüm bende. Bu..bu şeytan vampir olduğunu gösteriyor.
--Ne o zaman..o zaman şu kontrol işini halledelim eve dönmek istiyorum.
Joon Seo;
--Evinde kim var da gitmek istiyorsun ?
--Sevdiklerim. Ajhussi burada telefon çekmiyor değil mi ?
Edward Ajhussi;
--Hayır çekmiyor çekme ihtimali yok bilmen gerekir dağ başındayız sonuçta.
--Ne biliyim şansımı deneyeyim dedim 😁.
Joon Seo;
--😁 ben gidiyorum kurtlar beni bekliyor.
Edward Ajhussi ve ben;
--GÖRÜŞÜRÜZ!
Joon Seo;
--Bay!
1,5 ay sonra
1,5 aydır buradayım. Bir kaç dakika buradan ayrılacağım. Hemen hemen kendimi kontrol edebiliyorum. Şimdi Edward Ajhussi ile vedalaşıyorum.
Edward Ajhussi;
--Asya kendine iyi bak kimseye saldırma. Uslu bir vampir ol.
--Tamam Ajhussi olabileceğimi sanmıyorum ama olsun. Bay bay!
--Bay bay Asya.
Joon Seo ile de vedalaştım yola koyuldum.
1 saat sonra
Yavaş yürüdüğümden hatta yürümek bile sayılmaz o kadar yavaş yani o biçimde yürüdüğümden anca vardım. Anahtarlar ile kapıyı açtım. Herkes bir an bana odaklandı. Ve olağanüstü bir sarılma ile yere yapıştım. Çünkü Jungkook üstüme uçtu.
Jungkook;
--Asya Asya Asya Asya !
--Efendim ?
--SENİ SEVİYORUM!!!!
--BİLİYORUM! BENDE SENİ 😂!
Aklıma geldiği kadarıyla yazdım. Mild Psychopaths yazacağım yarında zaman olursa ki olacak büyük ihtimalle yeni bölüm gelir. Yeni karakter geldi ileriki bölümlerde de olur.

True self -BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin