"Ben de seni seviyorum." Diye yineledi. "Söylediğim her şeyi duydun mu ya ?" dedim utanarak. "Hepsini duydum,uyumuyodum ki sadece seni denemek istemistim" diyip sırıttı. "Eve mi gitsek artık?" diyip konuyu degistirdim. "Tamam hadi gel bakalım bırakıyım seni eve,hop hop dikkat et daha yaraların henüz iyileşmedi kücük hanım." diyip kolumdan tutarak yardım etti. Evin önüne geldiğimizde burnuma kücük bi öpücük kondurup el sallayarak uzaklastı. Rüya bana kızgın gibi duruyodu. "Ya sen manyak mısın? Arkadasım hastanede ve ben bilmiyorum,hanımefendi benim öğrenmemi istememişmiş. Geç içeri cabuk rencide edicem seni." diyip kolumdan hafifçe tuttu ve iceri soktu. "Of Rüya özür dilerim tamam mı? Senin öğrenip üzülmeni istemedim sadece,lütfen yorgunum daha sonra konusalım." diyip sarıldım. "Peki bakalım mızmız hadi hadi yatağaa" dedi ve öptü. Pijamalarımı giyip yatağıma uzandım.
~4 gün önce~
"Burak,Deniz ile carpıstıgı gün arkadaslarıyla bulusmaya gelmisti. O olaydan sonra arkadaslarından biri, "Sen bu kızla sevgili ol,diledigin her seyi yapıcam. İddaya var mısın bence olamazsın." diyip Burak'ı gaza getirdi. Ve Burak bu iddayı kabul etti. Ama Burak gercekten Deniz'i sevmeye baslamıstı ve bu iddayı unuttu. Ama sorun şu ki o arkadaşı bunu unutmamıştı."
^^^^^^
Pazar sabahı erken saatte uyandım,cünkü beni deli sikti. Lan Pazar sabahı 7 de uyanılır mı mk? Elimi yüzümü yıkayıp,sacımı topuz yaptım ve Rüya'yı uyandırmaya gittim. "Rüyağağağağğağa kalk artıkııınnn sabaaah olduuuğğ ben kahvaltı hazırlayamam yağğ hadi kalk kız hazırla kahvaltıyııığ" diye ciyakladım. Rüya uykulu bi sesle, "Allah belanı vermesin Deniz,sabah sabah bu enerjiği nerden buluyon allah askına? Lan saat daha 7 göt lalesi kalkmıyom lan hazırla kendine kahvaltı" diyip başını tekrar yastığa gömdü. Ooff aç kaldım desenize. Yumurta nası kırılıyodu la? Ayy Burak'ı cagırıyım en iyisii. Burak'ı aradım. Uykulu bi sesle telefonu actı.
B: Aloooğ anne 5 dk daha
D: Ne annesi lan ben Deniz mal. Hadi kalk gel bizim eve kahvaltı hazırlıyıver bana.
B: Aa manyak ya off dur bekle biraz bebegim geliyorum.
D: Oleyyy seni seviyorumm baay
Yaklasık bi 20 dk sonra Burak geldi. Ne embesilim lan. Daha kahvaltıya baslamadan Burak'ın telefonu caldı,ve telefonuna bakar bakmaz korkuyla baska bi odaya gitti. Noluyo lan? Ne saklıyo bu benden? Tabi ben durur muyum yerimde? Tabiki de hayır. Gözükmemeye calısarak gizlice dinlemeye calıstım. Kısık sesle konusuyodu.
B: Alo Koray? Niye bu saatte arıyosun?
K: İddayı unuttun galiba kardeşim. Ee çıkıyo musunuz bakalımm?
B: (Yüksek sesle) İdda mı? (Daha sonra sesini alcaltarak) İdda mı?
K: Ohoo olum unuttun mu yaa?
B: Ya bak iddaya girdik ama ben onu gercekten seviyorum ve yani sırf idda icin cıkmıyorum onla tamam mı?
K: Yaa tabi öyledir kardeşim. İddayı kazandın,bravoo! Ne istiyosun bakalım?
B: Bi şey istemiyorum Koray,kapa telefonu.
K: Aman olum be amma kızdın haa tamam hadi görüşürüz.
N-ne? Bi dakika duyduklarım doğru muydu? İdda mı demişti? Ne yani benimle sırf idda icin mi cıkmaya baslamıstı. Kalbime bi ağrı girdi,öyle böyle bi şey değildi. Cidden yıkılmıştım,dona kaldım. Oynatılmıştım. Telefonu kapatıp odadan cıktı. Ben kapıdan başımı cıkarıp onu izliyodum,hemen başımı geri çektim ve duvara dayandım. "Aşkıımm kahvaltıyı hazırlıyorum hemeen!" diye bagırdı. Ben lavobodan geliyormuş gibi yaparak, "Gerek yok ben kendime hazırlarım." dedim. Afallamışa benziyodu. "Bebeğim noldu? Yüzün bembeyaz olmuş." dedi. "İdda icin cıktıgın birini niye bu kadar merak ediyosun ki? Boşversene." . Gözlerini kocaman actı,yüzü kızarmıstı. "S-sen b-beni mi dinledin?" . "İşte,lavoboya gidiyodum kulak misafiri oldum,ama iyi ki de öğrenmişim" dedim kücük bi yalan uydurarak. Açıklama yapmaya koyuldu. "D-deniz ben.. Bak..." . Sözünü kestim, "Sus Burak. Konusma. Ya ben sana güvendim! Ya daha 4 gün oldu 4 gün. Ama ben bağlandım sana. İnandım. Ama sen naptın? Bi idda icin cıktın benimle. Oyuncak gibi kullandın. Güvenmemeliydim. Of ne salağım. Bitti her şey. Şimdi siktir git evimden!" diye bağırdım,aynı zamanda ağlıyodum. Bana dokunmaya calıstı. "Deniz lütfen dinle bi açıklama yapıyım,izin ver,lütfen. Bu kadar kolay olamaz ya! " Geri çekildim. "Bana sakın D-O-K-U-N-M-A!" diye bağırdım ve tüm bardak tabak ne varsa ona dogru fırlattım. Kapıyı actım ve onu dısarı ittim,kapıyı da yüzüne kapattım. Kapıya yumruk atıyodu,atsın. Aksama kadar burda kalıcak degildi ya. Ağlayarak yere oturdum. İlk defa kendimi bu kadar ezik hissediyodum. Ezik,kullanılmış bi kenara atılmış bi çöp. Rüya telaşla aşağı indi, "Denizz! Noldu burda yaa??!" Hala ağlıyodum. Yanıma geldi o da oturdu ve sarıldı bana. Ama işte sarılmak yetmiyo ki bazen. "Rüya bitti." dedim sesim titreyerek. Her şeyi anlattım. "Vay pezevenk." dedi. "Lan nerde o sıcıcam agzına!!!!!" . "Kapıda,ama bi şey deme,lütfen otur suraya benimle kal." dedim ve basımı omzuna yasladım. "Tamam canım sakin ol artık." diye yatıştırmaya calısıyodu. Ama her şey,Burak'ın kapıya yumrukları,Rüya'nın teselli sesleri boğuk boğuk geliyodu. Burak'a bir çift lafım daha vardı. Ayağa kalktım kapıya doğru yürürken aniden yere yığıldım. O an her şey karardı. Karanlıktan korkarım,kimse yok mu?
********
BİRAZ DUYGUSALLASTIRIYIM DEDİMM,UMARIM BEĞENİRSİNİZZ. YORUM VE VOTEE!! SİZİ SEVİYOOM ^_^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Büyüsü
Teen FictionHiç bir aşk engelsiz veya acısız değildir. Aşk hem mutlu eder hem de acı çektirir. Bakalım birbirine delicesine aşık iki genç bu karmaşık yolda nelerle karşılaşacaklar?